IV

6.2K 344 371
                                    

Emir

(07:16)

Alarmın sinir bozucu sesi ile kafamı yastıktan kaldırdım. Saat erkendi. Ama ancak hazırlanıyordum. Üst kattaki canavar çocuktan ses yoktu. Bir an önce taşınmalarını ümit ediyordum. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra mutfağa gittim. Sade kahve mi hazırlayıp balkona çıktım. Yine düşüncelere dalmıştım. Aklıma Mahir zamparası geldi. Şimdilik Mahir'i güvence olarak tutacaktım. Herhangi bir durumda işler ters giderse para kaynağım olacaktı.

İşe gidesim yoktu. Kahvemi bitirip hazırlanmak için yatak odasına gittim. Klasik takım elbiselerimden birini giydim. Saçımı yaptım. Parfümümü süründüm. El çantamı aldıktan sonra çıktım.

***
(08:47)

Emlak ofisinin girişine yürürken karşıdan gelen polisler gerilmeme sebep olmuştu. Geçen gece barda aşırı doz uyuşturucu verdiğim çocuk aklıma geldi. Memurlar yaklaştıkça gerilimim arttı.

Yanımdan geçip gittikleri an derin bir nefes bırakıp rahatlamıştım ki arkamdan seslendiler. "Bakar mısınız?"

Yavaşça geriye döndüm. "Bana mı seslendiniz memur bey?" diye sordum. Soğukkanlılığımı koruyordum.

"Evet." Bana doğru geldi.

İşte şimdi yandık. İyice yaklaştığında aniden gülümsedi. Gülümseyerek karşılık verdim. "Bir sorun mu var?"

"Hayır. Bu sizden düştü. Önemli bir şey olabilir diye size seslendim." dedi.

Memura çaktırmadan tuttuğum nefesimi bıraktım. "Teşekkürler memur bey."

"Rica ederim. İyi günler." Başı ile selam verip yoluna devam etti. Bende memurun verdiği kağıdı çantama sıkıştırıp yoluma devam ettim.

Emlak ofisinin girişine vardığımda güvenlikler ile selamlaştım. Adımımı atar atmaz asistanım Tuğçe beni ablukaya aldı. "Emir bey günaydın. Bugün 3 müşteri ile toplantınız var. Hepsi öğleden sonra. Daha önce ikna etmek için aradığınız müşteri teklifinizi kabul etti. Son olarak Perihan Hanım sizi öğleden önce görmek istiyormuş."

Son cümle dikkatimi fazlası ile çekmeye yeterdi. "Nedenini söyledi mi?" diye sordum.

"Hayır. Sadece sizi görmek istediğini söyledi."

"Tamam. Sağol Tuğçe."

"Bir gidip görelim bakalım. Patroniçe ne istiyormuş." Kendi kendime mırıldanıp Perihan Hanım'ın odasının yolunu tuttum. Odanın önüne geldiğimde birkaç saniye tereddüt edip kapıyı tıklattım. İçeriden gelen onay ile kapıyı açıp girdim. Ne konuşacağını bilmediğim için biraz çekiniyordum.

"Gel Emir. Geç şöyle otur karşıma." Masadan kalkmadan eliyle koltuğu işaret etti.

Hafif tebessüm ederek başımı salladım. Koltuğa oturdum. "Beni istemişsiniz efendim. Konu nedir?" diye sordum.

Tüm ciddiyetiyle yüzüme bakıyordu. "Sen ne yaptığının farkında mısın?" dedi.

Biraz gerilmiştim. "Ne yapmışım?"

"Bir de soruyor." dedi.

Bu ciddiyet hiç hoşuma gitmemişti. Sanırım hakkımda bir şeyler duymuştu. Soğukkanlı olmalıydım. "Efendim sizi rahatsız edecek bir şey mi yapmışım?" dedim.

Ayağa kalktı ve yanıma geldi. Oturduğum koltuktan yukarı doğru ona bakıyordum. Ellerini omuzlarıma koydu. İstemsizce ayağa kalktım. Aniden sarıldı. "Harika şeyler yaptın Emir. Mahir bey'den sonra kız kardeşinin de gayrimenkulleri artık bizde." Geri çekildi. Konuşmaya devam etti. "Böyle devam ettiğin sürece bu şirkete yaptığın katkılar karşılıksız kalmayacak. Maaşına yüzde yirmi beş zam yapıyorum. Ayrıca satışlardan aldın komisyona ise yüzde beş benden sana ikramiye."

GÜNAHLARIN GAZABI(GAY)(GERİLİM)(TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin