Satır arası bol yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum♡
Keyifli okumalar ~
***
Gece serin rüzgarını estiriyordu karanlık ve sessiz odaya.Bir süre sarılarak yerde durduktan sonra, aralarında mesafe bırakarak yatağın ucuna oturmuştu iki bedende. Nefes seslerinden başka ses çıkmıyordu.
Turuncu saçlı genç terasın açık kapısından gözüken gökyüzüne dikmiş, esen perdesinin dalgalanışını izliyordu.
Gözleri yanan Min'de kucağına düşürmüştü bakışlarını. Şuan oldukları hal garipti. Beklenmedikti çünkü, biliyordu. Ama yine de O, bu kadar yakınındayken ona doyasıya dokunmak istiyordu. Yavaşça kaldırdı kafasını ve çevirdi başını yan tarafa.
O an daha önce bunu yapmadığı için kendisine sövdü. O kadar kusursuz bir görüntüydü ki gözlerinin şahit olduğu şey. Turuncu saçları dağılmış, uzun kirpik diplerine dokunuyor, esen rüzgar yüzünden uçuşuyor ve parlıyordu. Düz burnu ve kıvrımlı dudakları... Çok güzeldi.
Bir yandan kendisini izlediğini farkında olan genç varis hızlanmaya başlayan kalbini duyurmamak ve saçma bir hareket yapmamak için kendisini sıkıyordu. Yüzü kızarmaya başlamıştı hissediyordu.
"Çok güzelsin Hoseok."
Yutkundu ve açtığı gözleri ile döndü Hoseok. Prensin gülümseyen yüzünü görünce bulaştı aynı gülümseme dudaklarına. Sonra kızarmış gözlerine odaklandı. Ayın vurduğu soluk yüzü ve siyah küçük ama keskin gözleri tapılası duruyordu. Utandığı için üstüne gitmeden konuyu değiştirmeye karar verdi.
Titrek parmaklarını çekinerek kaldırdı. Kımıldamadan öylece duran yüze yaklaştırdı. Korkarak dokundurdu göz kapaklarına. Anında örtülmüştü karşısındaki siyahlar. Okşadı.
"Bir daha ağlamayın Prens Min."
Bir süre daha gezinen parmaklarını indireceği sırada bileklerini kavradı gevşekçe Yoongi. Süzülen gözlerini açarak tam gözlerinin içine baktı ve araladı dudaklarını.
"Buna ihtiyacım vardı Hoseok. Hem ihtiyacım vardı hem de hak ediyordum."
Ellerinin arasındaki sıcak ellere bakarak konuştu tekrar.
"Sen bu kadar iyi olmasaydın ben şuan kavradığım ellerini asla kavrayamazdım. Teşekkür ederim. Seni sevmeme izin verdiğin için. Herşey için."
Kafasını kaldırdığında dolu dolu olan gözler ile karşılaşmıştı. Aradaki mesafeyi kapatarak okşadı yanağını.
Titrek bir nefesi bıraktı Hoseok. Dolu olan gözlerini kırpıştırdı. Düşünmeyi bırakıp bu muhteşem duyguyu yaşadı yanlızca. Soğukluk yanağını okşadıkça eriyordu sanki. Soğukluk yanağından çekildiğinde ise sessiz kalmamak için aklına gelen ilk şeyi söyledi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
REGNO-Sope
Fanfiction"Karşıma çıksa acımadan soluksuz bırakır, öldürürüm ellerimle.." Dedi Yoongi , ufacık dokunuşuyla paramparça olacağından habersiz bedene. *Regno;İtalyanca krallık anlamına gelmektedir. [sope+taejin]