Bandit // Yoonkook

32.2

Kendim hakkında cevaplandıramadığım birçok soru oldu her zaman. Mesela; ne yapmak istiyorum, ne yapmaktan hoşlanıyorum veya gelecek planlarım gibi. Hiçbirinin bir cevabı olmamasının yanı sıra bu konularda yeterince düşünmemiş olmam da adım atacağım her an beni tamamen doğaçlama yapmaya sürüklüyor. Öncelik sıram yok, uğraştığım bir amacım ya da ulaşmak istediğim bir yer... Bir şeyler olur ve ben sadece sürüklenirim, genelde seçme şansım da olmaz. Hayat bana bir yol verir ve yürürüm, nereye çıktığı ya da ne gibi zorluklar barındırdığı önemli değil.

Diğer birçok insanın aksine hayallerle işim olmaz, şu anım vardır ve onu yaşamak tek düşüncemdir. Bu durumun sebebi belki de geçmişimdir, bilmiyorum. Yarını düşündüğüm bir anım yok; yarının ne getireceğini de önemsemiyorum. Attığım adımın sonucu veyahut beni nereye götüreceği de endişelerim arasında değil-di.

Ne değişti?

Ben?

İçinde olduğumuz yolculuk birçok farkındalık kazanmamı sağladı, özellikle de kendim hakkında. Eksikliğini hissetmediğim birçok duyguya aç olduğumu fark etmem bir yana, geleceğe dair herhangi bir planımın olmaması da bocalamama sebep oldu ve biliyorum ki, bu gelecek planına haydutlarla olmayı dahil edemem. Ancak, başka ne yapabilirim ki? Haydutlardan öncesi, çocukluğumu ve birçok trajediyi kapsayan anlardan ibaret, yani planlarıma dahil edebileceğim herhangi bir seçenek yok. Ondan sonrası ise sadece haydutlardan ibaret ve ben, haydutlarla olmadığım bir zamanın varlığına dair en ufak bir düşünceye sahip değildim. Bu bocalama oldukça beklendik bir durum, ve çabucak arkamda bırakmam gerektiğini de biliyorum. Kendime bir yol çizmeliyim, böylece Hoseok hyung'un herhangi bir endişeye sahip olmamasını sağlayabilirim. Ayrıca bu Yoongi'ye, ona muhtaç olmadığımı kanıtlama yollarımdan biri, bu yüzden elimden gelen en iyi işi ortaya çıkartmam gerek.

Aynı zamanda Yoongi ile ilgili de düşündüm. Cevaplandırmaktan korktuğum bütün soruları önüme serdim ve hepsiyle tek tek yüzleştim. Yoongi'nin kişiliğini biliyorum; onun, hedefleri karşısında herhangi bir sapmaya uğramayacak kadar dirayetli ve kararlı olduğunun farkındayım. Geçmişinde yaşadıkları onu bir amaca bağladı. Bu amaca hayatını adadı ve gerekirse bu amaç uğruna hayatını gözü kapalı verir. Bunca zaman benden uzak durma sebebi buydu, biliyorum, ama kızamıyorum çünkü bana herhangi bir vaatte bulunmadı. Aramızdaki gelişmelerden sonuna kadar kaçtı fakat yine de birbirimize çekilmekten geri duramadık. Benim, onun için bir engel haline gelmemden korkuyor, birçok tereddütte sahip ve beni öncelikleri arasına alamaz. Beni seviyor, onu seviyorum ancak bu yeterli gelmiyor ve biliyorum ki, ikimiz arasında tereddütlerden oluşan bu uçurum olduğu sürece ikimiz de sağlıklı bir ilişki içinde olamayacağız. Birbirimize attığımız her adım bize zarar vermekten başka işe yaramayacak. Biz, hayatın bize yüklediği yükleri üstlenerek farklı yollarda ilerlediğimiz sürece ortak bir noktada karşılaşmamızın imkanı yok. Bu hayatın bize çizdiği ortak bir yön yok.

Bir arada olduğumuz sürece ise her daim kırılma noktalarımız olacak, geçen seferki öpücük gibi. İkimiz de kendi içimizde birbirimizi kabullenmediğimiz sürece bu kırılma noktaları birçok zarara yol açacak. Bu yüzden, onun kırıldığı noktada kendi irademi öne süreceğim. Hatta kendi kırılma noktalarımı bizzat sıvayacağım gibi, aramıza kırılması imkansız duvarlar da öreceğim. Yoongi'nin duygularının son zamanlarda karmaşa içinde olduğunu biliyorum, bu yüzden ikimiz arasında unutulmaya terk edilecek herhangi bir yakınlaşmaya daha izin veremem. Ondan uzaklaşabildiğim kadar uzaklaşacağım ve onu itmekten çekinmeyeceğim. Gerekirse çirkinleşeceğim, bu o kadar zor olamaz, zira kendimi kaybedeli uzun zaman oldu.

İkimizin de şu anki durumda böylesine bir dikkat dağınıklığına kapılması bütün grubu etkilerdi. Bu yüzden elimden geldiğince ikimizin de duruma odaklanmasını sağlamalıydım. Özellikle Yoongi'nin son zamanlardaki tutarsız tavırları ve bir karmaşa içinde olması olayı benim ele alıp düzeni kurmamı gerektiriyordu. Bunu, ikimizin iyiliği için değil tüm grubun iyiliği için yapmak zorundayım ve yapacağım.