Bölüm Şarkısı:Yıldızların Altında🌟33. BÖLÜM:TUTKUNUN RİTMİ
🥀
Kendimle olan savaşımı kaybetmiştim.
Ona olan özlemim geçer sansam da, günden güne git gide artıyordu ve daha da artacağını biliyordum.
Onsuz olmayı denemiştim, onsuz yapabileceğime kendimi öyle inandırmıştım ki bir ara gerçekten her şeyin güzel olmaya başladığını bile hisseder olmuştum.
Ama hayır.
Onu gördüğüm an yine her şey eskisi gibiydi.Onun gözlerine baktığım an kalbim yine benden yana değildi.
Onu dinleyecektim.Yaptığı şeyin sebebini, aylar sonra ona soracaktım.
Aynadaki yansımama son bir defa daha baktım.Ayağımdaki açık mavi jean ve onun üzerine giydiğim beyaz, askılı tişörtümle gayet iyi görünüyordum.
Saçlarımı son bir defa düzeltip, topuzumdan çıkan tutamları kulağımın arkasına sabitledikten sonra odamdan hızlıca çıktım.Yanıma aldığım küçük el çantamı sıkı sıkı kavrayıp koridoru sessiz adımlarla geçtim.
Sessiz olmam gerekiyordu çünkü evden abime görünmeden çıkmam şarttı.
Mizra'ya gidecektim.
Biliyordum.Mizra hastanede olduğum gece yanıma gelmiş, ben uyuyana kadar saçlarımı okşayıp bana masal anlatmıştı.
Asla rüya değildi.O rüya olamayacak kadar gerçek, rüya olamayacak kadar güzeldi.
Evden sessizce çıktığımda, açık havayı soluduğum an daha fazlasına ihtiyacım varmışçasına derin nefesler aldım.
Yüzümde hafif, heyecanlı bir gülümseme vardı.
Kalp atışlarım kulaklarımda bir şekilde yürümeye başladığımda, dizlerimin de titrediğini fark etmiştim.Heyecanlıydım.Avuç içlerimdeki teri kotumun kumaşına sildikten sonra cadde üzerine çıktım ve taksi durağına doğru hızlı adımlar atmaya başladım.
Nihayet durağın yanına ulaştığımda, hızlıca bir taksi çevirdim ve kısa bir sürede kendimi taksinin içerisine bıraktım.Taksiye binip, taksiciye Mizra'nın adresini söyledikten sonra derin bir nefes alıp camdan karanlık İstanbul'un manzarasını izlemeye başladım.
Sevdiğim adama gidiyordum.
Bugüne kadar onu sürekli hatalı gören yanımın aksine, son zamanlarda onu haklı çıkarmaya çalışan bir yanım vardı ve o yanım bana sürekli olayların iç yüzünü öğrenmem, ona göre Mizra'yı yargılamam gerektiğini söylüyordu.
Ona geç kalmış olabilir miydim?
Öyle olmak istemezdim.Aşkım geçen bu sürede asla azalmadığı gibi, Mizra'ya duyduğum özlem sanki geçen her günde beni ona daha da bağlamıştı.
Yolculuk dakikalar boyunca sürmüştü.O dakikalar bana yıl gibi gelmiş, ona yaklaştığım her saniye heyecandan elimi ayağımı koyacak yer bulamamaya başlamıştım.
Taksi nihayet karanlık sokakta durduğunda titreyen ellerimle çantamdan aldığım parayı adama uzattım ve arabadan inip kapımı yavaşça kapattım.Taksi kısa bir sürede içinde olduğumuz sokağı yararak geçmiş, yine aynı saniyeler içerisinde de gözden kaybolmuştu.
Ben de karşı karşıya kaldığım eve bakıyordum.
Mizra şu an büyük bir ihtimalle o evin içindeydi.Belki uyuyordu, belki de uyumayıp içiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EFSUNKÂR
Ficção Adolescenteİnsan korkularını saklayıp kimsenin görmesine izin vermeyince mi daha cesur olurdu yoksa onları saklamadan,onlarla yaşamayı öğrendiğine mi? Bunun cevabını bilmiyordum ama korkularımla yüzleşemediğimin de farkındaydım. Ben korkularından her zama...