Havalar gittikçe ısınmaya başladı buda içeride ders çalışmayı zorlaştırdı. Konuların üzerinden geçmek için göletin yanında ağaç altı bir yer seçtik. Ders çalışmaya değilde pikniğe gitmişiz gibi davranırsak belki daha az isteksiz oluruz gibi geldi. İlk yarım saat kesinlikle işe yaramıştı ama sonra yavaşça gevşediğimizi ve ders çalışmadığımızı fark ettim.
"Duydunuz mu bilmiyorum birkaç öğrenci gece dolaştığı için cezalandırılmış."
"Büyük Salonda Malfoy konuşuyordu. Cezalandırılanlardan biride oymuş. Kurt adamlarla savaştığı konusunda yemin ediyordu."
"Bizde bir iki kurala karşı gelsek ceza olarak ormana gider miyiz acaba? Gezinmek eğlenceli olabilirdi."
"Sevgili John, eminim bizim cezamız bin defa –Ben hatalıydım. Yazmak olurdu. Şimdi Nev'i korkutmayı kes de bana Unutma İksirinin talimatlarını söyle."
Nev bana minnettar bakarken John'un söylediği talimatlardaki hataları düzeltmeye başladım. Pazartesi sınavların başladığı gündü ve üçümüzde neredeyse dönemin sonuna geldiğimiz için minnettardık. Sınavların ve ödevlerin olmadığı bir Hogwarts kesinlikle ayrılmak istemediğim bir yer olurdu. Hogwarts Yıllığını tam zamanında tamamlamışız aksi halde konu tekrarı yapacak zamanımız olmazdı. Dört bölüm için farklı kapak tasarımları olmasına rağmen sayfalardaki sıralamalar dışında içerik genel olarak aynıydı.
Her bölümün amblemiyle rengi baskın olarak kullanıldı ve ayrıca birbirlerinin kitaplarına yazı yazabilmeleri için üç sayfa boş bırakıldı. John neden diye sorduğunda mezun olan öğrencilerin birbirlerinin kitaplarına imza atabilmeleri ya da bir iki cümle yazmaları için olduğunu söyledim. Takip eden birkaç sayfa Öğrenci başkanının onayladığı resimleri içeriyordu. Bölümlerin ortak salonlarının fotoğrafları ve Profesörleri de kendi sınıflarında çektik.
Profesör Dumbledore'u çekmek için odasına gittiğimizde tuhaf aletleri ve uyuyan insanların olduğu çerçeveleri de çektim. Anka kuşunun fotoğrafını çekmek istediğimizde tahmin etmediğim bir şey oldu. Kuş etrafımda uçup önümdeki masaya kondu ve bana resmen poz verdi. Son derece şefkatli bir aurası vardı.
Taslak tamamlandığın da kararsız olan diğer öğrencilerde paralarını ödediler ve sadece son Quidditch maçının sonuçlarını kaldı geriye. Kupayla birlikte bölümün fotoğrafını eklememiz gerektiğini hissettim.
Sınavlar tahmin ettiğimden daha kolaydı. Yazılıların yapıldığı büyük salonda herkese Kopyaya Karşı büyüsüyle hazırlanmış tüy kalemleri verildi. Derslerin önce yazılı sınavlarına giriyorduk ardından da uygulaması oluyordu. Biçim Değiştirme Dersi en çok keyif aldığım sınavdı. Fareyi enfiye kutusuna çevirmemiz gerekiyordu. Kutunun güzelliğine göre notlar aldığımız için kutunun üzerine olabildiğince küçük detaylar işlemeye gayret ettim. Profesör Mcgonagall'ın kesinlikle en yüksek puanı bana vereceğine inanıyorum.
İksir sınavı da güzeldi. Uygulama sınavında Unutma İksiri yapmamız istendi. Tüm yıl boyunca iksirin yemek yapmak kadar kolay olduğu düşüncesi tamamen yok olmuştu. Bileşenlerin birbirleriyle olan reaksiyonlarına aşık olmuş olabilirim.
Sınavlar bittiği için geriye öğrencilerin sadece sonuçları beklemesi ve kulüplerin aktiviteleri kaldı. Dışarıda çimlere uzanmışken Harry, Ron ve Hermione'nin koşarak içeri girdiklerini gördük. Sanırım felsefe taşıyla ilgili maceranın olacağı gece bu geceydi.
Gün geçti ve biz büyük salona kahvaltı etmeye geldik. Rose yanıma soluk soluğa oturdu ve "Duydunuz mu Harry Potter yaralanmış ve şu anda hastane kanatın da komadaymış. Korkunç bir canavarın pençesinden arkadaşlarını kurtardığı söyleniyor." dedi.
Karşımda oturan Milda peynirini yemeği bırakıp başını iki yana salladı. " Ben öyle duymadım. Sanırım yasak olan üçüncü kattaki odaya girdiler. Bu yüzdende yaralandılar. Hatta okuldan atılabilirlermiş."
Bu tarz konuşmaların olduğu yer sadece bizim bölüm masası değildi. Okulda her yerde bu tarz konuşmalar vardı. Ertesi gün Revanclaw ve Gryfindor maçında Harry oynamadığı için rastgele birini soktular sahaya ve sonuç ezici bir yenilgiydi. Quidditch kupasını kaldıran takım doğal olarak Slytherin oldu. Ve bizde bunu fotoğraflandırıp hemen matbaaya gönderdik. Sadece bir gün sonra tüm kitaplar elimizdeydi.
Okulun Harry Potter dışında en çok konuştuğu konu Yıllıklardı. Son sınıf öğrencilerinin birbirlerine imzalattıkları hatta beraber Profesörlerden imzalamalarını istedikleri sık görülen bir durumdu. Hufflepuff'da hatta Hogwarts'da Nev, John ve bana sürekli olarak gelecek yılda bu Yıllıklardan yapıp yapmayacağımızı sormak için gelen öğrenciler oluyordu. Bu sayede çok fazla sihirbazla tanıştığımı söylemem lazım. Hatta Profesör Sprout beni her gördüğünde kulaktan kulağa sırıtıp çok güzel bir iş başardığım için sesli olarak tebrik ediyordu. Bu sayede Hufflepuff'a baya bir puan kazandırdım.
Şölenin olduğu akşam Büyük salon Slytherin'in renkleriyle süslenmişti. Yemeğe başlamadan önce Profesör Dumbledore bölüm puanlarını açıkladı.
Dördüncü sırada Gryfindor üç yüz on iki puan
Üçüncü sırada Hufflepuff dört yüz iki puan
İkinci sırada Revanclaw dört yüz yirmi altı puan
Birinci sırada Slytherin dört yüz yetmiş iki puan
Sonrasında Harry, Ron ve Hermione'ye birinci olmaları için puan dağıttı ve bizim bölümümüz sonuncu oldu. Şölen şenlikli ve yemekler harikaydı bir tek üzülen Slytherin masasıydı. Kitaptan tek farkının Hufflepuff'ın daha fazla puan kazanması olmalı.
Şölendi yıllıklardı derken unuttuğumuz bir şeyi hatırladık. Sınav sonuçları tabiki. Tüm derslerden yüksek başarıyla geçtiğim için son derece mutluydum. Hatta Hermione'yi bile sollamışım inanılır gibi değil. Nev Bitkibilim konusunda rekor kırarken John hepimizi şaşırtarak Sihir Tarihinde kendini aşmış. İksir notlarımızda fena olmadığı için bunu o akşam kutladık.
Trendeyken Nev ikimizi de yaz tatilinde evine davet etti.
"Ninem ile ben konuşurum bize gelin ardından Hogwarts'a beraber döneriz."
"Annemin izin verip vermediğine bağlı. Baykuşla haber yollarım sana."
"Ya sen Lizy?"
"Gelmeyi çok isterim. Yetimhanenin yurt müdürüyle konuşup sana haber ederim. Baykuşum olmadığı için senin gönderdiğin baykuşla geri dönebilirim."
"Olmuş bil. Yazın sizi çok özleyeceğim."
"Sulu gözlü olma Nev. Nasıl olsa Hogwarts hep geri dönmemizi bekleyecek."
Yol boyu tüm kelimeleri tüketsek de hala ayrılmaya isteksizdim. Ama John'un dediği gibi Hogwarts bizi her zaman bekleyecek. Ayrıca seneye olacaklar konusunda plan yapmak ve hazırlanmak için yaz tatili nedense çok kısa geliyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeniden Doğduktan Sonra Sakin Bir Hayat İstiyorum
FantasíaÖldüm ve tekrar doğdum. Zaman olarak geçmiş dünyamdan geride olduğu için devrim niteliğinde buluşlar yapan bir mühendis olmalı mıyım? Mühendisliğe gerek yok mu? Ben bir cadı mıyım? Üstüne üstelik Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okuluna davet mi edildi...