KAPSÜLÜN İÇİ

5.1K 344 244
                                    

Arkasına yavaşça baktı. Sesin nereden geldiğini öğrenmeye çalışıyordu. Diğer odaya girmeden baktı. Daha küçük olduğundan farkedilemezdi, bu yüzden sessizce sesin geldiği yere bakıyordu. Dean de oradaydı. Kapsülde tek o yoktu demek . Ama Dean'ın yanına gitse büyük ihtimalle ona kızacaktı ve Kerem'e bunun hakkında öğütler verip kızacaktı bu yüzden Esta sessiz olmaya özen gösterdi ve seyretti.

  Aslında Dean komik biriydi öyle çok sinirlenmezdi fakat işi konusunda çok hassastı. O gün de en çok çalışan oydu. Bu Dean'e bakılınca bile anlaşılıyordu. Koyu kumral saçları darmadağın olmuş, gözleri hem çok yorgun olduğundan hem de çok çalıştığından şişmişti. Bal rengi gözlerini ovalayıp duruyordu. Ama Esta Dean'ı severdi ; onu güldürürdü ve resimler çizerdi. Dean İngilizce konuşuyordu fakat Kerem ona biraz Türkçe de öğretmişti. Dean Türkçeyi ana dili gibi bilmese de az çok bir şeyler biliyordu. En azından derdini anlatacak kadar.

Dean kapsüle koliler getiriyordu. Muhtemelen Mars'a gideceği için yanına eşyalarını ve uzaya gideceği için birkaç şey daha yanına alıyordu. Esta buradan uzay eşyalarını görüyordu. Çok dikkatini çekmişti.

Ama Dean oradan ayrılırsa ne de olsa orası ona kalacaktı bu nedenle bekleyip izlemeye devam etti.

Dean kolileri koyup yerleştikten sonra kontrol odasına yürümeye başladı. Esta şimdi ne yapacaktı ? Küçük olduğundan her yere sığabilirdi fakat nereye saklanabilirdi?

Etrafına bakındı odada da birkaç boş koli vardı. Hemen onların birinin içine girdi ve kolinin ağzına girdi. Dean yavaşça odaya geldi. Kontrol odasının ayarlarını düzeltecekti. Bu odadan o sorumluydu şimdilik. Ve işi de uzun sürecekti. Esta hiç kıpırdamadan duruyordu. Kolinin içinden çıkarsa kesin fark edilirdi. Kolide 1 saat boyunca öylece oturdu  fakat aşırı derecede sıkılmıştı.

Ama Dean hala odadaydı ve kontrol odasında çalışıyordu. Esta'nın gözleri yavaşça kapanıyordu sonra dayanamayıp kolinin içinde uyuyakaldı.

4 saat sonra Dean ara vermek için odadan çıkıyordu ki boş kolileri gördü ve hepsinin bir odada olması daha iyi olurdu diye düşündü. Boş kolileri yan odaya taşıdı.
Sıra Esta'nın olduğu koliye gelmişti. Ağzı kapalı koliyi de yan odaya taşıdı ve odanın kapısını kapattı.

5 saat boyunca öylece kolide kalmıştı. Allah'tan kolinin ağzı tamamen kapalı değildi . Dean'ın göremeyeceği şekilde kapalıydı.

Esta yarım saat sonra uyandı ve bir an telaşlanmaya başladı ve korktu. Sonradan kafasına dank etti, kendisi saklanmıştı ya buraya. Sırf merakından oluyordu böyle şeyler. Çok meraklı ve sorgulamayı seven bir kızdı.

Hemen kalkmaya çalıştı fakat ayakları, elleri  neredeyse tüm vücudu uyuşmuştu. Oflamaya başladı canı çok acıyordu. Her tarafı karıncalanmış bir vaziyetteydi. Hareket etmeye başladı ve durdu bir iki dakika sonradan uyuşma geçmişti. Hemen sevinip koliden çıktı. Kapı kapalıydı. Boyu nasıl ulaşacaktı kapıya? Ayrıca ulaşması değil bu kapıları açmak için kartının olması gerekiyordu. Tek başına kalmıştı. İlk başta biraz korktu ve ağlamaya başladı. Daha bir yaşındaydı ve bir kapsülde bir odada bir başınaydı.

Zaten babası da çok ilgilenmiyordu onunla. Keşke annesi yanında olsaydı. Bunu düşünerek daha çok ağladı. Dean amca diye seslenmeye başladı bir yandan da babasına sesleniyordu.
Fakat boşunaydı. Sesini duyuramamıştı. Dean da dinlenmede olduğu için kapsülde değildi babası hala yoğun tempoyla çalışmaya devam ediyordu.
Esta içinden de annesine sesleniyordu. "Anneciğim neredesin? Burada olsaydın keşke başımı okşayıp "sakin ol kızım "deseydin. Bileziğini hiç çıkarmıyorum anne, lütfen bana yol göster!  Dua da ediyorum anne her şeyin düzeleceğini biliyorum."

Esta bu düşüncelere dalmıştı. Kimsenin gelmeyeceğini anlayınca da kendi kendine odayı araştırmaya başladı. Esta araştırmayı da severdi meraklı olmasını buna bağlıyordu. "Ama sadece bir yaşında ne araştırıyor olabilir?" Dediğinizi duyar gibiyim.
Esta'nın üstün zekalı olduğunu söylemiştik. Bir yaşındaki bir kız 5 yaşındaki bir kızın zekasına sahipti. Esta cidden çok zekiydi. Ama farkında bile olmaması ayrı bir dünya. Acaba odada ne araştırabilirdi?

Aslında diğer odalar gibi bu oda da genişti. Esta buraya koliler yüzünden gelmişti. Onların içine bakmak istiyordu. Bu yüzden ilk bunu araştırmak istedi.

   Kolilerin içine baktı ve içi kitap doluydu. Hem Dean'ın okumaktan zevk aldığı kitaplar vardı hem de uzay ve Mars hakkında aynı zamanda kapsülün çalışma ayarlarıyla ilgili yazılı çok kalın kitaplar vardı. Hepsi de İngilizce olduğundan bu kitapları okuyamadı. Zaten zar zor okuyabiliyordu.

Odayı gezdi ve bir şey daha dikkatini çekti. Tek oda yoktu, iki oda birleşikti. Odanın içinde oda mı vardı yani?
Bir büyük bir de küçük odayı dolaştı. Küçük olan oda uyuma ihtiyacını karşılamak için yapılmıştı. Yine Dean'ın eşyaları vardı. Bakmaya devam etti ve büyük odadaki küçük bir kitaplık dikkatini çekti.

Muhtemelen Dean'ın kitaplığıydı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Muhtemelen Dean'ın kitaplığıydı. Kitaplığı ne de güzel süslemişti. Mumlar ve çiçeklerle dekore etmiş , çerçeveler , kupa ve kitaplarla da estetik bir görüntü yaratmıştı.

   Esta kitaplara dalmıştı ki kapıdan ayak sesleri duyuldu. Ah işte yine başlıyordu. Bu sefer kolilere saklanmayacaktı. Hayır asla olmaz çünkü hem çok rahatsızdı hem de her yeri uyuşuyordu. Bu yüzden yatak odasında saklandı.

Uyuma odası çok küçüktü ve kimsenin kolay kolay geleceğini düşünmedi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Uyuma odası çok küçüktü ve kimsenin kolay kolay geleceğini düşünmedi. Yatak yoktu. Astronotlar böyle mi uyuyordu? Çok acayipti.
Uyku tulumunun içine girdi ve orada saklandı.

Kapı açılmıştı. Esta sesi çıkmasın diye savaş veriyordu adeta. Gelen kimdi? Yine mi Dean'dı acaba? Korkarak başını azıcık uyku tulumunun içinden çıkardı.

ESTAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin