EUN Mİ'DEN
- Ben sana yine aynı olacağını söyledim. Ve sen yine beni şaşırtmadın.
Yutkunarak gözlerini depoda gezdirdi.
- Hayatımda sadece tek bir şey duymak istedim. O da senin bu yaptıklarının bir açıklaması. Biri mi zorluyor yap diye? Ya da ne bileyim, paradan başka bir şey görmüyorsun. Para mı veriliyor bunları yapman için, diyeceğim. Benim kimseyle bir düşmanlığımda yok. Veya bunları sana yaptıracak güçlü birini tanımıyorum.
Bakışlarını bana çevirdi.
Sadece bir açıklama istedim o an. Bunları zorla yaptığını söylediği bir açıklama...
- Kimse yaptırmıyor zaten kız...
- Ya bana kızım deme tamam mı? İnandırıcı gelmiyorsun. Kızın olsaydım bunları yapmazdın. Ama şerefsiz olunca insan...
Saçımdan tutulmamla derin bir nefes verdim. Başlıyordu. Yine aynı oluyordu. Asla ama asla değişmiyordu. Ve beni yine ölüme bir adım daha yaklaştırıyordu. Ama ben.
Ölmeyi istemiyordum...
Abimi bırakmak istemiyordum...
Çocukları bırakmak istemiyordum...Çenemden sıkıca tutup, sıkmaya başladı.
- Bana bir daha şerefsiz dersen, yapacaklarımı tahmin bile edemezsin.
Çenemide saçımıda bıraktığında sırıttım.
- Yine uçurumdan mı atarsın? Veya buz gibi depoya mı kilitlersin? Kırbaçlar mısın, ne yaparsın? Ben sadece doğruları söylüyorum. Bu yaptıkların şerefsizlik değil mi?
Yanağıma yediğim tokatla, yeri boyladım. Adamın ekmek küreği gibi eli var. Doğal olarak sert oluyor yani.
Saçımdan tutarak doğrulmamı sağladı. Başlıyorduk...
JİMİN'DEN
- Nerede bu kız? Nerede? Nerede?!
- Jimin sakin ol.
- NASIL SAKİN OLAYIM JİN?! HİÇBİR YEREDE YOK! ŞİRKETİN DEPOSUNDA BİLE YOK!
Derin bir nefes verip, başını salladı. Neredeydi bu kız? Nerede?
- Çocukları arasak. Belki onlardan birindedir. Telaş yapmayalım.
- Aradım Eun woo. Hiçbirinde değil. Onlarda geliyor zaten.
Diyen Jin'le sinirlerim daha da bozuldu. Yoktu. Neredeydi bu kız?
- Jungkook'a sorsak. Eun'la beraber çıktı sonuçta.
FLASHBACK
Salona yayılan telefon sesiyle herkes sustu. Eun telefonu eline aldığında yüz ifadesi anlık olarak değişti.
- Ben bir bakayım. Geliyorum.
Diyip, mutfağa yöneldi. Bir süre sonra yanımıza geldiğinde rengi atmıştı.
- İyi misin sen?
- İyiyim. Ben bir hava alıp geleceğim.
Kaşlarımı çatıp, ayağa kalktım.
- Ne havası kızım bu saatte?
- Darlandım sadece abi. Bir şey yok.
Fazla üstüne gitmemek adına başımı salladım. O sırada Jungkook ayaklandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MY TEACHER BAY JEON
FanfictionSenin karanlığına ışık tutma görevine geldim. Görevimi tamamlamama izin verir misin? ~~~~~~~~~~ Gerçekte koruyamadığımızı, hikayede korusak adil olur mu?