Babam eşyalarımı binicilik Okulu'nun pansiyonuna bıraktıktan sonra bana veda edip yeniden eve döndü.
"Artık gitme vaktim geldi kızım. Şimdi seni burada bırakıp gitmek zorundayım ama ne zaman bir isteğin olursa beni ara hemen yanına gelmeye çalışırım. Gelemezsem bile bir şekilde yardımcı olurum tamam mı? Seninle gurur duyuyorum. Bundan sonra iki yıl boyunca burada yapmak istediğin hedeflerin için çaba göstereceksin ve eminim ki sonunda da karşılığını alacaksın. Şunu sakın unutma ne yaparsan yap ben senin hep yanında olacağım. Bu okula devam etmekten vazgeçsen bile."
"Biliyorum babacığım şimdiye kadar hep yanımda olup bana destek verdin. Ben de bunları boşa çıkarmayacağım bundan emin olabilirsin."
Babama sarıldıktan sonra giderken arkasından bir süre öylece bakakaldım. Bundan sonra burada kalıp o çok istediğim jokeyliğe ilk adımı atmış olacaktım.
Babam gittikten sonra pansiyona dönüp eşyalarımı yerleştirmeye karar verdim. Odaya yeniden girdiğimde eşyalarım hâlâ olduğu gibi duruyordu. Kıyafetlerimi çıkarıp birer birer köşedeki dolaba yerleştirdim. Ben eşyalarımı yerleştirirken bir süre sonra odaya benim boylarımda açık kahverengi gözlü, kumral kısa düz saçlı güler yüzlü bir kız girdi.
Elinde kırmızı bir valizle bana doğru yaklaşıp köşedeki diğer dolaba yanaştı ve elini bana doğru uzatıp, "Merhaba hoş geldin ben Özge. Özge Güven bu yıl ikinci sınıftayım. Sen de yeni gelen öğrenci olmalısın."
Ben de ona karşlık olarak uzattığı eline elimi uzatıp sıktım.
"Merhaba ben de Sahra Saygın. Evet henüz burada yeniyim. Tanıştığıma memnun oldum."
"Ben de memnun oldum. Burada çok fazla kız yok o yüzden seninle birlikte kalacağız. Bizden başka ikinci sınıflarda sadece sekiz kız var ve ben de onlardan birisiyim. Başlangıçta buraya alışmak senin için zor olabilir ama daha sonra emin ol buradan gitmek istemeyeceksin. Bir şeye ihtiyacın olursa hiç çekinme ben sana yardımcı olmaya çalışırım."
"Teşekkür ederim."
Özge çok cana yakın bir kıza benziyordu. Onun sayesinde buraya alışmak kolay olacaktı. Birlikte eşyalarımızı yerleştirdikten sonra Özge beni diğer arkadaşlarıyla tanıştırmak ve okulu gezdirmek için götürdü.
Yanimiza tıpkı Özge gibi iki kız daha gelmişti. Kızlardan birnin adı Ezgi, diğerinin ise Sema idi. Onlarla birlikte gezimize devam ettik. Hipodrom buraya yakın olduğu için öncelikle gidip biraz hipodromun çevresini dolaştıktan sonra Özge beni sosyal tesislerin olduğu yere getirdi. Orada biraz vakit geçirdikten sonra hava kararmaya başladığı için birlikte yeniden pansiyona döndük.
O gece uyumakta biraz zorlansamda gece yarısına doğru uykuya dalmayı başarmıştım. Sabah uyandığımda ise hazırlanıp sınıfın olduğu yere gitmiştim. Sınıfa girdiğimde sınıftaki öğrenciler çoktan yerini almıştı bile. Etrafa bakındığımda benim gibi sadece birkaç tane daha kız vardı. Bu sınıf tek kişilik sıralardan oluşuyordu. Bu sınıf sanırım teorik derslerin verildiği bir sınıftı.
Arkalara doğru ilerleyip boş bir masaya geçip oturdum. Bir süre bekledikten sonra öğretmen sınıfa gelip tek tek hepimizle tanışmaya başladı. Sıra bana geldiğinde ise ayağa kalkıp kendimi tanıttıktan sonra yeniden yerime oturdum.
Bu ilk derste genellikle okulda neler yapacağımız hakkında konuşarak geçirdik. Diğer derste ise at binmek için yapılmış bir sınıfa girmiştik. O gün sadece etrafı tanımakla ve dersler hakkında bilgi alarak geçirdik.
****
İlk günler su gibi akıp geçerken dersler giderek yoğunlaşmaya başlamıstı. Her geçen gün burada kalmak benim için daha da zor hale gelmeye başlamıştı. Teorik derslerde çok fazla zorlanmıyordum ama iş uygulamalı derslere gelince herkesin bana bakıyor olması hissi beni çok fazla çekimser bir hale getiriyordu. Aslında tek sorun bu da değildi. Sınıftaki diğer çocuklar bizimle dalga geçiyorlardı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
FIRTINA ADIMLAR (Tamamlandı)
Novela JuvenilSahra' nın on yaşında gördüğü Yadigar isminde ki ata duyduğu sevgi onu ilerde bir jokey olmaya götürecek olan fitili ateşlemişti.