"50-2"

24.5K 1.1K 1.1K
                                    

Karanfillerim :)

Uzun bir bölümle daha geldim :)

+18 olan bölümü belirttim güzellerim orayı atlayın. Sizi seviyor ablanız:)

Öncelikle gecikme için özür diliyorum sizden. Kusuruma bakmayın lütfen. Düzenleme bittiği gibi attım ❤️❣️💟

Çok bekletmeden yıldıza basıp okumaya başlıyorsunuz:)

Umut ile keyifli okumalar :)

....................................................

'Bu gece seni o evde yatağımda misafir etmek istiyorum' diye fısıldadım. Bakışları bana kitliyken benim bakışlarımda ona kitliydi. İşte şimdi artık tamamlanmış hissediyordum. Mutluluğu iliklerime kadar hissederken dilimde ki şükrümden geriye sadece mutluluk kalıyordu................................

.............................................................

Takılan yüzüklerimize bakarken tatlı servisi yapılmış, hafif sohbet eşliğinde konuşuluyordu. Şuan tek odak noktam parmağıma takılan alyansımdı. O kadar mutluydum ki. Çocuklar evin içinde bağırıp koşarken, yanımda sevdiğim önümde kızım oynuyordu. Koluma temas eden tenle bakışlarımı kaldırdım. Sevgilim sıcak nefesini üflediği bedenimle

'Eskiteceksin' diye söyledi. Söylediği şeyden tek kelime anlamazken 'Yüzük diyorum' demesiyle

'Ha. Evet. Ne dedin' diye fısıldadım

'İyi misin sevgilim' diye ciddiyetle sormasıyla

'Çok heyecanlıyım hala inanamıyorum' diye itiraf ettim. Tebessümle kıvrılan dudaklarını saklamadan

'Her şey gerçek' diye fısıldadı. Tenimi yakan nefesi bedenime çarparken, gerçekliğini sorgulamayı bırakıp ona odaklandım. Bir çift acı kahve bir insanın ömrüne nasıl böyle nakış nakış işlerdi. Yüreğimin sahibi olmuştu. Ömrüm boyunca hayal edemediğim şeyleri bana yaşatmıştı. Hala da yaşatmaya devam ediyordu. Aşkımızı gözlerimizle anlatmaya devam ederken

'Siz ne düşünüyorsunuz' diye bir soru doğrultuldu bize. O sıra birbirimize odaklanan bakışlarımızdan dolayı soruyu kaçırdığımız için boş boş bakarken

'Canım düğün tarihine karar verdiniz mi diye sordular' diye uyaran Aysun ablaydı. Ben sessiz kalmayı tercih ederken Murat

'İzniniz olursa Pazar günü nikah yapmak istiyoruz' hangi pazardan bahsettiğini bilmediğim için sessizlikle ona katılmıştım. Ertelemenin anlamı zaten yoktu. Daha fazla güzel yarınlara geç kalmak istemiyordum. Ondan dolayı her tarih bana uygundu.

'Hangi Pazar' diye Nergiz anne sormuştu. Ben hala yüzüğüme odaklanmış ayıp olmasa çıkarıp içinde bir şey yazıyor mu diye kontrol edecektim. Resmen ince bir halkayla aşk yaşıyordum. Acaba tarih yazıldı mı. Yada ismimiz.

'İki gün sonra ki' diye yanıtlamasıyla aniden bakışlarımı yüzüğümden kaldırıp ona çevirdim. Onun da bakışları bendeyken şaşırmamak elde değildi. Tamam tarih önemli değildi fakat bu kadar erken olmasını beklemiyordum. Ben ona bakarken

'Oğlum nasıl yetişecek hazırlıklar' diye söyleyen Nergiz hanımla bakışlarını benden çevirmeden

'Daha fazla anne geç kalmak istemiyorum' dedi. Bu lafın üstüne söyleyebileceğim hiç bir şeyim yoktu. İtiraz etme fikri bile kalmamıştı aklımda. Oda bunu gözlerimden anladığı için rahatladığını hissedebiliyordum.

KARANFİL(TAMAMLANDI:)))Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin