KB 26. 🔥

515 29 0
                                    

Merhabaa. Keyifli okumalar dilerim...

Rüya Ateş

Karşımda benden cevap bekleyen iki adama baktım. Zar zor sakinleştiğim de sandalyeye oturmuştum.

"Rüya bir şeyler anlatacak mısın?"

"Mert, baban antikacı dışında mesleği varmıydı?"

"Bildiğim kadarıyla yoktu, neden?"

Dönüp Barlas'a baktım. Gözleri düşünceli ve üzgün bi şekilde bana bakıyordu. Onu da üzüyorum ama elimde olmadan oluyordu.

"Barlas bize kısa süreliğine izin verir misin?"

"Tabi." deyip ayaklandı ve karşıma geçip boynumdan tutup yüzlerimizi aynı hızaya getirdi.

"Bir şey olursa seslen, arabanın yanındayım." derken alnımdan öpmüştü.Kafamı olumlu anlamda sallayıp gülümsemeye çalıştım. Onun gidişini izledikten sonra Mert'e döndüm.

"Babamın öldüğü gün, antikacıya gelmiştik biliyorsun zaten." kafasını salladığında devam ettim.

"O gün babam, babandan yardım istemiş."

"Nasıl yani?"

"Babam, düşmanlarım var bana yardım et demiş, bizi de babana emanet etmiş."

"Babamdan neden yardım istemiş olabilir ki?"

"Ben de onu anlayamadım, başka bir işle uğraşmadığına emin misin?"

"Değilim çünkü babam hep gizli kutuydu bize karşı, hep şey dediğini hatırlarım" Bu yolda çok dost,kardeş,abi kaybettim ama herşeye değdi. "bu sözleri aklımdan hiç çıkmazdı."

"Asker olabilir mi?"

"Hiç sanmıyorum."

"Neden?"

"Çünkü askerlikte hep bir yerde olman gerekir, yada görevin çıkıp başka bir şehire gitmen gerekir. Ama ben hiç il değiştirdiğimizi görmedim."

"Anladım...O zaman farklı bir şey var. Onu bulman gerekiyor."

"Tamam o konuyu halletmeye çalışacağım...Sen çıkarken babam birini getirmen gerektiğini söyledi. Kim?"

Bunu ona söylemelimiydim bilmiyorum. Ama birlikte çalışacaksak her şeyi bilmemiz gerekir.

"Annem."

"Annen mi? Ne alaka?"

"Bunu söylemek benim için zor ama aramızda saklı kalsın istemiyorum... Baban, annemi seviyormuş."

Bakışlarım ona dönünce düz bir ifadeyle bakıyordu. Bakışlarını sabitlediği yerden bana çevirdi ve derin bir nefes aldı.

"Şaşırdım diyemem ama beklemiyordum."
Ona anlam vermeyerek baktığımda ayağa kalktı ve arkasını döndü.

" Babamdan hep şüphelendim, başka biri olduğunu 11 yaşımdan beri tahmin ediyordum... Yaramazlık yaptığım bir gün saklanmak amaçlı babamın dolabına girdim. Odalarına girmem yasaklıydı zaten ama içine saklandığım dolap daha da yasaktı. Ama işte o anki korkuyla hiç bakmadan oraya saklandım... Dolabın içi büyüktü ve bir kasa vardı. İşte kader ya kasanın ağzı açık kalmış. Çocukluk merakı işte içindekilere baktım. Bir defter vardı, aldım o defteri içindekileri okumaya başladım. "

Dediği zaman bana döndü ve tekrardan sandalyeye oturup gözlerini bana kilitledi.

"Her gün ama eksiksiz her gün birine yazılan yazıydı. Aşk mektupları gibi işte anla. Hepsini okuyamadım tabi ama son sayfayı açtığımda tam 3 tane fotoğraf vardı. Üçünün de arkasında yazı yazıyordu.
1.fotoğraf da genç güzel, gülümseyen bir kadın ve" Onun için güldün. "
Bir diğerinde ağlayan bir kadın" Onun için ağladın. "
Bir diğerinde ise gelinlik giymiş bir kadın" "Onun için beyaz giydin." son fotoğraf şu sözlerle sonlanmıştı. "Ve ben her seferinde senin yanında senin için mutluydum.
Sevdiğim kadın."
Hepsi aynı kadındı, demek ki senin annenmiş. "

KALBİMDE BÜYÜDÜNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin