Zilin çalmasıyla önümdeki kitabı kapattım ve sandalyemde geriye yaslandım. Tenefüs olmasına rağmen dışarı çıkmak istemiyordum çünkü bir anlamı yoktu. Lisa ile dünden beri konuşmamıştım ve beni o kadar kırmıştı ki görmek bile istemiyordum.
Arkadan biri kalemle sırtımı dürttüğünde refleks olarak belimi düzelttim ve arkaya döndüm. Jungkook meraklı bakışlarla bana bakıyordu.
"Neden kendi sıranda değilsin?" diye sorduğumda bana tuhaf bir şekilde baktı. "Bunu benim sana sormam gerekmiyor mu?"
Ah, tabii ya. Dünden sonra okula gelir gelmez sıramı değiştirmiş ve arkalara geçmiştim. Lisa'nın arkasında oturmak istememiştim. Geldiğinde yerimde olmadığımı fark edip etrafa kısa bir göz gezdirdiğinde arka sıralarda bulmuştu beni. Yine de yüzünü ifadesiz tutmuş ve bir şey söylemeden sırasına yerleşmişti.
"Öylesine." diyerek Jungkook'u başka yere çekmeye çalıştım. "Artık orda oturmak istemiyorum."
"Lisa ile bir şey mi oldu?" diye sorduğunda gözlerimi sıraya indirerek kafamı iki yana salladım. "Yo, bir şey yok."
Bana şüpheli bakışlarla bakmaya devam eden Jungkook dudaklarını büzdü. "Peki, öyle olsun."
Konuyu değiştirmek için "Ders ne?" diye sorduğumda "Tarih." cevabını almak kalbime iyi gelmemişti. Bay Kusursuz Kim Taehyung birazdan burda olurdu.
Zil bu sefer sınıflara girmemiz için çaldığında Bay Kim kapıda görünmüştü. Jungkook ise o sırada sıvışmıştı. Bay Kim sakince kapıyı arkasından kapattı ve öğretmen masasına ilerledi. Her zamanki gibi üzerinde ceket yoktu, sadece beyaz gömleği ve siyah kravatı vardı. Anladığım kadarıyla takım elbiseden sadece pantolonu giyen biriydi.
Çantasını masaya bırakarak yerleştiğinde kapı açılmış ve yeni gelen öğrencilerden biri olan Mark kapıda görünmüştü. Rahat bir tavırla "Geçebilir miyim?" diye sorduğunda Bay Kim'in "Hayır." cevabı herkesi şaşırtmıştı. Normalde öğretmenler gecikenlerin sınıfa girmesine izin vermeyeceklerini söyleseler de yapmazlardı. Genellikle bu, klişe bir tehditten ibaretti bizim için. Ama sanırım Bay Kim için öyle değildi.
"Ne?" diye komik bir tepki veren Mark da bizim kadar şaşkındı.
Mark'a bakmadan sakince "Çık dışarı." diyen Bay Kim önündeki tarih kitabını açarak en son anlattığı dersi aramaya başladı. Sınıfa büyük bir sessizlik çökerken Mark'ın kısık sesi duyuldu. "Hocam, bir daha olmaz. Lütfen geçebilir miyim?"
Sessiz sınıfda Bay Kim'in hafif yükselen tondaki sesi yankılandı. "Sana çık dedim!" Hafif irkildiğimde diğerleri de benden farklı değildi. Mark başını eğdi ve denileni yaparak sınıftan çıktı. Ben de başımı önümdeki kitaba eğdim ve sayfaların ucuyla oynamaya başladım. Sesimi çıkarmaya bile çekiniyordum.
"Jennie."
Adımı Taehyung'un ağzından duyduğunda korkuyla kafamı kaldırdım. Ne yapmıştım yine? Umarım beni de dışarı çıkarmazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEACHER'S KITTEN¹ • Taennie
FanfictionHiç ummadığımız kişiler birden bire hayatımızın merkezine yerleşir. Ve ben, hayatımın merkezine yerleştirdiğim adamla bir başkasının duyguları arasında sıkışıp kalmış, yolumu bulamamıştım. Yolumu bulmaya çalışırken yine o adam bana ışık olmayı başar...