'ben Deniz' dedi. Adını dahi asla duymadığım kadının elini sıkarken
'Özde' demiştim. Yüzünde solan gülücüğün yerini öfke, hayal kırıklı, nefret ve sayamadığım bir çok duygu almıştı. Kim bu Deniz??????????????????
..................................................
Kaşlarım çatık şekilde karşımda ki kadına bakıyordum. Kim bu Deniz? Hiç adını duymadım ki. Murat'ı çok iyi tanıyordum ya. Gerçi onu hakkında ne biliyorsun diye soranlara verecek hiç cevabım yoktu. Vardı aslında kokumu çok sevdiği. Bakışlarını izlediğim kadın arkama odaklanması ve karnımın üzerinde bağlanan kollar ile Murat'ın uyandığını anladım. Başını boynuma gömüp kokumu soluduktan sonra refleks olarak kapanan gözlerimle yanaklarımın kızardığını hissediyordum. Sırtımı kavuran sıcaklık ve çıplaklık. Çıplaklık. Murat çıplak karşımızda bir kadın var. Hızla gözlerimi açıp karşımda ki kadına baktım. Göz bebekleri titriyordu, ısırdığı dudakları ile zor dayandığını gösteriyordu. Bu duyguya çok iyi biliyordum. Murat'ın bana hissettirdiği duygulara karşı direndiğim de takıldığım davranıştı bu. Sevgi vardı bu duyguda.
'Karanfil' boğuk gelen sesle titreyen bedenimi sakinleştirip, derin nefes alarak, daha doğrusu kokuma bulanan kokusunu içime çekerek
'murat' diye yanıtladım. Kafası hala boyun girintimdeydi.
'Ayakların üşüyecek' demesi üzerine bakışlarımı ayağıma indirip baktım. Çıplak ayaktım. Yataktan nasıl kalktığımı hatırlamıyordum bile. Hafif boğaz temizleme sesi ile tekrar Deniz' e döndüm. Dokunsam ağlayacakmış gibi bir hali vardı. Başını boynumdan çıkaran Murat'a döndü bakışları. Murat'ın boyun girintimden uzaklaşan sıcaklığını sevmemiştim
'Hayırdır' diye Murat'ın sorması üzerine inceden gelen güvensiz ses tonu ile
'S-seni merak ettim' demesi ile dolu olan gözlerinden akan bir damlayı saklamak adına bakışlarını yere indirdi. Aşıktı bu kız Murat'a. Da kimdi bu kız
'iyiyim babama söylersin' diyerek beni geriye çekip kapıyı suratına kapattı. Üzülen bir yanımda vardı da sevinen yanım çığlıklar içince dans ediyordu. Yavaş bir şekilde Murat'a doğru döndüm. Bakışlarım ilk önce göbeğinden pantolonun kemer bölgesine kadar ince bir çizgi şeklinde akan tüylerine daha sonra ise türk deyimi ile baklavalarına kaydı. Kusursuzdu kesinlikle. Bakışlarım daha yukarı kaydığında dikiş izine benzeyen bir iz gördüm kaşlarım çatılmıştı bu neydi ki. Karıncalanan parmak uçlarımı ize değdirdiğimde kasılan bedeni bariz belli oluyordu.
'B-bu ne' diye sormam ile titrek bir nefes alıp sessizliğine koruyan adama baktım. Gözlerinde ki farklı bakışı hala çözememiştim. Teninin ısısı tenimi yakmak üzereydi.
'Kurşun izi' demesiyle elim san ki ateşe değmiş gibi çekip bakışlarımı gözlerine çıkardım. Bir adım daha gerileyip
'Ne' diye fısıltıdan farksız olmayan sesimle sordum. Sesimi çıkaracak gücüm yoktu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANFİL(TAMAMLANDI:)))
ChickLitParmak uçlarımda yükseldiğim yerde bir türlü amacıma ulaşamıyordum. Kahretsin niye kısa insanları düşünmezler ki. Son defa ha gayret Özde. Parmak uçlarında tekrar yükseldiğim de kalçamda hissettiğim sertlik ile uzanmış olduğum dolabın kulpunu tutuyo...