27-MERT ÇELİKER

1.3K 301 76
                                    

Merhaba

Yeni bölüm sizlerle👇
İşler giderek karışmaya devam ediyor. Melis kayıp. Peki Mert bununla ilgili ne hissediyor, ne yapıyor dersiniz? Merak ediyorsanız yanıtları aşağıda.

Sizce şimdi neler olacak dersiniz?

⚠️Okurken tarihlere dikkat ediyorsunuz değil mi?

Keyifli okumalar💕

Sizin için seçtiğim şarkıyı dinlemeyi unutmayın🎵🎶🎵🎶

MULTIMEDIA: The XX- Infinity
Olsun, Sertab Erener

27-MERT ÇELİKER

13 Ekim 2019, Kanada

Birinin size verdiği katıksız saf sevgi, onun yanında duyulan güven ve huzur paha biçilemezdir.

Peki, ya bir gün sevdiğiniz sizi yanlış anlarsa ve siz ona gerçeği söyleyemezseniz?

Ya sırf bu yüzden, birbirinizin yanında olmayı deli gibi arzularken bir inat uğruna belki de sonsuza dek birbirinizden ayrı düşerseniz.

Hiç düşündünüz mü, ya kapıdan çıkarken siz farkında olmasanız fakat bu sevdiğinizi son görüşünüzse...

Yine de böyle küçük şeylere kızıp birbirinize küser miydiniz?

     ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Julie, ofisin koridorunda kendinden emin adımlarla yürürken kumral saçları yine ahenkle dans edip omuzlarını dövüyordu.

Beyaz tenine yaptığı hafif makyajı ve dudaklarına sürdüğü fuşya rengi rujuyla her zamanki gibi tebessüm ederek yolu üzerindeki insanları selamlarken güzelliği tüm çalışanların ilgi odağıydı.

Ofise geldiği günden beri hem zeki ve donanımlı, hem güleryüzlü ve yardımsever oluşuyla çalışanların gözünde şirketin melek kızıydı o. Kimileri duyduğu sevgiden hayranlıkla bakarken aralarında kıskananlar da vardı elbette.

İşini hep severek, zevkle yapar, yaptığı işin de hakkını verirdi. Şu anda asiste ettiği Mert Çeliker'le de çok iyi anlaşıyorlardı.

Jullie, elinde tuttuğu dosyalar ve ajandasıyla üzerinde, 'Mert Çeliker' yazan kapının önüne geldiği zaman durdu. Daha önceleri bu kapının önünde böyle duraksamamıştı fakat birkaç gündür Mert Bey'in yüzü hiç gülmüyordu. Nedenini bilmese de canının bir şeylere fazlasıyla sıkıldığı belliydi.

Genç adam bu güne dek işle ilgili tüm sorunlarını onunla paylaşmış, bunlara her zaman birlikte bir çözüm yolu arayıp bulmuşlardı fakat durum bu kez diğerlerinden farklı gibi görünüyordu, hem de çok.

Julie, ne kadar uğraşırsa uğraşsın bu defa duvara toslamış, sorunun ne olduğunu öğrenememişti. Genç adam iş yerinde üzgün olduğu kadar öfkeli, patlamaya hazır bir bomba gibi hışımla dolaşıyor, neyi olduğunu her kim sormaya cesaret ederse de hem onu geçiştiriyor hem de soran kişi öfkesinden payına düşeni fazlasıyla alıyordu.

Üstünü başını düzeltti, boğazını temizledi. Yüzüne bu kez zoraki de olsa küçük bir tebessüm kondurdu ve elini yavaşça uzatıp kapıyı çaldı.

SESİMİ DUY [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin