İnsana kalemle yazmayı öğreten ve insana bilmediklerini öğreten Allah’a hamd olsun.
Yolumuzun yegane rehberi, Kur’an’ın açıklayıcısı, alemlere rahmet olarak gönderilen; önderimiz, rehberimiz Ahmed-i Mahmud Muhammed Mustafa’ya salat ve selam olsun.
Allah’ın selâmı, rahmeti, mağfireti ve inayeti siz değerli kardeşlerimin üzerine olsun.
Nasılsınız değerli yoldaşlar.
Düşünceler ufkunuz nasıl?
Gelin şöyle bir şey yapalım mı?
Tefekkür vakti..
Evet tefekkür öyle birden bire gelebilir. İnsana gelir düşünceler. Ufuklara yol alır yeryüzündeki ahenkler.
Lakin gelin biz bir vakit belirleyelim ve toplu olarak o vakitte tefekküre dalalım. Kopalım biraz uzaklaşalım bu dünya kargaşasından. Uzaklaşalım kalabalıklaradan. Engin ufuklara tefekküre dalalım mı?
Siz ne dersiniz, Katılır mısınız bizlere?
Katılanlar var ise buraya alalım 👉
Bölüme başlamadan önce satır arası yorumları unutmayalım :))
Ayrıca arkadaşlarınızı da bu satıra etiketleyebilirsiniz 🤗 beraber tebliğe vesile olalım.
Eee haydi o zaman Bismillah diyelim başlayalım.
♢♢♢
Mübelliğ Peygamberler
İnsanlık tarihi boyunca Allah, kullarına emirlerini ulaştırmıştır. Bunun için de insanlar arasından seçtiği peygamberleri görevlendirmiştir.Peygamberlik silsilesinin son halkası, görev süresi kıyamete kadar devam edecek olan bizim peygamberimiz Hz. Muhammed’dir (s.a.). Rabbimiz, onun aracılığıyla bu ümmete Kur’an-ı Kerim’i indirmiş ve bir yaşam tarzı olan İslam dinininhükümlerini duyurmuştur.
“Allah’ı en iyi bileniniz ve O’ndan en çok korkanınız benim” buyuran kutlu nebi, Yaratıcının muradını insanlığa anlatarak ve yaşayarak aktarmıştır.hikmet-dernegi-mahmut-karakis
Hz. Peygamber Kur’an’ı Açıklamış ve Yaşamıştır
O kutlu elçinin kendisine bildirilen vahyi açıklamasına ve uygulamasına sünnet, bu bilgilerin sözlü ifadesine de hadis denilmiştir.وَأَنزَلْنَا إِلَيْكَ الذِّكْرَ لِتُبَيِّنَ لِلنَّاسِ مَا نُزِّلَ إِلَيْهِمْ وَلَعَلَّهُمْ يَتَفَكَّرُونَ
“… İnsanlara, kendilerine indirileni açıklaman ve onların da (üzerinde) düşünmeleri için sana bu Kur’an’ı indirdik.” (Nahl 16/44) ayeti bize hadisin ve sünnetin hukuki alandaki yerini bildirmektedir.Çünkü Hz. Peygamber’in söz ve fiilleri ayetleri tefsir eder. Zaten Kur’an-ı Kerim,
(وَمَا آتَاكُمُ الرَّسُولُ فَخُذُوهُ وَمَا نَهَاكُمْ عَنْهُ فَانتَهُوا )
“… Peygamber size ne verdiyse onu alın, neyi de size yasakladıysa ondan vazgeçin…” (Haşr 59/7) emrini vererek bize sünnetin hukuki otoritesini duyurmuş bulunmaktadır.Hatta bir başka ayette, Allah Resûlü’nün hüküm verdiği bir konuda hiçbir müslümana tercih hakkı tanınmamıştır.
Müslümanın sünnet karşısında yegâne tavrının ona teslimiyet olduğu şöyle belirtilmektedir.
فَلاَ وَرَبِّكَ لاَ يُؤْمِنُونَ حَتَّىَ يُحَكِّمُوكَ فِيمَا شَجَرَ بَيْنَهُمْ ثُمَّ لاَ يَجِدُواْ فِي أَنفُسِهِمْ حَرَجًا مِّمَّا قَضَيْتَ وَيُسَلِّمُواْ تَسْلِيمًا
“Hayır! Rabbine andolsun ki onlar, aralarında çıkan anlaşmazlıklarda seni hakem yapıp, sonra da verdiğin hükme, içlerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın, tam bir teslimiyetle boyun eğmedikçe iman etmiş olmazlar.” (Nisa 4/65)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SORARLARSA NE DİYECEKSİN ?
ChickLitSorarlarsa ne diyeceksin? Hiç düşündün mü kardeşim? O zaman... Dur. ✋ Ve oku! İçindeki cılız merakın seni ele geçirmesine izin ver ve ilk bölümü tıkla... Biz oradayız.