Eldar'ın Varisi II - Bölüm 27

3.6K 131 47
                                        

   Heyecan artıyor mu ne? Bol maceralı birkaç bölümden biri de bu kuzucuklarım. Bakalım beğenecek misiniz?

Bu arada bölümü, sonunda kendine bir hesap açmaya karar kılan ve benim hesabımdan wattyde takılmaya bir son veren kardeşim Burcu'ya ithaf ediyorum. 

            27. Bölüm

“Elena yine neler oluyor yüce Anûlin aşkına!”

Hayden, Nate, Malcolm, Raymond, Kellan, Percival odaya girdiğinde aklımda dönüp dolaşan tilkiler sonunda yok olduğunda onlara karşımdaki masayı işaret ederek oturmalarını söyledim.

“Ciddi bir problemimiz var.”

Ben de çalışma masamdan kalkıp ilerideki büyük masanın başına oturduğumda altı çift endişeli göz bana bakmayı sürdürüyordu.

Olaylardan sadece Nate’in haberi olduğu için işe en başından anlatmaya başlamanın iyi bir fikir olacağına karar verdim ve olanları detaya girmeden kısaca anlattım.

“Tanrı aşkına Elena, sen kendini tehlikeden tehlikeye atarken söyler misin biz ne güne duruyorduk acaba?”

Bunu söyleyen Kellan’dı,  ama aslında daha çok hepsinin düşüncesine tercüman olmuş gibi bir hali vardı.

“Olan oldu. Geçmişi boş verin. Dediğim gibi silahlar kaçırıldığında civardaki tüm köy ve kasabalara hatta Neméth’e bağlı tüm kalelere haber yolladım. Bütün demircilerin bir an önce Neméth’e gelmesini de açıkça belirttim. “ Kısa bir an duraksasam da devam ettim.

“Ama az önce baş demircilerden Harrent bize, listede kayıtlı herkesin burada olmadığını ve bundan şüphelendiğini söyledi.”

Sustuğumda, onlara bunu kavramaları için de bir zaman tanımış oldum. Olayı ilk kavrayan Raymond olmuştu.

“ Bu demek oluyor ki bazıları emrine karşı gelip gelmedi. Birileri tarafından zorlanmış yada sabote edilmiş olabilirler. Ayrıca bu kalenin içindeki demircileri de şüpheli duruma sokar. Aralarında casuslar olabilir.” Malcolm onu şiddetli bir şekilde onayladığında tam olarak ben de aynı şeyleri düşünüyordum.

“Harrent’a hepsini aşağı salonlardan birine almasını söyledim. Ayrıca onları sorgulayacak ve aralarında demirci olmayan varsa tespit etmeye çalışacak.”

Çalışma odamda, şu ana kadar olanların üstüne fikirler üretmeye çalışırken uzun bir süre geçirmiştik ama pek bir sonuç elde edebilmiş sayılmazdık.

Percival, olası düşman hakkında tahminler yürütmeye çalışmıştı, önceki senelerde küçük bir anlaşmazlık yaşadığımız sınır beyliklerini irdelemişti ama onların gücü bu kadarına asla yetmezdi.

Hayden da benim gibi düşündüğü için daha büyük bir güç olması gerektiği fikrini savunmuştu ama büyük krallıklar da düşünüldüğünde, hiçbiri bize alenen ya da gizlice savaş açmaya cesaret edecek gibi durmuyordu. Hemen hemen hepsiyle barış anlaşmalarımız vardı ve bunu bozmalarının onlara neye mal olacağını bilmeyen de yoktu.

İşi tuhaf yapan da buydu zaten. Düşmanımız olacak bir kişi bulamıyordum ve bu beni aşırı derecede öfkelendiriyordu. Bilmediğim bir şeye karşı koymaya çalışmak, karanlıkta görmeye çalışmak gibi bir şeydi bana göre.

“ Gir.”

Kapının çalındığını ancak, Nate bu komutu verdiğinde idrak edebilmiştim.

Harrent yanında bir muhafızla içeri girdiğinde anında dikkatimi ona verdim ve oturmasını söyledim.

ELDAR'IN VARİSİ- IIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin