Gösteri bittiğinde herkes sahneye doluşmuş ve el ele tutuşmuştu.
Hafifçe eğilip seyircilere selam verdiklerinde büyük bir alkış gelmişti seyircilerden sahnedeki öğrencilere.
Jungkook Jae Eun'ın elini bırakmayıp bir adım ileri attığında Jae Eun şaşkınca bakmaya başlamıştı Jungkook'a.
"Hadi prenses gel" dedikten sonra tuttuğu Jae Eun'ın elinden hafifçe çekiştirmişti.
Jungkook seyircilere bakıp "Bir saniye sessiz olur musunuz rica etsem?" dediğinde salon sessizleşmişti yavaş yavaş.
Etrafta koşturan birkaç çocuktan biri "Anne acıktım!" diye bağırdığında tüm salon o çocuğa bakmıştı.
Jungkook hafifçe kıkırdadıktan sonra çocuğun annesi ayağa kalkmış ve "Afedersiniz" diyerek çocuğun yanına geçmişti.
Jungkook boğazını temizleyip seyircilerin ona bakmasını sağladığında gülümseyerek kafasını Jae Eun'a çevirmişti.
Jae Eun "Jungkook ne yapıyorsun? Bak perde kapanacak hadi" dediğinde "Seni seviyorum çilek kız" demişti yüksek bir sesle. Jae Eun da ağzı açık Jungkook'a bakmaya başlamıştı.
Jungkook seyircilere son bir kez bakıp tekrar Jae Eun'a döndüğünde ellerinden tutmuş ve gözlerinin içine bakmaya başlamıştı.Jae Eun ise hâlâ şaşkın bir şekilde ona bakmaya devan ediyordu.
"Erken görüp tanımadığım, tanımakta geç kaldığım sen. Bir ömür boyu bakmak istediğim gözlere sahip olan sen. Hayatta olma nedenim olan sen, başıma gelen en güzel şeysin.
Son nefesimi senin kollarında, senin kokunu içime çektikten sonra vermek istiyorum prensesim.
Ölümüme kadar geçireceğim zaman aralığında güne seninle başlayıp seninle bitirmek istiyorum prensesim.
Bu sefil hayattan çıkıp senin kalbinle parlayan bir hayat istiyorum prensesim."
Yüksek sesle söylediği bu sözlerden sonra salonda ölüm sessizliği oluşmuştu.
Jungkook ellerini Jae Eun'ın ellerinden çekip cebine attığında yüzük kutusunu çıkartmış ve diz çökmüştü.
Salonda fısıltılar ve küçük küçük alkışların yanında yapılan "Oooo" sesleri atmosferin havasını oldukça değiştiriyordu. O anda da Jae Eun elleri ile ağzını kapatmıştı.
Kalbinin artık atmayışı bir kenara o anki hissettikleri tarif edilemezdi.
Jungkook titreyen elleri arasındaki yüzük kutusunu açıp Jae Eun'a uzattığında Jae Eun ona duğru uzatılan yüzük kutusuna bakıyordu.
Yani... Titreyen yüzük kutusuna.
"Kabul ederek beni prensin yapar mısın prenses?
Benimle evlenir misin?"
Jae Eun'ın gözleri bir kutudaki yüzüğe bir de Jungkook'un gözlerine gidip gelirken Jungkook gülümseyerek Jae Eun'a bakmaya devam ediyordu.
Salon pür dikkat Jae Eun'ın cevabını beklerken edebiyat hocaları Jungkook'un yanına geçmiş Jae Eun'a bakmaya başlamıştı dikkatlice.
"Hadi evet de" diyerek ona fısıldayan hocası yüzünden hafifçe kıkırdayan Jae Eun derin bir nefes almış ve "Evet!" diyerek bağırmıştı.
Salonda yapılan alkışlar ve çalınan ıslıklar dışında başka hiçbir ses yokken Jungkook birden ayağa kalkmış ve Jae Eun'a sıkıca sarılmıştı.
"Seni seviyorum, seni seviyorum, seni seviyorum, seni seviyorum, seni seviyorum, seni çok seviyorum" dediğinde onun kokusunu içine çekip etrafında bir tur dönmüştü Jungkook.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝔻𝕦𝕞𝕒𝕟² ❦ 𝕁𝕁𝕂 ✓
Fanfiction[Tamamlandı] Duman serisinin devam kitabıdır. Birincisini okumadan ikincisini okumamanız rica olunur. Küfür ve cinsellik vardır 🔞 *Angst değildir* ~Kavuşamamak: #1 [24.11.20] ~Çilek: #2 [22.12.20] ~Btsjungkook: #4 [21.12.20] ~Sigara: #4 [13.03.21...