1.5

2.9K 253 134
                                    

Her insanın bir dönüş noktası olurdu. Bu bazen bir insanın girişiyle bazen de gelişen olaylar sonucunda meydana gelirdi ve tartışmasız insanda bir şeyleri değiştirirdi.

Benim dönüş noktam kimdi?

Benim bir dönüş noktam var mıydı?

Elimle yüzümü sıvazlayarak bu soruyu kendime bilmem kaçıncı kez sordum ama aldığım cevap boşluktan başka bir şey olmadı.

Lalisa mıydı?

Ah, elbette, o hayatıma girdikten sonra birçok şey değişmişti fakat ben terk edilişimden bu yana ruhumda bir değişiklik göremiyordum.

Kendi içimde hâlâ yalnızdım, ben doğduktan sonra sorumluluğuma katlanamayarak beni kapı dışarı eden anne babamın ruhumda açtığı yaralar hâlâ tazeydi ve bu puslu zihnim bunları kaldıramayacak kadar yorgundu.

Bir şeyler yanlıştı ve yanlışlar düzeltilmezse sonları getirirdi.

Belki de yanlış bendim.

Ve düzeltilmezsem sonları getirecektim.

Yutkunurken parmaklarımı saçlarıma daldırdım. Saat gecenin 1'iydi. Eve döneli iki gün olmuştu ve Lalisa kendini tahmin ettiğimden daha çabuk toparlamıştı.

Bu süreçte Taehyung'un büyük bir payı olduğu inkar edilemezdi çünkü onunla gerçekten ilgilenmişti ve şimdi de birlikte dışarı çıkmışlardı.

Onlar adına mutluydum, en azından ben gidersem Lalisa'yla ilgilenecek biri olurdu ve Taehyung bu konuda sonsuz güven duyduğum bir seçenekti.

Ayaklarımı yerde sürüyerek mutfağa süzüldüm ve kendime kocaman bir bardak kahve yapmak için ısıtıcıya su koydum.

En büyük kupamı ve kahve kavanozunu çıkardıktan sonra süt tozunu da çıkarıp kavanozun kapağını açtım.

Başım müthiş derecede ağrıyordu ve uyuyamıyordum, yani bayılmam yakındı.

Bir tatlı kaşığı kahveyi fincana koyduktan sonra aynı oranla süt tozunu da ekledim ve ısınan suyu üzerine ekleyerek karıştırdım.

Ah, kahve. Şu hayatta bizlere verilen en iyi şey.

Kupamı elime alıp salona geçtim ve üçlü kanepeye kurulup bir süre hiçbir şey yapmadan öylece kahvemi içtim.

Bu sabah annemle konuşmuştum, uzun zaman sonra sesini duymak çok iyi gelmişti ama içimde yerini dolduramadığım bir boşluk vardı.

Birini... Birini özlüyordum.

Ve kim olduğunu da çok iyi biliyordum.

En son şu havuz olayından sonra yeni bir telefon için vakit bulamamıştım. Ayrıca biraz para biriktirmem gerekiyordu, belki de çalışmaya başlamalıydım.

Sessizliğin yalnızlığıma eşlik ettiği dakikaların sonunda zilin çalmasıyla irkilerek kupamı sehpaya bıraktım ve oturduğum yerden kalktım.

Lalisa gelmiş olmalıydı.

Sessiz adımlarla ilerleyerek kapıyı açtım ama karşımda gördüğüm kişi kesinlikle tahmin ettiğim kişi değildi.

|•| Leaofila |•| rosékookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin