'Tamam' diyerek kaldırdığı kapaktan içeri girdim. Attığım dikkatli adımlarla ardıma baktığımda 'Seni seviyorum' diye fısıldadıktan sonra kapağı indirdi. Seni seviyorum diyememiştim. Neden dememiştim. Ya sonsa bu bizim için. Nasıl onu ardımda bıraktım.............................................
...................................................................
Ne kadar zaman geçmişti kaç saniye, kaç dakika, yüreğime peki kaç asır. Girdiğim küçük oda resmen nefesimi kesiyordu. Yüreğime dar geliyordu dört duvar. Gelmediği süre içinde artık dayanamayacak raddeye gelmiştim. Neden onu dinleyip inmiştim ki buraya. Ardımda bıraktığım sevdamdan dolayı, daha fazla dayanamayacağımı anladığım için; ağır adımlarım ile merdivenleri çıktım. Bu kadar zaman bile dayanmam mucizeydi
Etraftan tek bir gürültü veya ses gelmiyordu. Büyük ihtimal ile korunduğu içindi. Son gücüme kadar kullanarak açtığım kapıdan derin nefes alarak ilerledim. Ne ile karşılaşacağımdan emin olamıyordum. Her adımdan göreceğim görüntü için kalbim ağrıyordu, en kötüsüne kendimi hazırlıyordum. Bunu yapabilirdim, ne olursa olsun Murat'ı kabul etmiştim. Titreyen ellerim ile açtığım kapıda karşımda gördüğüm yüzlerle derin nefes aldım. Girdiğim gibi ilk beni fark eden sevdiğim
'Karanfil ne işin var, nasıl çıktın' diye sorması üzerine Salih'in bakışları da bana çevrildi. Çok kısa bir süre bakışları vücudum da gezindi. Gözlerinin gördüklerinden sonra yüzünü aniden yana çevirmesi ile üzerime kaydı bakışlarım. Murat'ın tişörtü üzerimde idi. O anki korku ile hiçbir şey giyememiştim. Kaybetme korkusu yüzünden de aniden oradan çıkmama ile üzerime hiç dikkat etmemiştim. Şuan karşılarında yarı çıplak duruyordum. Fakat hiç bir şey umurumda değildi, benim için önemli olan şuan karşımda ki adamdı
'Murat' diyerek ona doğru ilerleyip hızlıca sarıldım . Aynı karşılığı fazlasıyla verip 'Ne oldu' diye sorması üzerine dolan gözlerimle 'Çok korktum' diye yanıt verdim. Çok korkmuştum. Onu bir daha görememekten
'Korkma ben varsam eğer sen ölümden bile korkma' dedi. Ölümden değildi korkum, seni görememektendi. Nasıl bir anda dünyam oldu, nasıl bir anda ben oldu, hiç bilmiyordum. Sıkı sıkıya sarılıp kokusunu tüm ciğerlerime soluyordum. Değil ayrılmak bir saniye bile sıcaklığından uzak kalmak istemiyordum. Dünyam olmuştu benim. Sırtımda ki ellerin baskısı aynı duyguları hissettiğimiz içindi.
'Abi ben çıkayım' diyen ses ile Murat ellerini sırtımdan çekip üzerimde gözlerini gezdirmesi ile irislerin de çakan şimşeklere bizzat şahit olduğuma yemin edebilirim. Halimi yeni fark etmesi üzerine 'Bu halle nasıl çıktın ulan' diyerek önünü Salih dönüp beni de iri bedeninin arkasına yönlendirdikten sonra
'Tamam kardeşim sen çık' diye yanıt verdi. Salih'in bakışları bir daha bana değmeden çıkması ile aniden bana dönüp
'ulan nasıl çıktın oradan' diye sorması üzerine 'Kaç saattir oradayım sana bir şey olacak diye aklımı kaybettim! Daha fazla kalamazdım' diyerek yaş dolu gözlerimi gözlerine diktim, nasıl korktum bilmiyordu. Yüreğimi sanki biri sıkıyormuş gibi hissettiğimi nereden bilecekti ki. Kaybetme korkusunu fazlası ile yaşadığım ömrümde bu duygunun aşinasıydım. (Yazardan: Sizden tek ricam kimseyi çok sevmeyin en büyük sınavınız oluyor ve ben henüz bu sınavı kazananı görmedim :( )
'Karanfil en fazla on dakikadır oradaydın' diye verdiği yanıt ile 'Sensiz geçen her saniye bir saat gibiydi' demem ile gözlerinden geçen mutluluk taneleri serpildi dört bir yanımıza, uzattığı elini yanağıma dayamasıyla
'Nasıl böyle güzelsin ulan' diyerek aniden dudaklarıma yapışması ile can buldu yaralı ruhum.
Korkudan tir tir titreyen kalbimi ancak bu sakinleş tire bilirdi. Kaybetme korkusu sarmıştı, aciz bedenimin dört bir yanını. Tamamdım şimdi. Eksik hiç bir şey yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANFİL(TAMAMLANDI:)))
ChickLitParmak uçlarımda yükseldiğim yerde bir türlü amacıma ulaşamıyordum. Kahretsin niye kısa insanları düşünmezler ki. Son defa ha gayret Özde. Parmak uçlarında tekrar yükseldiğim de kalçamda hissettiğim sertlik ile uzanmış olduğum dolabın kulpunu tutuyo...