EVİME GELEN ÖĞRETMEN

Tanıtım

Kocaman kapının önünde durup, derin bir nefes aldım. Temiz havanın ciğerlerime dolmasıyla biraz da olsa heyecanımı yenmemi sağlamıştı. Terlemiş avuç içimi pileli eteğime sürdükten sonra, artık zile basmam gerektiğinin farkına varıp parmaklarımı zile götürdüm. Harry Styles'a ders verecektim. Tanrım. İşkence. Ben kendi düşüncelerimle boğuşurken, yeşil gözlerin sırıtarak beni izlediğini yeni fark etmiştim.

"Ne düşünüyorsun Gebbie? Sana yapacaklarımı mı?" Yarım ağız sırıtırken, göz kırptı.

"Seninle nasıl baş edeceğimi Hazza." İşaret parmağımı omzuna götürüp, ittirdikten sonra kocaman eve adımımı attım. Gözlerimle evi taciz ettikten sonra ona döndüm.

"Annen ve ablan nerede?"

"Sen bana ders verirken kimse evde olmayacak." Tahrik edici bir ses tonu kullanmaya çalışsada pek becerebildiğini söyleyemezdim. Kendini koltuğa atıp, kitapları eliyle itti. Çantamı kenara bıraktıktan sonra, birkaç dakika ayakta dikilip, oturdum.

"Hangi konudan başlayalım?"

"Neye?"

"Aklın nerede senin? Bak Harry. Buraya sadece okul bitene kadar hafta sonları gelmek zorunda olduğum için geliyorum. Bana zorluk çıkarma. Şu 2 saati bir an önce doldurup, gitmek istiyorum. Anladın mı beni?"

'Anladım' manasında kafasını salladıktan sonra devam etti. "Bay Hudge iyi ki ders çalıştırmak için seni yollamış."

"Biyolojiden başlayalım" dedim, konuyu kapatmak istediğim için. Elime aldığım test kitabıyla büyük masaya yerleşip, ona baktım. "Gelsene buraya. Başlayalım artık."

Kıvırcık saçlarını savurduktan sonra arkama geçip, elini omzuma koydu. Dudağını kulağımın arkasına götürerek konuştu. "Seninle ders çalışmak çok zevkli olacak.." Bir an duraksadıktan sonra devam etti. "...Gebbie" Boynuma üflediği nefesi, titrememe sebep olmuştu. Yanıma otururken yanağımı sıyırıp geçen buklelerinin kokusu burnuma dolarken sadece gözlerimi kapatmıştım. Nefesim kesiliyordu. "Simdi odaklan ve ders anlat Gebbie." Diye kendime öğüt verdikten sonra gözlerimi açtım. Başlıyorduk. Mükemmel...