KARANFİL(TAMAMLANDI:)))

"19"

Ahh' diyerek kucağında yükseldim. Bacaklarımın bağdaş kurduğu kalçasının üstünden tekrar zıplatılmam ile kadınlığım da hissettiğim sertlik ile afallasam da kaçmadan karşılık vermeye devam ettim. Durmadan ilerlemek istiyorum. Ne olacağını bilmeden.......................................

...............................................................................................

Çıktığım her basamakta üzerinde zıplatıyor, ona daha fazla tutunmama neden oluyordu. Fazla mahrem, fazla yakın ve fazlasıyla sıcaktı. Çıktığımız merdivenlerde dudaklarından bir saniye ayrılmıyordum. Gözlerim kapalıydı ona bakacak kadar cesaretim asla yoktu. Bakarsam eğer kaçacağımı, utançtan yerin dibine gireceğimi biliyordum. Bana bugün söylediklerinden sonra asla onu yarı yolda bırakıp gitmeyecektim. Hafif gözümü aralamam ile holde olduğumuzu gördüm. Kafasını boynuma kurmuş sıcak, değdiği her yeri yakan dudaklarını boynuma sürtmeye başladı. Daha fazlasını istediğim için boynumu yana eğip ona daha fazla alan sağladım.

'Şu kokun var ya öldürüyor beni ulan' diyerek dilini kulak arkamda gezdirmeye başladı. Bütün bedenim resmen bu hareketi ile uyarılmış, ensesinde ki kısa saçları çekerek

'Ahhh' diye inlememe neden olmuştu. Ağzımdan kaçan her kelime her sesten sonra daha fazla heyecanlandığını hızlanan hareketlerinden anlaya biliyordum.

'Ulan sen yaktın beni' diyerek çenemi ısırması ile acıdan ve tarifi olmayacak hazdan kaynaklı olarak 'ıhhh' inledim. Geldiğimiz kapının önünde pelteye dönen ayaklarımı belinden indirip kapıyı açtı. Kafamı asla yerden kaldırmıyordum. Buna ne cesaretim nede gücüm vardı. İçeri girdiğimiz odanın ışığı kapalı olduğu için sadece bahçede ki ışık hafif aydınlık yaratıyordu. Yanaklarımın kızarıklığının fark edilemiyor olması daha rahat hissetmemi sağlamıştı. 

'Gel ' diyerek beni odanın ortasına götürdü. Şimdi ayaklarımızın ucu birbirine değiyordu. Çenemden tutarak başımı kaldırıp dudaklarıma hem etkili hem de kısa bir öpücük kondurdu. Dizlerimin üzerinde duracak gücüm yoktu. Tir tir titriyordum. Gözlerimin içine bakarak Önümde diz çökmesi ile kafasına elimi yasladım. Güç alacak bir şeylere ihtiyacım vardı.

'ne y-yapıyorsun' diye sormam ile

'sakin ol karanfil' diyerek ellerini kalçama getirip sıktı. Ani gelen hareketi ile refleks olarak ağzına doğru yükseldim. Ellerini üzerimde gezdirerek kotumun düğmesine getirdi. Bakışlarımı tavana çevirmiş, tırnaklarımı avuç içlerime saplıyordum. Ona bakacak kadar gücüm yoktu asla. Pantolonumun üzerimden sıyrıldığını hissediyordum. Sıyırdıktan sonra göbeğime dokundurduğu dudaklarının yaktığını hissediyordum. Tenim karıncalanıyordu.

Dudaklarını sürtüp pantolonumu ağır bir şekilde üzerimden çıkarması ile, ayağımın tekini kaldırıp yardım ettim. Pantolonumun tamimiyle üzerimden çıktığında bakışlarımı önümde ki mükemmel olan tabloya kaydı. Karşısında iç çamaşırım ile kalmıştım. Çok fazla , utanç vardı. Burnunun ağır bir şekilde iç çamaşırımın üzerine getirmesi ile heyecandan ağzımdan hıçkırık kaçmış, bacaklarımı birbirine bastırma isteği oluşmuştu. Burnunu iç çamaşırıma sürterek

'Nasıl böyle güzel kokar. Aklımı kaybedeceğim ulan' diyerek dişlerini kadınlığımın üst kısmına geçirdi. Kalçamda duran elleri geriye kaçmamı engellemiş bunun karşısında yüksek sesli bir inilti ağzımdan kaçmıştı. Dudaklarını karın bölgemden geçirerek, geçirdiği her yeri ıslak izlerini bırakarak yerinde yükselip tişörtü de üzerimden çıkardı. Üzerimde ki siyah iç çamaşırım takımı ile kalmıştım. Yanaklarımın rengi kesinlikle mora dönüşmüş olmalıydı. Karşımda durup beni izleyen koca adama kaydı bakışlarım. Bütün vücudumu dikkatle süzüp dudağını ısırıyordu. Şuan da burada kaçıp gitmek istiyordum. Yanıma adımlaması ile zorla yerimde durup onu bekledim. Parmak uçlarını göbeğime uzatarak göğüs oluğuma kadar sürttü. Parmak uçları soğuk ve titriyordu