3 YIL SONRA
Hayat güzel bir şekilde devam ediyordu. Çocuğumuz doğmuş bütün işlerimiz yoluna girmişti. Fazlasıyla mutluyduk. Yarınlar da güzel olacaktı emindim.
Sabah Toprak'ı işe uğurlayıp Okyanus'a yemek yedirdim. Gayet sakin bir oğlum vardı ve benim gözümde eşi benzeri yoktu. Bir yandan onunla oynuyor bir yandan da evden işleri yürütüyordum. Aslında zevkli geçiyordu. İnsanların annelik zor demelerini anlayamıyordum. Gayet tatlı bir şey evin içinde pıt pıt geziyordu ve bu muhteşem bir şeydi. Gün içerisinde annem de gelip bana yardım ediyordu. Kısacası dümdüz bir hayat yaşıyordum. Evli, mutlu, çocuklu misali.
Annem gelmiş ve Okyanus ile oynuyordu. Ben de o sırada evi temizleyip bir yandan da yemek yapıyordum. Bu sırada telefonum çaldı. Toprak'ın asistanı arıyordu.
"Efendim."
"Ömür Hanım Toprak Bey'i hastaneye kaldırdık."
"Nasıl? Neyi var? ne oldu?" diye art arda sorularımı sordum. İçimde kötü bir his vardı.
"Vuruldu." demesiyle gözümden yaşlar akmaya başladı.
"Hangi hastanede?"
Cevabı aldıktan sonra çantamı da alıp evden çıktım. Annem arkamdan sorular sorsa da hiçbirine dönüp cevap vermedim. Acele etmem gerekiyordu. Bir yandan ağlıyor bir yandan da araba kullanıyordum.
Hastaneye vardığımda ameliyatta olduğunu öğrendim.
" Nasıl oldu? Durumu nasıl?"
" Odasında vuruldu. Vuran kişileri bilmiyoruz keskin nişancı tarafından vurulduğunu düşünüyoruz. 1 saattir ameliyatta durumu hakkında bir fikrimiz yok Ömür Hanım."
Ağlamaktan kan çanağı olmuş gözlerimle ameliyathaneden birinin çıkmasını bekliyordum. Şuan dua etmekten başka bir çarem yoktu. Yine bu durumu yaşamıştık ve Toprak gülerek çıkmıştı bu sefer de öyle olacaktı. Donuk bir şekilde sadece kapıya bakıyordum.
Doktorun çıkması ile ayağa kalktım.
" Durumu nasıl?"
" Üzgünüm elimizden gelen her şeyi yaptık ama bünyesi dayanmadı."
Yere yığıldım. Sadece ağlıyor ve intikam hırsı ile doluyordum. Bunu yapanları bulup burunlarından fitil fitil getirecektim.
Gönlümün filizlendiği ve mutluluk kaynağım olan adam artık hayatımda yoktu. Almışlardı onu benden. Bu yüreğim nasıl katlanacak onun yokluğuna? Nasıl dayanacaktım onsuz? Okyanus babasını arayacaktı ona bu durumu nasıl anlatacaktım? Bu gönül 2. bir vedayı kaldırabilecek miydi? Neden sevdiğim insanlar beni ölümle baş başa bırakıyordu? Çevremdeki herkese zarar mı veriyordum?
2 AY SONRA
Evden çıkmıyor, yemek bile zorla yiyordum. Okyanus'a annem bakıyordu. Kimseyi yanımda istemiyordum ve acımı tek başıma çekiyordum. Oğlumun beni böyle görmesine de tahammül edemezdim. Katilleri henüz bulamamıştım ve öfkem daha da artıyordu. Kalbimi söküp almışlardı ve bunu yapanlar dışarıda geziyorlardı. Bir yandan ben bulmaya çalışıyordum bir yandan da aşiret. Toprak'ın ailesi oğullarına bunu yapanı bulup intikamlarını alacaklardı. Hem ben hem onlar intikam istiyorlardı. Başta karşı olduğum şeyi şuan ben de istiyordum. Onlar benim kocamı hiçe saymışlardı ben de onları hiç edecektim. Her şey çok yakındı...
🔻🔻🔻🔻🔻🔻🔻🔻🔻
Kitabın sonuna gelmiş bulunmaktayız. Yanımda olduğunuz için hepinize teşekkürlerimi sunuyorum. Neden bitirdin diye soracak olursanız artık ilerleyemiyordum kurgum bitmişti bu yüzden bitiriyorum.
SERİNİN 2. KİTABINI İSTER MİYDİNİZ?
SEVGİLERİMLE
ALEYNA ULUKÖYLÜ
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAVCI VE TÖRE
General FictionToplantı başladığından beri sadece töre cinayetleri ve evlilikleri hakkında konuşuyorlardı. Adamın ağzından çıkan son kelime beni çıkmaza sürükledi. "ve bu töre ile ilgili davalarla Ömür hanım gidip yerinde ilgilenecek. Yani Mardin'e gidiyorsun Ömü...