İyi okumalar ♥️
Medya:Ece
Toprağın ağzından
Babamın topantısını bitirmesini beklerken telefondan bir müzik açıp kulaklıkla dinlemeye başladım. Şirkete gelmemi söylemişti. Babama bir çok konuda itiraz etmişliğim vardı. Ama önemli bir konu hakkında konuşacağını söyleyince kendimi burda bulmuştum.
Onun yanında işe başladığım güne lanetler ediyordum. Bana mafyalık öğretemeyeceğini anladığında bir mağaza satın almış ve beni avutmuştu. Bir buçuk yıldır mağazayı ben yönetiyordum. Ama mağazanın eski sahiplerinin babamın düşmanlarından biri olduğunu öğrendiğimde, bir silahlı çatışmanın tam ortasındaydım.
Babama bunun hesabını sorduğumda rahat tavrı çığrımdan çıkmama sebep olmuştu. Hala beni genç bir varis olarak görüyordu. Eğer bir varis istiyorsa Ece bunun için ideal bir adaydı. Sonuçta ben onun gibi etrafımda korumalarla gezmiyordum.
Babam toplantı odasından yanında ekürisi ile çıkınca müziği kapattım ve kulaklığı da çıkardım. Beni görünce yanıma gelmişti. Hala ayağa kalkmamıştım.
"Ayağa kalkma zahmetinde bulunacak mısınız Toprak Bey?" diye sordu babam. Koltukta otururken daha fazla sinirlenmesi için ayağımı bacağımın üstüne attım.
Sinirle nefes alıp kaşlarını çattığında amacıma ulaşmıştım.
"Odama gel!" dedi ve ekürisini de alıp gitti. Arkasından ayağa kalkıp odasına doğru ilerledim. Odaya girip koltuğa oturdum.
"Ne diceksen de, işim var." dedim umursamazca.
"Şu kızı görmeye mi gideceksin?" diye sordu rahatsız edici bir sırıtışla. Sinirli bir nefes aldım.
"Seni ilgilendirmez." dedim.
Sılayı kaçırmaya çalıştığı günü dün gibi hatırlıyordum. Adamlarıyla beni takip ettirip ona aşık olduğumu öğrenmişti ve saçma bir şey yapıp onu kaçırtmıştı. Yine Sılanın evine gitmiştim. Bahçe duvarının üzerine çıkmıştım. Evinden bir adamın sırtında çıktığını gördüğümde kan beynime sıçramıştı. Ses çıkarmadan onları izlemiştim.
Adamlar beni gördüğünde zaten ses çıkarmamışlardı. Ama verilen görevi sorgulamadıkları için benim Sılayı sevdiğimi bilmiyorlardı. Yoksa orda Sılaya vurmaya cürret dahi edemezlerdi.
"Gelinimin babasıyla aynı çatı altında olduğumu biliyorsun değil mi?" diye sordu babam.
Sılaya 'gelinim' demesi, onun hakkında güzel hayaller kurmama neden olsa da babamın dediği şeyle kaşlarımı çattım. Umarım Mehmet abiye bir şey yapmayı düşünmüyordu!
"Aklında ne var?" diye sordum.
"Mehmet Beyi ve ailesini akşam yemeğine davet etmek istiyorum. Bizim evimizde olacak." dedi bir şeyleri ima etmek ister gibi. Aklında bir plan olmalı ki böyle bir şey istiyordu.
"Neden peki?" dedim. Koltuğunda geriye yaslandı.
"Sadece daha yakından tanımak istiyorum. Olamaz mı?" dedi sırıtarak. Rahatsız olmuşum gibi koltukta kıpırdandım.
"Her ne planlıyorsan derhal sil aklından. Aksi halde o aileyi o eve sokmam." dedim sinirli bir şekilde. Sırıtması yüzünden silindiğinde güldüm. Beni ciddiye alması gerektiğini biliyordu.
"Kız arkadaşının dövüş konusunda yetenekleri var. Adamlarımın anlattığına göre üç kişiyi dövmüş, hem de kız haliyle." dedi ciddi ifadesiyle. Konunun Sılayla ne alakası vardı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KANKALARIM
Teen FictionSadece bir yıllık arkadaş olabiliriz. Ama biz birbirimize güvendikten sonra bizim için hiç bir sorun yoktur. Niye bu kadar alışmıştım ki ona? Niye sürekli yanımda istiyordum onu? Daha bir ay öncesine kadar aşka inanmayan ben aşık mı olmuştum? Peki b...