5. Bölüm

268 41 3
                                    


Gözümü açtığımda vücudumda bir sıcaklık hissettim. En son hatırladığım kadarıyla hava yağmurluydu ve bir ağacın altında soğuktan sızıp kalmıştım.

Şimdi ise kendi odam da yatağımda yatıyordum. Pencereden dışarı baktığımda neredeyse öğlen olmak üzereydi ve anlaşılan yağmur dünden beri dinmemişti.

Yorganının kenarını kaldırıp ayağa kalkmak istediğimde birden başım dönmeye ve ayağım yine sızlamaya başlamıştı.

Devam edemeyip kendimi yeniden yatağın sıcacık kollarına bıraktım. Bir süre öylece yağmur tanelerinin balkonu aşıp pencereye tıp tıp düşmesini izledim.

Kapının açılıp elinde küçük mavi kare bir tepsi ve üzerinde bir bardak dolusu sıcak çikolatalı süt ve annemin en sevdiğim elmalı kurabiyeleriyle içeriye annemin girmesiyle sessizlik bozuldu.

Tepsiyi yandaki komodinin üzerine bıraktıktan sonra,

"Kızım, demek uyandın sonunda."

Bana belli etmeden gözyaşlarını saklamaya çalışıyordu ama ben fark etmiştim çoktan. Onu ikinci kez çok üzmüştüm.

"Anneciğim ağlıyor musun sen?"

"Neden ağlayayım ki kızım sağ salim yanımda. Sadece senin için biraz endişelendim o kadar."

"Bana çok kızdın değil mi?"

Yüzümü ellerinin arasına alıp " Ben sana hiç kızabilir miyim? Ama lütfen bir daha bunu yapma olur mu?" Dedi.

"Anneciğim seni çok üzdüm. Çok büyük bir hata yaptım. Lütfen benim yüzümden ağlama olur mu? Bir daha seni üzecek bir şey yapmayacağım. Eğer o atı seviyor ve yanına gidiyor olmam seni üzecekse ben bir daha o atı görmek istemiyorum. Ben seni çok seviyorum anneciğim lütfen affet beni. Düşünmeden hareket ettim."

Bir anda gözlerimden yaşların süzülmesine engel olamamıştım. Bu yaptıklarım yüzünden annem çok incinmişti ve bu yapmak isteyeceğim en son şey olurdu. Ama artık o atı görmek istemiyordum.

"Canım kızım benim gel buraya."

Annem beni kendine çekip sıkı sıkı sarıldı.

"Biliyor musun kızım? Dün gece sen öyle cansız kucağımda dururken ne kadar korktum bir daha seni göremeyeceğim diye lütfen bir daha bunu yapma olur mu? Ben seni istediğin yere kendi ellerimle götürürüm."

"Hayır, anne bir daha o atı görmek istemiyorum. Çünkü bu seni çok üzüyor ve ben senin üzülmeni hiç istemem."

İkimizde birbirimize sarılıp öylece ağladık. O at yüzünden çok düşüncesiz davranmıştım.

Sonra annem kendi elleriyle bana çikolatalı sütümü içindi ve tekrar ateşimi kontrol edip aşağıya indi.

Aradan birkaç gün geçmişti. Annem babama olanları anlatmıştı. Her ne kadar bunu ona söylememesini söylesemde. Zaten geçen sefer benim yüzümden endişelenip gelmişti.

Babam ev telefonunu arayıp benimle konuşmak istediğini söylemiş. Bu yüzden Sevda ablam odaya gelip, benim aşağıya inmeme yardımcı oldu.

Aşağıya iner inmez ahizeyi elime alıp "baba" dedikten sonra onun söylediklerini dinlemeye başladım.

"Kızım nasıl oldun bakalım? Duyduğuma göre birileri yine yaramazlık yapmış."

"Bu konuda çok üzgünüm hep düşünmeden hareket ediyorum ama artık bunu bir daha yapmayacağım. O atı bir daha görmek istemiyorum artık. Böyle yaparak hem sizi üzdüm hem de kendime zarar verdim."

FIRTINA ADIMLAR (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin