7. Bölüm

368 64 45
                                    

7

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


7. Bölüm

Sia- Unstoppable

Müthiş bir kafa karışıklığı ve yorgunlukla işimin başına geçtiğimde yeni bir gün başlamıştı. Arın'ın dün gece ellerime bıraktığı saatli bombanın tik tak sesleri zihnime işkence ediyor, yorgunluk bir yorgan gibi gözlerimin üzerini kapatıp beni uykuya davet ediyordu fakat beni bekleyen bir işim vardı. Ne Arın'ın söylediklerini düşünecek vaktim ne de dinlenecek zamanım olmuştu. Dün gece uykusuz kalmış olmam kimsenin umurunda değildi, bu yüzden deli gibi çalışıyordum. Cenk Hoca bir boşluk bulup beni molaya çıkarmasa durmaya da niyetim yoktu. Eğer durursam düşünmek zorunda kalırdım ve düşünürsem de işin içinden çıkamazdım.

Cenk Hoca koridorun sonundaki içecek otomatının önünde durduğunda kaşlarımı çatarak ne yaptığını incelemeye başladım. Kolundaki saatle ödeme yapmış ve birer içecek alıp tekini bana uzatmıştı. Elinden kutu içindeki kahveyi alırken tereddüt etmiştim çünkü bunlar oldukça sağlıksızdı ve Mithra içinde satışı yasaktı. "Sanırım sağlıksız beslenmek konusunda bir sorununuz yok?" Aklıma Larv sokaklarında son derece kötü halde bir mekanda yediğim hamburger geldiğinde söylediklerim ve yaptıklarım arasındaki tutarsızlığım karşısında utanmıştım. Kahvenin ondan daha sağlıklı olduğuna emindim.

"Daha önce çok kez Larv'da bulundum, inan bana ayılmak ve kendine gelmek için bunlardan iyisi yok."

"Sizi daha önce Mithra Sağlık Merkezi'nde görmemiştim, nerede görev yapıyordunuz?" diye sordum ve kahveden küçük bir yudum alıp söylediğinde haklı olduğunu gösterircesine gülümsedim. Tadı biraz sertti fakat beni ayıltacağına emindim.

"Araştırma merkezlerinden biri," diye yanıtladı kısaca ancak aldığım bu cevap gece yaşananların üstüne öyle bir etki yaratmıştı ki kahve kanıma işlemeden ayıldığımı hissetmiştim. Aşırı bir tepki verip dikkat çekmemek adına kahveden birkaç yudum daha alıp ilgisiz görünmeye çalışarak ses tonumu ayarladım. "Adlarını duyuyorum ancak ne işe yaradıkları hakkında bilgim yok, belki siz beni aydınlatırsınız?" Merkezin şehri gören pencerelerinden birinin önüne geldiğimizde duraksayarak yüzüme baktı, gözlerinde sorgulayıcı bir ifadenin gölgesi saklıydı.

"Hastalıklar üzerinde araştırma yapıp tedavi yolları geliştiriyoruz. Biliyorsun Mithra sağlık konusunda dünyada bir numara."

Biliyordum. Sağlık önemli bir ticaret kapısı hâlini almıştı.

"Elbette, babam bu alana ekstra özen gösteriyor."

Bakışlarım kalabalık şehrin üzerine çökerken zihnimde işleyen dişliler yeniden çalışmaya başlamış gibi hissediyordum. Kafeinin böyle bir etkisi olduğunu bildiğim hâlde hep uzak durmuştum.

"Bir gün görmek isterim, kim bilir belki orada çalışırım." diyerek iç çektim. Biraz daha sohbet etmesini ve bilgi vermesini istiyordum. Bakışlarımı usulca yüzüne çevirdiğimde gözlerinde huzursuz bir ifade yakaladığıma emindim. "Bence aktif olarak doktorluk yapmak sana daha çok yakışıyor, araştırma işleri biraz sıkıcı." diyerek kahvesini kafaya dikti.

ULUM: Son NefesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin