13.BÖLÜM

6.2K 390 105
                                    

( Merhaba Arkadaşlar 🤚🏻 Sizi daha fazla bekletmemek adına bugün bu bölümü hemen bitirip yüklemeye karar verdim. Umarım beğenirsiniz.. 🥰 🎈 )

İkisi de söyleyeceğim şeyi büyük bir merakla bekliyordu, onların bu meraklı bakışları soracağım soruyu hafifletiyordu.. aslında bu benim için büyük bir sorundu, ama şuan önemli olan onların bunu nasıl karşılayacağıydı.

Söze nasıl başlayacağımı bilmiyordum..

" Benn... ben dışarıdaki insanlar gibi toprak üzerinde veya ağaç dibinde uyumaya alışık değilim. O yüzden izin verirsen bu çadırda uyuyabilir miyim? " dedim

İkisinin de birden gözleri açıldı.. Murad baya sinirlenmişti, bana dönerek
" Sen ne söylediğinin farkında mısın?!! Nasıl Şehzadeyle aynı çadırda kalmayı teklif edersin? " dedi.

Murad'ın bu sözleri sayesinde artık bende sinirliydim..

Bizim aksimize Cihangir, tatlı bir şekilde tebessüm ederek sadece bizi izliyordu.

" Asıl sen ne söylediğinin farkında mısın? Ben böyle bir teklifte bulunmadım!! Benim söylemeye çalıştığım şey, erkeğin incelik gösterip diğer adamlara katılıp çadırı bayanlara teslim etmesi.. "

Bu sözlerimin ardından Cihangir sessizliğini bozarak oldukça sakin bir şekilde söze başladı
" O bahsettiğin kadınlar bu şekilde yaşamaya alışıklar, onlar için fark etmez nerede uyudukları. Peki ya sen? Kırım prensesi falan mısın? Başka türlü bi Şehzadenin çadırını terk edip, sıradan bir kız için ağaç dibinde uyumasını bekleyecek olamazsın herhalde.. "

" Bu lafınızdan sonra sizden hiçbir şey bekleyecek değilim Şehzade hazretleri!! Karşınızdaki bu sıradan kız, sizin egoist konuşmalarınızı dinlemektense, dışarıdaki sıradan insanların yaptığı gibi ağaç dibinde uyumayı tercih eder.. Çadırınız sizin olsun, buraya hiç gelmedim varsayın " dedim ve onun konuşmasına daha fazla fırsat yaratmamak adına bir hışımla arkamı dönerek çadırdan büyük adımlarla uzaklaşmaya başladım. Tam çadırın girişindeki perdeyi kaldırıp dışarıya çıkacağım esnada Cihangirin kolumdan tuttuğu gibi kendine çekmesi bir oldu.

Aramızda mesafe yok denecek kadar azdı, vücutlarımız neredeyse birbirine değiyordu. Bu yakınlık yüzünden kalbimde ve nefes alışlarımda bir şiddetlenme oldu.

Umarım bu düzensizliğin bilincinde olan tek kişi benimdir..

Bu yakınlık hiç iyi değildi, bütün cesaretimi alıp beni yağmurda ıslanmış kedi yavrusuna çevirmişti. Bu durumdan nasıl kurtulacaktım? Konuşamayacak kadar heyecanlıydım.
Birkaç dakika sadece gözlerime bakmakla yetindi, bense birkaç saniyeden fazla gözlerine bakamıyordum. Sürekli bakışlarımı kaçırıp duruyordum.

Şuan ne yapmaya çalıştığı konusunda hiçbir fikrim yoktu. Artık konuşmaya başlaması gerekiyordu yoksa ben bu durumun verdiği utançla hayatta ilk atağı gösteremezdim.
Bu duruma daha fazla seyirci kalamayacağını anlayan Murad, hemen çadırdan çıkıp bizi baş başa bıraktı. Onun çıkışının ardından nihayet konuşmaya başladı.

" Konuşmamız daha bitmedi şaşkın surat, buraya konuşmak için geldiysen eğer sonuna kadar kalman gerektiğini de bilmelisin.. " dedi

Onun konuşmaya başlamasından aldığım cesaretle kolumu elinden kurtarıp kendimi uzaklaştırmak için bütün gücümle çırpınmaya başladım ama nafile, bu sefer kolumu daha sıkı kavrayıp aradaki milimlik mesafeyi de kapatıp beni hepten göğsüne yapıştırmıştı.

Bütün çabalarıma rağmen beni uzaklaştırmayıp kendine daha da yakınlaştırması, artık utançtan çok sinir olmama yol açtı.

" Bırak kolumu!! "

GEÇMİŞE GİDEN KIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin