İyi okumalar Kaçıklar💙
⚡⚡
Poyraz'dan;
"Ya gitmeleyim lütfen! Burak amca bu haldeyken biz neden okula gidiyoruz Allah aşkına?!"
Tekrar yüzümü yastığa gömdüm ve kendimi tatlı uykunun kollarına bıraktım ama Melodi tepemde öfkeyle söylenmeye başladı. "Poyraz bak bu seni 55. defa kaldırmaya gelişim ve sen hala saçma bir şekilde Burak amcayı bahane edip uyuyorsun. Artık sabrım tükendi. Babamı çağırmaya gidiyorum, seninle uğraşamayacağım!"
Ya bu kız sabahlara kadar uyumayıp nasıl bu kadar erken uyanabiliyordu anlamıyorum?! Sanırım onu sinirlendirmiştim ama bu da uyku be, az insaf yani..
08.00 de okul mu olur?!
Hay kolej olmasa da olur diyen ağzıma tüküreyim. -Kendi ağzıma nasıl tüküreceksem artık- Kolejde ne güzel 10'da başlıyordu dersler. Melodi'ye bir şey söylemeden yorganı başıma kadar çektim.
Beş dakika sonra odaya giren babamın otoriter sesi ile ayaklanmış ve aynı dakika içerisinde giyinip çantamı hazırlamam bir olmuştu. Evet, babamdan birazcık korkuyor olabilirdim ama bunu hiçte belli etmiyordum.
Uykulu gözler ile çantamın başından tutmuş sürükleyerek merdivenlerden inerken Caner amcam da odasından çıkıyordu. Arkamdan geldi ve saçlarımı karıştırıp "Günaydın sarı kafa," dedi neşeli bir sesle.
Bense onun aksine musmustusuz bir sesle "Günaydın," diye mırıldandım.
Caner amcam bu halime sadece gülüp ikişer ikişer merdivenlerden indi ve salona koşturdu.
Caner amcam bu sabah neden bu kadar mutluydu? Üstelik bu saatte kalkmış olmasına rağmen mutluydu!Onun arasından aşağı indiğimde "Günaydın!" Diye bağırmıştı neşeyle sofrada oturan dedem ve annemlere. Herkes onun bu neşeli halini görünce şaşırmıştı ama ardından onlarda gülümseyerek karşılık vermişti.
Nesi vardı acaba? Ben hala ağır ağır sofraya ilerliyordum ki Melodi sofradan kalktı ve "Ben doydum. Gidebiliriz," dedi.
Babamsa "Tamam kızım iyi dersler," demişti gülümseyerek.
Uykulu gözlerim yerini sinirle çatılan kaşlara bırakmıştı. Bu kızın Poyraz diye bir ikizi yoktu, bu adam da hiç Poyraz diye birini yapmamıştı değil mi yahu? Keşke beni de hatırlasaydı biri.
Hızla sofraya ulaşırken "Daha ben kahvaltı etmedim!" Dedim ve Melodi'in kalktığı sandalyenin yanındaki sandalyeye oturdum.
Melodi hala ayaktayken iki kolunu birbirine bağladı ve"Erken kalksaydın da etseydin kahvaltını beyfendi, geç kalacağız bırak şimdi kahvaltıyı." Diye söylendi.
Elime aldığım kaşıkla ona döndüm ve "Bana ne," diye omuz silktim. "Kahvaltı etmeden şurdan şuraya gitmiyorum hadi sıkıyorsa götür."
Babam hemen araya girdi ve "Bırak şimdi kahvaltıyı, okulda edersin kahvaltını." Dedi Melodi'ye destek çıkarak. "Geç kalacaksınız."
Hızla anneme döndüm ve "Ama anne!" Diye itiraz ettim.
Babam bu hareketimin üzerine "Bak bak!" Diyerek kızdı. "Lan ben burda eşek başı mıyım?!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAÇIKLAR
Teen FictionSeneler sonra doğdukları ülkeye dönen Melodi ve Poyraz ikizler bir yana, Türkiye' de yaşayan ve çok yakın arkadaş olan Işık ve Atalay.. Birbirine zıt iki kardeş ve çok yakın arkadaş olan ama hiç anlaşamayan iki arkadaş.. Bu dört 'kaçık' bir araya...