Noah Cyrus- Again ft.
XXXTENTACION11. Bölüm
Bazen insanlar ani kararlar alırlar ve aldıkları kararların onları götüreceği sonuçları düşünemezler. O karar onları bir çıkışa ya da daha dibe çekebilir, kurtuluş ya da sonsuz bir esaret verebilir ancak her şeyin gerçekleştiği o kısa birkaç saniyede bunları tahmin edebilmek zordur. Oysa ben ani bir karar alırken başıma gelebilecek her şeyin farkındaydım ancak yine de yapmak istediğim şeyi yapmıştım ve sonuçlarına katlanmaya hazırdım. Babam bağırıp çağırarak etrafımda dolanırken oturduğum sert koltukta başım ve omuzlarım dik, yüreğim ise korku içindeydi. Kliniğe gitmek istemiyordum; oraya bir kez daha gidersem yaptığım her şey bir hiç uğruna olurdu.
"Nasıl bu kadar aptal olabilirsin?" diye bağırdı babam işaret parmağını yüzüme doğrulturken. Arın odada değildi ancak kapının hemen dışında olduğunu ve bizi dinlediğini biliyordum; bu da gururumu incitiyordu.
"İnsanları galeyana getirecek hiçbir şey söylemedim," diyerek kendimi savundum. "Basit birkaç cümleydi, ciddiye alınacağını sanmıyorum."
"Öyle mi küçük hanım? O halde neden bu basit cümleleri kurma gereği duydun?"
Babam tüm merakıyla yüzüme bakarken derin bir nefes aldım ve rahatlamaya çalıştım ancak o bana böyle bakarken bu hiç kolay değildi. "İçimden geçenleri söyledim, insanlara yalan söylemek istemedim. Orada gördüğüm şeyler ve bize ezberlettikleriniz arasında bir uçurum var."
Babam ellerini iki yana kaldırıp omuz silkti ve Beliz'e döndü. O da tam karşımda oturuyor ve tek kelime etmeden bizi dinliyordu. "Kliniği aradın mı? Nefes derhal oraya gidecek." Beliz'in kararsız bakışları ikimiz arasında gidip geldikten sonra boğazını temizledi ve konuştu. "Henüz fırsatım olmadı, belki sakinleştikten sonra kararını değiştirirsin diye düşündüm baba." Babamın ölümcül bakışları bu sefer ona çevrildiğinde Beliz tamamen savunmasız yakalanmış gibiydi. "Kararım değişmeyecek Beliz!" diye bağırdı. "Bu sorumsuz genç bayan yaptığı şeylerin sonucuna katlanacak."
"Bir savaş başlatmışım gibi konuşuyorsun." diyerek sesimi yükselttim ve ayağa kalktım. "Üstelik oradakilerle aramızda farklar olduğunu herkes biliyor. Sanki bir sırrı açığa çıkarmışım gibi davranma." Bir sırrın olduğunu biliyorum baba ama hayır, henüz onun ne olduğunu bilmiyorum. Babamın bakışları değişmiş ve beni daha dikkatli incelemeye başlamıştı. "Sen, başkanın kızı gibi davranmadın Nefes. Orada, bir isyancı olduğun yönünde söylentiler çıkaracak kadar saçma şeyler söyledin. Yapman gereken tek şey bizim iyi bir yönetim olduğumuzu söylemekti ama sırf bana olan öfken yüzünden saçmaladın. Çocuk gibisin."
"Çocukluğunu yaşamamış birine çocuk gibi demek gerçekten ironik oldu baba. Evet sana her zaman öfkeliyim ama orada yaptığım tek şey içimden geçenleri söylemekti. Eğer bunun için beni kliniğe kapatacaksan bunun bedellerini ikimiz de ödeyeceğiz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ULUM: Son Nefes
Science FictionDünya'nın son savaşını vermesinin üzerinden yıllar geçmiş, köklü ve yıkılmaz medeniyetler tarihin tozlu sayfalarına karışmıştı. Artık yeni bir dünya düzeni vardı ve bu düzenin en güçlüsü ULUM'du. Başkentleri sahte bir gökyüzünün altına inşa edilmiş...