Kapı çalma sesi ile uyanıp Dolunay'a baktım o da bana bakıyordu,
"Bu da kim? Neden bu kadar sert vuruyor?"
"Bilmiyorum kim olduğunu." dedikten sonra ayağa kalktı.
"Bekle, açmadan önce kim olduğunu sor."
"Tamam... Kim o?"
"Benim Beste! Dolunay korkuyorum, Rüzgar odasında yoktu, bugün hiç odasına girmediğini söylediler, mesajıma da yanıt vermedi... Nerede olduğunu biliyor musun? Lütfen yardım et bana."
"Burada."
"Ne! Ne demek burada? Gece senin odanda mıydı!"
"Evet, daha yeni çıkmıştı yorgundu ve ona bakmam lazımdı."
"Aç kapıyı Dolunay! Onu görmek istiyorum, ben bakabilirim ona!"
Dolunay bana döndü ve,
"Açayım mı?"
"Onu görmek istemiyorum Dolunay." dedim ve kapıya doğru ilerledim.
"Beste... açıklama yapmanı istemiyorum, lütfen git."
"Hayır Rüzgar beni bi dinle."
Sinirlerimi kontrol edemiyordum dişlerimi sıkıp konuşuyordum,
"Dinleyebileceğim bir şey yok sizi gördüm!"
"Rüzgar anlamıyorsun onu tanımıyorum."
Yumruğumu kapıya vurup bağırdım,
"Bu mu tek savunman!"
Dolunay da kapıya yaklaştı ve sakin bir ses tonunda konuştu,
"Beste hadi git sonra gelirsin şimdi zamanı değil."
Kapıdan uzaklaşırken Beste yumruklarını sallamaya başladı, kapıyı kıracak gibi vuruyordu, tüm koridoru inletmişti.
"Ne zamanın doğru olup olmayacağını ben daha iyi bilirim! Açın şu kapıyı! Gece neler yaptınız da görmemi istemiyorsunuz! Çamaşırlarınız mı üstünüzde yok! Bedeniniz mi morardı! Etraf mı dağınık!"
Kapıya koştum ve bağırdım,
"Herkesin senin gibi olmadığını anlayacaksın! Defol git bir daha da karşıma çıkma!"
Sinirle yutkunurken Dolunay'ın kapalı olan kapıya daha da yaklaştığını gördüm dişlerini sıkıp kapıya odaklandı o sıra gürültülü olan Beste'nin sesi bir anda kesildi.
Şaşkınca Dolunay'a döndüm,
"Ne oldu?"
"Biraz itmiş olabilirim belki."
Kapıyı aralayıp baktığımda Beste yoktu gözlerimi kısıp Dolunay'a baktım,
"Biraz?"
Hafif gülümseyerek bana baktı,
"Evet biraz."
Geri çekilip kapıyı yeniden örttüm,
"Kafeye gitmeliyiz onlardan yeniden para isteyeceğim gömleğe ihtiyacım var, benimkini Beste yırtmış."
"Tamam o zaman hadi gidelim."
...
Kafe olduğundan daha sakindi, Su abla ise bizi gördüğünde düşük olan morali bir anda yükselmiş gibi bir tepki verdi,
"Hoşgeldiniz! Nasıl oldun Rüzgar'cığım daha iyi misin?"
"Evet, iyiyim sizden bir şey rica edecektim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaçmak İstemiyorum
Mystery / Thriller-İKHAR- Nepenthe serisinin ikinci kitabı. Şizofreni hastası bir çocuğun hikayesi