|Devriye|
Ali:Canı sıkılıyor mu bizim kızın?
Hakan:Oo çok..
Ali:Pınar bi akşam birlikte gidelim diyodu.
Hakan:Ee gelin bu akşam kardeşim, devriye de yok.
Ali:Olur ama önce Pınar'ı arayayım birazdan.
Hakan:Tamam tamam bende Aylini arayayım, evden çıktığımdan beri aramadım da zaten.
-Hakan telefonuna bakar, telefonu kapanmıştır.
Hakan:Kapanmış bu şarja takmayı unutmuştum şarjı bitti demek ki.
-O esnada Ali'nin telefonu çalar, arayan Aylindir.
Ali:Aylin arıyor.
Hakan:Beni arayıp ulaşamadı. Açsana bir şey isteyecek herhalde.
Ali:Dur bakalım.. Alo Aylin? 📱
Aylin:Alo Ali nerdesiniz? Hakan yanında mı? Off.. 📱
Ali:Devriyedeyiz canım Hakan da burda, noldu? 📱
Aylin:Acil gelmeniz lazım Ali, çok kötüyüm ben. Aghh..📱
Ali:Ne oldu Aylin? İyi misin sen?📱
Hakan:Ne-ne olmuş Ali?
-Ali eliyle bir dakika işareti yapar.
Aylin:Sancım var çok kötü, gelmeniz lazım hemen. 📱
Ali:Tamam canım tamam, geliyoruz hemen. 📱Volkan dön hemen Hakanlara.
Hakan:Ya ne oluyor Ali? Ver şunu ya. (telefonu alır) Alo Aylin iyi misin bitanem? 📱
Aylin:Seninle sonra konuşucam Hakan, acele gelin çok kötüyüm ben. Aghh.. 📱
Hakan:Noldu Aylin? 📱
Aylin:Çok kötü sancım var.. Hakan doğuruyorum sanırım. Aghh📱
Hakan:Ne doğum mu? E-erken değil mi daha ya? Çok erken. 📱
Aylin:Bilmiyorum Hakan. Acele edin. 📱
Hakan:Sakin ol hayatım tamam mı? 5 dakikaya evdeyiz dayan bitanem dayan. 📱
Aylin:Acele edin Hakan...📱
Hakan:Tamam güzelim tamam.. Dayan Aylin.📱Bas Volkan bass..
-O hızla çok uzakta olmadıkları için 5-10 dakika içinde eve gelirler. Hakan hemen bağırarak üst kata çıkar.
Hakan:Aylin! Aylin nerdesin?
Aylin:Hakan? Hakan burdayım acele et. Aghh..
-Hakan, Aylinin yanına gelir, peşinden de Ali ve Volkan gelmiştir.
Hakan:İyi misin sen?
Aylin:Sence? Çok fenayım. Aghhh...
Hakan:Volkan minibüsü çalıştır, hemen!
-Ali ve Volkan hemen minibüsün yanına giderler.
Hakan:Hadi güzelim gidiyoruz.
-Hakan hemen Aylini kucağına aldı ve aşağıya indiler.
Aylin:Hakan daha erken gelmesi için.
Hakan:Korkma bitanem.
Aylin:Ona bi şey olmasın Hakan, nolur.
Hakan:Yetişicez bitanem, dayan sen.
-Hakan Aylinle birlikte araca bindi ve hemen hastaneye doğru yola çıktılar. Hakan Aylini dizine yatırmış saçlarını seviyor, onu sakinleştirmeye çalışıyordu. Ama kendisi de pek sakin değildi.
Ali:Ekibi arıyorum ben, haber verelim.
Hakan:Ondan önce benim telefonu al hastaneyi, doktoru ara Ali.
Ali:Tamam tamam...
Aylin:Hakan acele edelim nolur.
-İkisi de ellerini Aylinin karnında birleştirdiler, Hakan sımsıkı tutuyordu Aylinin elini.
Hakan:Yetişicez bitanem, bas Volkan bas hadi lan!
Volkan:Basıyorum abi basıyorum da bu kadar işte.
-Volkan sirenleri de çalıştırınca yolda biraz daha rahat gitmeye başladılar. Ancak Aylinin sancısı daha da şiddetlenmişti, üstelik Aylinde iyi görünmüyordu.
Ali:Az kaldı az kaldı.
Hakan:Dayan Aylinim az aldı bak.
Aylin:Ha-Hakan çok çok kötüyüm..
Hakan:Birşey olmayacak güzelim bir şey olmayacak, izin vermem Aylin.
-Birkaç dakika içinde hastaneye varmışlardı. Hakan hemen Aylini kucağına alarak sedyeye yatırdı ve Aylini doğumhaneye götürdüler. Hakan da peşlerinden gitti ama içeriye girmesine izin vermemişlerdi. Doğumhanenin kapısına vurarak sakinleşmeye çalışıyordu.
Hakan:Aylin iyi olacaksınız Aylin.. Sende oğlumuz da iyi olacaksınız.
-Ali elini Hakanın omzuna koydu, Hakan kafasını kaldırarak Aliye döndü.
Ali:Dediğin gibi iyi olacaklar.
Hakan:Ama daha erken Ali.. Daha doğması için erken.
Ali:Gelmek istedi demek ki kerata, Hakan.
Hakan:Ya bir şey olursa onlara? Ne yaparım ben o zaman?
Rıza:Onlara bir şey olmayacak evlat, ikiside iyi olacak.
Hakan:Baba?
-Hakanların peşinden ekipte gelmişti hastaneye.
Selin:Nasıl, nerde Aylin?
Hakan:İçeri aldılar, kötüydü.
Mesut:Erken değil miydi daha? Bir ay vardı hani?
Hüsnü:Öyleydi de bebek bu bekler mi usta?
Hakan:Abi erken doğum tehlikesi vardı ama biz hiç düşünmemiştik olacağını. Risk var demişti doktor ya bir şey olursa.
Hüsnü:Olmayacak inşallah bir şey Hakan. Kucağına alacaksın oğlunu inşallah.
Hakan:Offf.
-Hakan yere çöküp elleriyle yüzünü kapadı. Ekipte oturup beklemeye başladı. Birkaç saat içinde Suatlar ve Aylalar da gelmişti hastaneye ancak Aylinden ve bebekten hala haber yoktu. Hakan artık bekleyemiyordu. Yerinden kalkıp doğumhanenin kapısına gelip seslenmeye başladı.
Hakan:Ya biri de çıkıp bir şey desin artık! Delirmek üzereyim burda ama. Aylin, bebek iyi mi söyleyin artık ya!
Ali:Hakan sakin kardeşim.
Hakan:Sakin olamıyorum Ali, olamıyorum. Aylinden de bebekten de hala haber yok, sakin kalamıyorum...
...
|Doğumhane|
Doktor:Hadi ufaklık gel artık... Hadi hadi..
-Doktor sonunda bebeği almıştı ellerine, ancak bebek ağlamıyordu. Hemşireler endişeli gözlerle bakarken ufaklık bir anda ağlamaya başladı.
Doktor:Bebeği alın hemen kontrollerini yapın. Yoğun bakıma götürün sonra.
Hemşire:Hocam anne kan kaybediyor bir şeyler yapmanız lazım.
Doktor:Bebek dayandı sende dayanacaksın Aylin.. Çok güzel bir oğlun oldu..
...
|Doğumhane Önü|
-Saatlerdir tüm ekip oturmuş içerden gelecek bir haber bekliyordu. Hakan yerinde duramıyor sürekli geziniyordu. Ali defalarca hava alalım demişti ancak bir yere ayrılmak istemedi Hakan. Az sonra doğumhanenin kapısı açıldı, hemşire kucağında minicik bebekle çıktı içeriden. Herkes ayaklandı ve hemşireye yaklaştı, en önde Hakan vardı.
Hemşire:Gözünüz aydın Hakan bey, oğlunuz doğdu.
Hakan:Be-benim oğlum mu?
Hemşire:Evet sizin oğlunuz.
Ali:Sonunda be sonunda ya.
-Tüm ekip sevinçle birbirine bakıyodu.
Hakan:Iyi mi peki?
Hemşire:Yoğun bakıma almamız gerekiyor, erken doğdu bildiğiniz gibi.
Hakan:İyi olacak dimi?
Hemşire:Çok güçlü görünüyor..
Mesut:Kimin yeğeni be.
Hakan:Peki karım? Aylin iyi mi? Nerde o?
Hemşire:İçeride hala bitmedi ameliyatı. Kan kaybı vardı doktor hanım uğraşıyor.Durumu kritik olabilir.. Izninizle bebeği götürmem gerekiyor.
-Ekip hemşireye yol verdi ve hemşire bebeği yoğun bakıma götürdü. Herkes tekrar bir köşeye oturmuştu. Hakan da yere çökmüş gözleri dolu dolu bekliyordu. Mesut yanına çöktü, elini omzuna koydu.
Mesut:Topla biraz kendini, aslan parçası geldi. Aylin de iyi olacak,ikisi de iyi olacak.
Hakan:Bilmiyorum abi... Korkuyorum ben.
Mesut:Saçmalama lan. İyi olacak ikiside, çok güçlü onlar.
Hakan:Abi ne olacağını hiçbirimiz bilmiyoruz... Geçen hafta ağlayarak söyledi Aylin korktuğunu.
Mesut:Ne?
Hakan:Kendisi annesini hiç görememiş, hiç anne diyememiş, hiç sarılıp kokusunu içine çekememiş. Ya benim oğlum da aynısını yaşarsa dedi bana. Ya bende bir kez göremezsem oğlumu dedi. Etrafımdaki herkesin annesi çocuğuna sarılırken ben tek başımaydım. Herkesin ailesi tam iken ben eksik kaldım dedi daha önce de. Ben söz verdim ona abi oğlumuzu birlikte büyütücez diye ama şimdi ne olacak bilmiyorum...
-Herkes gözleri dolmuş Hakanı dinliyordu.
Hakan:Ben Aylin giderse ne yaparım bilmiyorum abi. Onu gözümden bile sakınırken kaybetmeyi hiç düşünmedim.
Pınar:Aylin çok güçlü Hakan, gitmez bir yere o. Onu bu kadar çok seven varken bırakıp gitmez. Ben kendim biliyorum nasıl güçlü olduğunu. Ben bu yaşıma Aylinle geldim, onunla büyüdüm. Hiçbir zaman pes etmedi yine pes etmez. Hem oğlunu görecek, kucağına alacak o.
-Ali, Pınar'a yaklaştı ve saçlarından öptü. Hakan hiçbir şey demedi gözleri dolu bir şekilde tavana dikti gözlerini, bir süre öylece kaldı. İçinden sürekli dua ediyordu Aylin'in de bebeğin de iyi olması için. Birkaç dakika sonra doğumhanenin kapısı tekrar açıldı ve doktor çıktı içeriden. Herkes doktorun etrafına toplandı hemen. Hakan ise yavaş yavaş kalktı yerinden. Korkuyordu doktorun diyeceklerinden, Aylinin gitmesinden korkuyordu.
Ayla:Doktor hanım nasıl kızım? İyi dimi?
Doktor:Zor bir doğum oldu demek istiyorum önce.. Erken doğum riski vardı ama her şey yolunda giderken beklemiyorduk bunu, ani oldu yani.
Selin:Aylin nasıl onu söyleyin lütfen.
Doktor:Fazla kan kaybetti ama kontrol altına aldık çok şükür. Şimdi odaya alıp uyanmasını beklicez.
-Hakan kafasını kaldırıp şükür etmeye başladı.
Hakan:Peki bebek? Oğlum da iyi olacak değil mi?
Doktor:Onunda gerekli kontrolleri yapılıyor ancak bir süre yoğun bakımda kalmak zorunda. Hiçbir şeyi olmasa bile önlem için kalmak zorunda. Ben sizi sık sık bilgilendirmeye çalışıcam.
Selin:Sağolun hocam...
-Doktorun peşinden Aylinde doğumhaneden çıkarıldı ve odaya götürüldü. Hakan ekibe daha fazla kalmalarının gerek olmadığını söyleyerek göndermişti onları ama Ayla, Suat ve Pınar kalmakta ısrar edince bir şey dememişti Hakan.
-Ekip gidince Hakan Aylinin yanında beklemeye başladı, Aylalar da bebeğin olduğu yoğun bakımın önüne gittiler. Hakan da bir süre sonra Aylaların yanına gitti, ancak bir süre uzakta konuştuklarını dinledi.
Ayla:Daha belli olmaz ama sanki biraz Aylini andırıyor ufaklık.
Suat:Öyle mi?
Ayla:Ben pek bi benzettim bebekliğine..
Suat:Aylinin annesi doğumda ölmüştü dimi?
Ayla:Evet... Rızayla Aylinin babası görevdeydi o zaman il dışında. Gece yarısı sancılandı Ayşe. Apar topar gittik hastaneye ama doğumdan sağ çıkamadı garibim. Kanaması olmuş doğumda kurtaramamışlar. Kocasını son kez göremeden Aylini bir kez kucağına alamadan kaybettik Ayşe'yi. Aylin doğdu ben vardım bi tek bekleyen verdiler hemen kucağıma başka kimse yok diye.. Aylinin babası perişan oldu yanında olamadı diye ama kendini kızına adadı hep doğduğundan beri. Ölürken bile kızındaydı aklı hep.
Pınar:(gülerek) Birlikte büyüdük biz zaten.. Hatta küçükken arada atışırdık Aylinle. O benden bir yaş büyük ya. Ayla abla önce benim annem oldu diye kızdırmaya çalışırdı beni.. Aylin hep geride kaldı annesizlikten. Canı yansa babasına koşardı babası yoksa anneme gelirdi hemen. Dimi anne?
Ayla:Evet ya.. Bırakamadım ki garibimi hiç doğduktan sonra.. Babasından sonra ayıramazdım zaten yanımdan. Rıza da öyle bir gün ayırmadı Pınar dan.
Pınar:Bende öz kardeşim gibi gördüm hep.. Şimdi ikimiz de anne olduk. Açsın gözlerini de görsün oğlunu o da.
Suat:İyi dedi doktor uyanacak bir an önce inşallah.
-Hakan gözyaşlarını silip Aylaların yanına geldi ve camdan doğru bebeğe baktı. Doğduktan sonra ilk defa gelmişti görmeye Aylini bırakıp. Nerde olduğunu seçmeye çalışıyordu. Pınar eliyle işaret etti.
Pınar:Bak şurada köşede ki.
Hakan:Minicik bu Pınar.
Pınar:Evet öyle..
Suat:Büyüyecek ama Hakancım hep kalmayacak öyle.
Hakan:Burdan çıksın ama çabuk büyümesin.
Ayla:Hep öyle istiyor insan.
-Hakan camdan doğru gülümseyerek bakıyodu minicik bebeğe. Bebek de gözlerini açmış bakıyodu Hakana, sanki anlamıştı babası olduğunu.
Pınar:İsim bulmuş muydunuz?
Hakan:Daha tam karar verememiştik. Aylin uyansın, oğlum da burdan çıksın da.
Suat:Tez zamanda inşallah..
Hakan:Oğlum aslanım hadi aslanım iyi ol hemen çık burdan...
-Hakan bebeğe bakarken doktor girdi yoğun bakıma ve bebeği kontrol etti. Hakan dikkatlice izliyodu doktoru.
...
|Aylin Oda|
-Hakan doktorla konuştuktan sonra Aylinin yanına gelmişti her an uyanır diye.Aylinin elini tutmuş başucunda oturuyordu. Bir yandan da ağlıyordu.
Çok geçmeden yavaş yavaş kendine geldi Aylin. Gözleri önce Hakanı buldu ufak gülümsedi ona. Hakan da Aylin uyanınca hemen gözyaşlarını silip döndü ona doğru.
Hakan:Canımın içi.. Açtın sonunda gözlerini.
Aylin:Hakan...
Aylinin gözleri Hakandan sonra karnına döndü. Ellerini hemen karnına koyup bebeğinin varlığını hissetmeye çalıştı. Bebeğin olmadığını anlayınca gözleri doldu hemen. Bir cevap beklercesine Hakana döndü.
Aylin:Ha-Hakan bebek? Oğlumuz yok Hakan.. Nerde oğlumuz?
Hakan:Aylin sakin ol canımın içi. Canın acır yoksa sakin ol.
Aylin:Hakan oğlumuz yok.. Nerde ha? Doğdu mu yoksa erkendi ama daha. Söyle getirsinler Hakan.
Hakan:Getiremezler Aylin.. Olmaz.
____________________________
62. Bölüm Sonu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KURŞUN 📌|AyHak|
Fiksi Penggemar"Yalnızlık,acı,kaybetmek...Bunlar çok zor.." "Sen inan ve beni sev yeter...Gerisi gerçekten çok kolay." Aşka da,mutluluğa da kapatmış onlar kalplerini..Fakat hep bir ümit kalmış içlerinde sadece doğru insanı bulmak istemişler ama korkuyorlar...Yi...