5-ESARET

3.1K 369 269
                                    


Okurken sizin için seçtiğim şarkıyı dinleyebilirsiniz🎵🎶🎵🎶

Keyifli okumalar💕

MULTIMEDIA: Burry a Friend, Billie Eilish

5-ESARET

22 Ağustos 2019, Kanada

Genç kadın gözlerini yavaş yavaş açıp kendine gelmeye başladığında dehşet içinde etrafına bakındı.

Yerler pis su ve çamur birikintileriyle doluydu. Üzerinde yattığı kirli döşekten burnuna dolan kan kokusu açlıktan guruldayan midesini bulandırıyordu. Tavandaki sürekli cızırdayan arızalı lambadan süzülen cılız ışık, sinir bozucu şekilde yanıp sönerken insana her an karanlıkta kalmanın endişesini yaşatıyordu. Yattığı yerin etrafı yukarıdan aşağıya doğru sarkan kalın şeffaf naylonlarla çevriliydi. ve bu haliyle tam olarak bir mezbahayı andırıyordu.

Acaba burada ne arıyordu ki? En ufak fikri bile yoktu.

Kalkmaya yeltendi fakat başaramadı. Sebebini anlamak için durup kendini dinledi. Üzerinde tonlarca ağırlık varmış gibi hissediyordu. El ve ayak bilekleri adeta gözle görünmeyen sağlam çelik bağlarla bağlanmıştı. Ne kadar istese de olduğu yerden kıpırdayamıyordu. Üstelik bir sebepten canı da yanıyordu.

Canını böylesine yakan şey ne olabilirdi?

Nedeni karmakarışık düşünceleriyle zonklayan beyninin içindeki dayanılmaz ağrı mıydı? Peki acaba şu anda neredeydi? Bulunduğu yere nasıl gelmişti ya da onu kim getirmişti? Neden bu haldeydi?

Beyninin içindeki boşlukta asılı kalan bir sürü soru aynı anda sallanmaya başlamıştı. Hiçbirinin cevabını bilmiyordu.

Yanıtları bulabilmek için hızlıca hafızasını gözden geçirip kendine daha onlarca soru sordu ve küçük de olsa bir ipucu aradı. Fakat olmadı, aradığını bulamadı. Beyni uyuşmuş gibiydi. Adata ona ihanet etmiş cevapları vermemek için içten içe tüm gücüyle direniyordu.

Bu kez kurumuş boğazındaki o kocaman yumruya rağmen bağırıp çaresizce bulmak istediği cevapları dışarıda aramak için çabaladı.

"İmdaaat, yardım edin lütfen! Sesimi duyan kimse var mı? Buradayım, yardım edin ne olur!"

Çığlığı boş odanın duvarlarına çarpıp yankılandı ama beklediği cevap gelmedi. Etrafta hiç ses olmadığının farkına vardı sonra. Öyle ki çıt bile çıkmıyordu. Taa en başından beri duyduğu tek ses sadece kendi sesiydi.

Kafası karışmıştı. Sağlıklı düşünemiyordu. Kim bilir, belki de sesleri heyacanından fark edememişti. Evet evet muhtemelen öyle olmuş olmalıydı.

Böylece yeniden denemeye karar verdi. Muhakkak kendisini duyacak birileri vardı.

"İmdaaat, sesimi duyuyor musunuz? Buradayım, lütfen yardım edin, imdaaat!"

Susuzluktan dili damağına yapışmıştı. Zaten kupkuru olan boğazı bağırmaktan tahriş olunca öksürmeye başladı. Öksürük kesilinceye kadar susmak zorunda kaldıysa da pes etmedi şansını hemen yeniden denedi.

"Be-beni duyuyor musunuz? Lütfen biri bir şey söylesin artık, imdaaat! Kimse yok mu?"

Bağırdı, bağırdı, bağırdı... Ta ki, nefesi kesilene kadar. Sonra mecburen yeniden susup etrafını dinledi. Durum değişmedi. Ona kimse cevap vermiyordu. Belki de asla vermeyecekti. Neresi olduğunu dahi bilmediği bu pis yerde açlıktan ölüp gidecek, kokuşup çürüyen cesediniyse böcekler bulup kendilerine ziyafet çekeceklerdi.

SESİMİ DUY [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin