Keyifli okumalar dilerim...
Rüya Ateş
Barlas gittiğinde kalan işlerime devam etmiştim. Öğleden sonra ise Mert'i arama kararı almıştım.
"Efendim Rüya."
"Annemle konuştum."
"Sonunda, ee neler anlattı?"
Annemle konuştuklarımı kısaca anlattım ve kendimce not aldığım kağıda baktım.
"Yani bu da bir şeydir." diye mırıldandığını duydum.
"Ee nasıl bulacağız?" kafam durmuştu artık hiç bir şey düşünemiyordum.
"Babanın öldüğü yıllarda ki iş insanlarına bakacağız daha sonra sizin şirketle anlaşma yapan ve yapmayanları bulacağız."
"İyi de o belgeler artık yoktur ki?"
"Eminim ki annende duruyordur?"
Sıkıntıyla elimi enseme götürdüm ve ofladım.
"Bilmiyorum, o zamanlar küçüktüm, hatırlamıyorum."
"Sorun değil, annene sor sen bunu."
"Tamam, bu arada annemle yakında oraya geleceğiz."
"Bekliyoruz." sesinde ki huzursuzluğu anlamıştım ama onu takmadım çünkü Murat amcanın isteği idi.
Telefonu kapatıp yakında olan mahkeme davalarıma baktım.. En yakın mahkeme yarın idi.. Ne mutlu bana!
....
Akşam geç bir saatte çıkmıştım şirketten, çünkü yarın ki davam üzerinde çalışmıştım. Tabi bu süreçte yarım saatte bir Barlas'ın aramalarına maruz kalmıştım.Nerede kaldın?
Ne zaman geleceksin?
Neredesin?
Sevgilim gel artık?Ve bunun gibi bir sürü sorulardı. Artık onu merakta bırakmamak için arabaya bindiğimde telefonu aldım elime, numarasını tuşladığımda kulaklığı takıyordum.
"Meleğim." arabayı çalıştırdığım an telefon açılmıştı.
"Yoldayım canım geliyorum."
"Oh be sonunda." rahatlamış gibi sesi gelince gülmüştüm.
"Umarım yemek hazırdır, çok açım."
"Hazır hazır seni bekliyorum."
"Tamam, ama ilk önce eve giderim haberin olsun."
"Tamam çabuk gel." dediğinde güldüm. Beni bu kadar özlemesi normal mi diye düşünürken aynı hisleri paylaştığımız için normal geliyordu.
Arabayı kapının önüne park edip indim ve eşyalarımı aldım. Evime giden kısa yolu yürüyüp kapıda bekleyen ikizleri gördüm.
" Hayırdır canlarım ne işiniz var?" derken onlara sarılıyordum.
"Abla sana gelecektik ya unuttun mu?" tamamen aklımdan çıkan şey ile gözlerimi kapattım.
"Üzgünüm unutmuşum."
"Sorun değil sadece bir saatir buradayız." Barış bunları söylediğinde Savaş onun ensesine vurup konuştu.
"Sallama oğlum, daha yeni geldik bizde tam seni arayacaktık." dediğinde tebessüm ettim ve kapıyı açtım.
"Hoşgeldiniz o zaman geçin hadi."
Salona geçtiğimiz de kendilerini koltuklara atıp yayıldılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALBİMDE BÜYÜDÜN
RomanceAdamın içinde bastıramadığı bir sevinç vardı.Yıllar sonra döndüğü şehirin ona ne gibi yenilikler getiriceğini merakla bekliyordu.Yıllardır unutamadığı o mavi gözleri bir daha görme umudu vardı içinde.İnanıyordu onunla bir şansı daha olacaktı. . ...