𝕮𝖎𝖓𝖖𝖚𝖊

548 96 118
                                    


Keyifli okumalar ~

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Keyifli okumalar ~

**
'Daha ne kadar peşimden geleceksin!'

'Sen beni dinleyip, anlayana kadar Hoseok!'

Hızlı adımlarını anında kestiğinde, arkasından takip eden Taehyung ile çarpışmıştı bedenleri.

'Sadece yanıma gelip özür diledi diyorum Tae!'

'Sorun olan da bu ya gelip senden özür dilemesi.! Hoseok Gwangju prensinden bahsediyoruz burada. Onun adının nasıl anıldığını ve isminin nasıl geçtiğini biliyorsun.

Tamam şu anlam veremediğim barış şeysi imzalanmış olabilir, bundan hemen sonra böyle değişmesi sence de garip değil mi?! '

Arkasındaki bedene, turuncu saçlarını savurarak dönüp baktı, direk olarak gözlerinin içine.

'Ne yapmamı istiyorsun Taehyung? Benim için bir tehdit olarak görüyorsun, ne yapmalıyım? Onu öldürmeli miyim?'

Hararetli konuşmalarından dolayı hızlı nefes sesleri dolduruyordu, konuşmanın oluşturduğu boşluğu. Büyük, kararlı, açık kahve gözlere baktı Tae. Öldürmeli miydi? Hayır bunu kastetmemişti fakat eğer bu gerekirse, bir şey olurda Yoongi Hoseok'a bunu yapmaya kalkarsa, Hoseok'un karşı koyamamasından korkuyordu sadece. Beklemediği bir anda eğer bir şey olursa... Her an yanında da olamıyordu ki.

'H-hayır ama gerekirse-'

'Yeter artık Tae! Yemeğe geç kalacağım. Konuklar çoktan geldi bile. Ve sen peşimden gelmeyeceksin!'

'Ama Hoseok koruman olarak orada olma-'

'Zaten yeterince muhafız olacak Tae. Gelmeni istemiyorum. Seninle daha sonra konuşuruz.'

Ağzını açıp tek kelime etmesine izin vermeden hızlı adımlarla uzaklaşmıştı . Hafif topuklarının sesini ve arkasından görüntüsünü izledi sadece Tae. Hoseok'u dinlemesi ne kadar sürerdi peki? Kesinlikle çok uzun olmayacaktı.

Kapıdaki muhafızlar kapıyı açtığında donatılmış büyük bir masa girdi görüş alanına. Konuklar çoktan gelmişti. Babası ve Gwangju kralı karşılıklı oturmuşlardı. Sırtı dönük olan geniş omuzların sahibini de tahmin etmek zor değildi.

Masaya yaklaşıp gülümsedi ve saygıyla eğildi. Sırtı kendisine dönük olan beden ise kıpırdamamıştı bile.

'Neden bu kadar geç kaldın oğlum?'

'Çok üzgünüm.'

'Tamam. Önemli değil, otur artık.'

Boğazının neden kurduğunu bilmiyordu. Kış ayında olmalarına rağmen odanın nasıl bu kadar sıcak olduğunu da yada kalbinin her seferinde anında hızlanmasına anlam veremiyordu. Ve aklı yine Taehyung'un söyledikleriyle doluydu.

REGNO-SopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin