SESİMİ DUY [TAMAMLANDI]

6-KARŞILAŞMA

Merhaba ✨
Yeni bölüm sizlerle👇

Keyifli okumalar💕

Okurken sizin için seçtiğim şarkıyı dinleyebilirsiniz🎵🎶🎵🎶

MULTIMEDIA: Angel Of Death, Sky Dxddy

6-KARŞILAŞMA

08 Ocak 2019, Türkiye

Hızlı adımlarla yürüyüp Haluk Bey'in ofisinin kapısını çaldım. Çok geçmeden içeriden beklediğim sesi işittim.

"Girin!"

İçeriye girdiğimde Haluk Bey bilgisayarının ekranından bir şeyler okuyordu.

"İyi çalışmalar Haluk Bey. İstediğiniz gibi hazırladığım sunumu getirdim. Müsaitseniz eğer sizinle paylaşmak isterim."

Sesimi duyunca yaptığı işi bırakarak gözlüklerini çıkardı ve masasının üzerine bıraktıktan sonra gülümseyerek bakışlarını bana odakladı.

"Hoş geldin Melis kızım. Ben de seni bekliyordum. Geç otur şöyle de bakalım bulduğun o harika fikirler nelermiş."

Kapıyı kapatıp odanın ortasına kadar yürüyerek masanın hemen ön tarafında duran koltuklardan birine oturdum. Not defterimi ve kalemimi sehpaya bırakıp dizlerimin üzerine aldığım bilgisayarımı açtım. Hazırladığım çalışmayı bulup tüm detaylarını tek tek Haluk Bey'e anlatırken hakkında ne düşündüğünü ve vereceği tepkiyi elbette çok merak ediyordum.

Kalbim heyecanla çarparken derin bir nefes alıp tekrar bıraktım.

"İşte hazırladığım çalışma bu Haluk Bey ve açıkçası sunumum hakkındaki düşüncelerimizi bilmeyi çok isterim."

Cümlem bittiği zaman yüzüme dikkatle baktı.

"Seninle stajyerlik yıllarından beri beraberiz Melis. Benim sana olan güvenimi hiçbir zaman boşa çıkarmadın. Bu iş yerini kendi işinmiş gibi benimseyip hep dört elle sarıldın ve işte bu yüzden günden güne kendini hızla geliştirdin. Çalışman harika olmuş ellerine sağlık. Umarım firma sahibiyle müdürü de benim kadar beğenirler."

Haluk Bey ellili yaşlarında, şirketi için yıllarını vermiş çok bilgili ve sektördeki tecrübeli  idarecilerdendi. Şirketin hem sahibi hem de müdürüydü. Çalışanlarına hep bir baba şefkatiyle yaklaşmış, iş yerinde aile ortamı kurmayı benimsemişti.

"Teşekkür ederim Haluk Bey. Sizin beğenmeniz ve hakkımdaki düşünceleriniz benim için çok  kıymetli." dedim gülümseyerek bilgisayarımı ve evraklarım toparlarken. "O halde başka bir şey yoksa eğer, müsaadenizle ben  gidip toplantı saatine kadar bunları temize geçireyim."

"Tabii, sağ ol Melis kızım. Çıkabilirsin."

Topladığım eşyalarımı elime alarak yerimden kalktım. Haluk Bey'in odasından çıkıp doğruca mutfağa gittim. Artık kahveyi hak etmiştim. Kendime büyük bir fincan hazırladıktan sonra ofisimin yolunu tuttum.

Müdürüm sunduğum çalışmayı beğenmişti. Açıkçası benim de içime sinmişti. Şu anda yapmam gereken sadece son birkaç rütuş kalmıştı. Elbette bunun mutluluğunu yaşıyordum. 

Ofiste saatimi kontrol ettiğimde bana toplantı için yaklaşık bir buçuk saatim olduğunu gösteriyordu.

Offf, sanırım işe güce dalıp Defne'yi birazcık ihmal etmiştim. Bugün onun ilk iş günüydü. Hemen telefonumdan Defne'nin numarasını tuşladım ve arama düğmesine bastım. Üçüncü kez çaldığında telefon açıldı.