Mert usulca "Tamam. Sen nasıl istersen öyle olsun." Dedi. Önemli olan kızın mutlu olmasıydı. O nasıl mutlu olacaksa öyle karar verecekti. Kız mutlu olduğunda kendisi de mutlu olacaktı. Bu yüzden onun istekleri son derece değerliydi. İnsan sevdiği için fedakârlıklar yapabilmeliydi. Aslında bu bir tür fedakârlık da sayılmazdı. Ne de olsa hayat müşterekti. O zaman masrafları paylaşmalarının da hiçbir sakıncası olmamalıydı. Hatta olması gereken buydu.
Mert şimdi düşününce bu iş mantığına yatmıştı. Peki, o zaman neden bu kadar uzattık bu meseleyi diye düşündü. Bunun asıl suçlusu kendisiydi. Mert'in içinde yetiştiği kültürde kadınlar genelde ev hanımı olur, evin ekonomisine gelir getirmekle uğraşmazlardı. Daha çok eve gelen parayı yönetmekle ilgilenirlerdi. Birçok insan kadının eve para getirmesini küçümseyerek karşılardı. Mert de işte içinde yetiştiği bu insanların davranışlarını bilinçaltına kaydetmiş, aynı onlar gibi davranmıştı. Ama bu son derece saçma bir davranıştı.
Kadınlar elbette evlerine ekonomik olarak katkıda bulunabilirlerdi. Kızıl saçlı kızın bunu yapması için hiçbir engel yoktu. Üstelik çalışmayacaktı bile. Annesi para yollayacak bunu Mert ile paylaşacaktı. Bunda hiçbir sakınca yoktu. Kız "Ne karar verdin?" diye sordu gülümseyerek. Onun düşündüğünü görünce ona hiç karışmamış. Kendi içinde bu meseleyi halletmesini istemişti. Şimdi onun düşüncelerinden sıyrıldığını görünce de hemen sormuştu.
Mert güldü. "Kararım hala aynı." Dedi. Kızıl saçlı kız "O zaman şimdi verdiğin karardan emin oldun." Dedi. Mert "Bunu nasıl anladın?" diye sordu. Kızıl saçlı kız "Sen düşüncelere dalarken ben yüzünün aldığı ifadelerden neler düşündüğünü anlayabildim. Yüzün bir asılıyor, bir gülümsüyordun. En sonunda yüzünde kocaman bir gülümseme oluştu. İşte bu yüzden ben de verdiğin karardan memnun olduğunu anladım." Dedi. Mert onun böyle kendisini gözlemlemesini sevmişti. Ona iyice yaklaştı ve ona sarıldı. "Sen mutlu olduktan sonra ne olursa olsun umurumda değil." Dedi.
Kız da ona sarıldı. Mert'in yanına gelirken çekinceleri vardı. Çünkü Mert bunları yazarken para kazanmak için de yapıyor olabilirdi. Çekinerek de olsa yanına gelmişti. Oysa şimdi Mert'in onu gerçekten çok sevdiğini görünce gelmesinin son derece doğru bir karar olduğunu anlamıştı. Şimdi görüyordu ki onu kimse Mert kadar sevmemişti. Mert ona değer veriyor, isteklerini önemsiyor ve onu el üstünde tutuyordu.
Kızıl saçlı kızın aklına bir şey geldi. Aniden sarılmayı bırakıp geri çekildi. Mert bu ani hareketten dolayı tedirgin oldu. Kızıl saçlı kız "Bir sorun var." Dedi. Mert bunu duyunca yüzü asıldı. Umarım bu defa hemen halledilebilecek bir şeydir diye dua etti içinden. "Nedir bu sorun?" diye sordu kıza çekinerek. Kızıl saçlı kız "Anneme haber vermem gerekiyor. Ama ben telefonumu kapattım. Artık o hattı kullanamam." Dedi. Mert e-mailde yazanları hatırladı. Eski sevgilisi babasının telefon sinyalini takip ettirdiğini söylemişti. Belki de şimdiye kadar çoktan onu bulmuştu. Sadece onu takip ettirmekle yetiniyordu. Mert "Şimdilik benim telefonumu kullanırsın. Bugün sana yeni bir hat alırım." Dedi. Kız buna sevindi. "Tamam." Dedi sevinç içinde. Mert onun bu kadar sevinmesini hat almaktan olduğunu sanmıştı. Ama kızıl saçlı kız annesi ile konuşabileceği için seviniyordu.
Mert'e elini uzattı. Telefonunu istediğini belli etmek için yapmıştı bunu. Mert bir dakikaya yakın kızıl saçlı kızın kendisine uzanan eline boş gözlerle baktı. Sonra son konuştuklarını hatırlayıp telefonunu ona uzattı. Kız telefonu alınca açmaya çalıştı. Ancak açamadı. Çünkü şifre vardı. "Telefonunda neden şifre var?" diye sordu manalı bir ses tonuyla. Mert "Eskiden beri hep vardı. Alışkanlık haline gelmiş." Dedi gayet sakin bir şekilde. Kızıl saçlı kız onun böyle uysalca cevap vermesinden durumu anlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖZGÜR-TAMAMLANDI
Teen FictionÖzgürlüğü için ailesi de dahil herkesi karşısına alan bir adam; Mert Çağan. 18 yaşında hayatı kendi istediği gibi özgürce yaşamak için il dışına üniversiteye gidiyor. Üniversite de onu bekleyen sürprizler var. Ailesinden uzakta olmak için tercih ett...