Merhaba.
Ben Selin. Selinoloji biliminin kurucusuyum. Burki'nin biricik ablası, annemin mükemmel kızı ve babamın da mucizesiyim.
Herkes için bir şeyler ifade ederken kendim için sadece bir hiçten ibaret oluşum da ayrı bir konu.
Ve burası odam, benim gezegenim.
Yatağımın başucunda duran ışıklı balonum, duvarda asılı olan lise anılarım ve rafımdaki mükemmel kitaplar. Masamın üzerinde duran dağınık küçük not kağıtları ve her birinin üzerinde yazılı olan kitap alıntıları.
Duvarda asılı olan Atatürk posterim ve dahası. Ha birde gitarım.
*
Eylül ayının sağanak yağmurlu bir gününde pencereyi hafif açmıştım. Battaniyemi de dizlerime kadar çekerken dinlediğim yabancı şarkının nakarat yeri gözlerimi esir alıyordu. Kapatıyordum, ruhumu teslim ediyordum.
Karşımda duran ve gözüme çarpan boy aynasına baktım.
Saçlarım dağılmıştı. Dün gece ki yaptığım makyajı silmeye üşendiğimden öyle yatmıştım. Evet, mezuniyet gecem için özel olarak yapılan makyajı silmemiştim.
İnsanların geçirdiği ve asla bitmez dediği her dönem bitiyordu, ta ki liseye ilk geçtiğimde "of bu lise bitmez!" dediğim gibi.
Lise bitmişti.Tamam biteli sadece 12 saat anca olmuş olabilir ama sonuçta kurtulmuştum. Okulum kötü bir okul değildi, ancak yorucuydu.
Son sene lisede fire vermiştim, bu yüzden mezuna kalacaktım. Geleceğim benim elimdeydi ve ben bunu istemiştim. Ailem de saygı duymuştu.
Neyse, şimdilik bu kadar. Daha sonrasında beni tanırsınız ama hayatımdan memnun kalır mısınız, bilmiyorum.
Selin ile gelsin neşeli (depresyonlu) günler!
-Başladığınız tarihî alayım.
Birgün buralar da değerlenecek arkadaşlar. Umudunuzu kaybetmeyin, sağlıcakla kalın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BERCESTE
ChickLit"Hepimiz kendi gezegenimizde yaşıyoruz. Peki, ya bu gezegene bir başkası girmeye çalıştığında? Belki kapılarımızı kapatıyoruz suratına, ama ya zorla girmeye çalışıyorsa? Ya da o sizin kaderinizse ve siz kaderinizi değiştiremiyorsanız? Belki de farkl...
