39.Bölüm

483 38 59
                                    

JUNGKOOK'TAN

- I'm so sick of this fake love, fake love, fake love
I'm so sorry but it's fake love, fake love, fake love
I wanna be a good man just for yo...

- Ah.

Mırıldanmayı kesip, hızla arkamı döndüm. Uyanmıştı sonunda.

- İyi misin güzelim?

Koşarak yanına gittiğimde yüzünü buruşturdu.

- İyi misin?

- İlacım. İlacımı getirir mis... Ah!

Koşarak odadan çıkıp, mutfağa girdim. Bir bardak alıp, suyu koydum. İlacıda alıp hızla odasına geri girdim. Yanına oturup, ilacını içirdim. İlacı içtiği gibi kendini yatağa bırakmıştı.

Canı yanıyordu...
Canım yanıyordu...

Bardağı komodinin üzerine koyup, tekrar yanına oturdum. Acıdan kapatmış olduğu gözlerini öptüm.

Canı çok yanıyordu. Ve ben hiçbir şey yapamıyordum...

Gözlerini açıp bana baktığında içimde deprem oluyordu. Sarsılıyordum...

Elini tutup, saçlarını okşadım.

- Yanımda yatar mısın?

Dediğinde sağ tarafına geçtim. Sol tarafta yatmamalıydı. Veya sırt üstü. Evet.

Araştırmıştım...

Yanına uzanıp, sarıldım. O da güçsüzce sarıldığında görmemesinden yararlanıp, gözlerimde biriken yaşları akıttım.

- Jungkook.

Derince nefes alıp, boğazımı temizledim.

- Efendim meleğim?

- Korkma. Bir şeyim yok.

Bu durumda bile bir şeyim yok demesi...

- Korkmadım ben. Hadi uyu. Dinlen.

- Ağlama.

Şaşkınca başımı ona doğru indirdim. Beni görmüyordu bile.

- Uyu hadi. Yorma kendini.

- Beni geçiştirme. Dinlenmeme de gerek yok. Konuşmamız lazım.

- Hastalığını anlatmanın zamanı değil bebeğim. Uyu.

Başını hızla kaldırdı.

- Sen nereden...

- Eun Mi. Uyu.

Başını tekrar göğüsüme koyduğunda gülümsedim. Onun yanında huzurluydum...

~~~~~~~~~~

Uyuduğundan emin olduğumda saçlarından öpüp, yavaşça yataktan kalktım. Üzerini örtüp odadan çıktığımda telefonumun çaldığını duydum. Salona gidip, koltuğun üzerindeki telefonu aldım. Jimin?

- Ne var lan? Bir bırakmadın.

- Jungkook. Acilen sana gönderdiğim fotoğrafa bak. Acilen.

Kaşlarım çatıldığında telefonu yüzüme kapamıştı. Hızla attığı fotoğrafa girdim. Doktorun yazdıklarını okudum.

Ama sindiremedim. İdrak yetimi kaybettim...

Benden gidemezsin Eun Mi...

Telefonu kapayıp koltuğun üzerine attım. Korkuyordum. Evet. Eun'a sürekli korkma diyen ben korkuyordum.

MY TEACHER BAY JEONHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin