DAĞLARIN SÖNMEYEN YILDIZI(HAYALET)

3. BÖLÜM

Yavaş yavaş bölümler geliyorr...
Lütfen yorum ve oy atmayı unutmayın:):)

1 Hafta sonra

Yıldız(Hayalet)

Yine kendime hazırlamış olduğum sığınağımdan gökyüzünü izliyordum bu dağlarda en sevdiğim şey yıldızları çok net görebiliyor olmam,benim içimde söndürülen yıldıza rağmen bu yıldızların parıl parıl parıldamaları beni rahatlatıyor .

Bu geçen bir haftada ufak tefek yeni kurulmaya başlayan leş kamplarını patlattım ama hiç birinde kayda değer bir bilgi bulamadım.

Bu durum canımı sıksada diğer kamplarda bir şeyler bulacağımı düşündüğüm için kendime teselli veriyordum.

Ah tabi bir yandan da aklımda o gece kurtardığım timdeki yaralıların durumunun nasıl olduğuyla ilgili soru işaretleri dönüyor. Umarım hepsinin durumları iyidir.

Savaştan

"Anacığım tamam da iyiyim ben gerçekten komutanım sizde söyleyin iyi olduğumu "

"Olmaz öyle oğlum bunları yiyesin ki ayağa hemencecik kalkasın "

Ömerin bana yalvaran bakışlarına daha fazla sessiz kalamadım ve olaya el atmam gerektiğini anladım.

" Hatice teyze tamam artık bak ömer iyi sadece bi iki gün daha dinlenmesi lazım o kadar "

" Biliyorum oğlum,ömerim iyi ama ana yüreği işte hep bir korku var içimde ama bilirim ki sizler bu ülkenin evladısınız,

birinize bir şey olsa hepiniz koşarsınız sizler olmasanız biz ne yaparız allahım askerimizi sizleri başımızdan eksik etmesin"

"Sağol Hatice teyze ama asıl sizin gibi annelerimiz kadınlarımız olmasa bizler ne yaparız allahım sizleride başımızdan eksik etmesin"

Benim sözlerimle Hatice teyzenin gözleri sulandı ama bize belli etmemek için hemen kendini topladı.

"Aman oğlum bak beni lafa tuttun çorba soğudu dur ben bunu ısıtayım hemen geliyorum"

Hatice teyzenin gitmesiyle Ömer söze girdi.

"Komutanım gerçekten bi iki gün daha dinlenmek zorunda mıyım ben kendimi iyi hissediyorum ama "

" oğlum albayın kesin emri var iyileşmeden kesinlikle karargaha adım atmasın diyor emir büyük yerden"

Yazardan

Tam da o sıralarda albay gerekli yerlerle görüşmelerini tamamlamış ve hayalete verilecek son görevden sonra buraya asıl evine geri dönmesine karar verilmişti.

İşin asıl zor olan kısmı ise hayaletin yıllar sonra buraya alışması olacaktı. Ama şu an ki önceliği görevini hayalete bildirmesi olacaktı, geri kalan konuları o buraya dönünce halletmeye karar verdi.

Yıldızdan devam

Silahlarımı temizlerken bilgisayarımdan gelen bildirim sesi ile hemen ayağa kalktım ve gelen mesaja baktım.

Mesajın içeriğinde yeni görevim yazıyordu, ariyetten bir de görev sonunda beni bir sürprizin beklediği yazıyor, allah bilir albayımız yine ne işler çeviriyor.

Neyse öncelik her zaman görevdir ,görevim leşlerin en büyük kampından birini patlatmam ve içindeki ülkemiz için son derece önemli belgeleri almam gerektiği yazıyor.

Eeeee o zaman daha fazla beklemeden beni bekleyen koca bir kamp dolusu leşlerin işini halletmek için hazırlıklara başlayayım.

Aradan geçen iki saatin sonunda kampa varmıştım şimdi ise planımı kusursuz bir şekilde uygulamam lazım yoksa hiç iyi şeyler olmayacak.

Öncelikle arka taraflardan dolaşmaya başladım ve gözcüleri tam anlamıyla bir hayalet gibi indirdim yanımda getirdiğim bombaları kampın dört bir yanına yerleştirdim şimdi asıl sıra belgelerde,

bu leşlerin başı olan Baranın odasının arkasında pusuya yatmıştım ki arkamdan birinin yaklaştığını hissettim aynı hızla hemen arkama döndüm ve önümde bana silahını doğrultmuş bir adet leş gördüm .

"Oooo hayalet bizi ziyarete geldin herhal baran komutan buna çok sevinecek hahahaha"

"Evet sizi ziyarete geldim bide size türk askerinin selamını getirdim"

Lafımı bitirir bitirmez hemen çevik bir hareketle silahını elinden alıp karnına bir tekme attım ve ard arda yumruklar atmaya başladım sonunda dayanamamış olacak ki bayıldı hemen onu bir köşeye çektim ve sakladım.

Daha fazla vakit kaybetmeden sessiz olarak Baranın odasına girdim, anlaşılan bugün şanslıyım ki odası boştu hemen belgeleri aramaya başladım tam burda olmadıklarını düşünecektim ki masanın altında minik bir oyuk gördüm.

Hemen elimle baktım ve bir adet flaş çıktı anlaşılan bizim leşler burda saklıyor belgelerini bu aklı onlardan beklemezdim çok şaşırdım.

Gerekli belgeleri almış tam odadan çıkacaktım ki dışarıdan sesler duydum.

" Anlaşıldı heval öncelikli hedefimiz hayaleti bulup ortadan kaldırmak sonra askerlerle eğlenmeye devam ederiz hahahahahah"

Demek beni bulacaksınız hım ben burnunuzun dibindeyim ama siz hala beni arayın bakalım birazdan da böyle gülecek misiniz?

Sesler kesilince hemen odadan çıktım ve geldiğim gibi sessiz olarak birazdan yerle bir olacak kamplarından çıktım hemen kendime saklanacak iyi bir yer buldum ve kumandayı elime alarak son derece güçlü olan bombaları aynı anda patlattım.

İşte bu görüntü içimdeki yangını bir kaç saniyeliğinede olsa söndürüyordu.

Hemen gizlendiğim yerden çıkarak dikkatli adımlarla kampın girişine doğru yürüdüm görünüşe göre artık Hakkari de bulunan büyük kamplardan birisi yok .

Kampın girişinde bulunan ve oldukça büyük görünen kayaya kocaman ay yıldız çizdim ve altınada

"Gün gelecek hepiniz yanacaksınız bu daha başlangıç sıra sizede gelecek beni bekleyin..."

Yazarak arkamda hala yanmaya devam eden kampı bırakarak uzaklaşmaya başladım, dediğim gibi bu daha başlangıç sıra diğerlerinede gelecek...