Selamm^^
Eveet, sezon finali işi şöyle oluyor canımlar, diğer 5 bölüm birden biricik karakterlerimizin ağzından sezon finali olacak. 5. bölümde ben, yani yazardan anlatım yapıyorum
Bu ara da medyada ki fıstığımız Işık.. Nasıl buldunuz modelimizi?
Modelimizin gerçek ismi Nil Keser..
Bütün karakterlerimizin modeli belli, onlardan yazdıkça koyacağım medyaya.. Keşke iki üç fotoğraf koyabilme şansımız olabilseydi ama bunla yetineceğiz artık :)
Ayrıca sezon finalinde sadece aradan bir kaç sene geçecek ama bazı şeyler değişecek söyleyeyim ;)
Neysem bölüme geçmeden vote vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın..
İyi okumalar Kaçıklar💙
⚡⚡
Işık'tan;
Gözümdeki yaşları umursamadan ve başka bir şey söylemeden hızla aşağı indim. Hiç düşünmeden İçerde keyifle oturup sohbet eden Burak amcanın tepesine dikilerek "Burak amca benim sana bir şey söylemem gerek," dedim hemen.
Babam anında ayaklanıp "Neden ağlıyorsun sen?" Diye sorunca gözyaşlarımı sildim hızla. "Ağlamıyorum."
Bakışlarımı tekrar Burak amcaya çevirirken "Önemli bir şey söylemem gerek sana," dedim ısrarla.
"Ne demek ağlamıyorum ne bu halin? Baksana bana.."
Söylenen babamın beni kendine çevirmesiyle hemen kolumu çekip "İyiyim diyorum baba!" Diyerek bağırdım.
Sesim istemeden yükselmişti ama ona kızgın olduğum gerçeğini değiştirmiyordu. Hem, yani şu bir kaç gündür umrunda bile değildim ama birden kıymetlenivermiştim nedense. Zaten kaç gündür durmadan kavga ediyorduk bu da yetmezmiş gibi onun yüzünden Poyraz'la aram bozulmuştu.
Hatta bitmiştik belki, bitmiştik yani..
Resmen ona olan sinirimi Poyraz'dan çıkarmıştım.
Ondan saklamam gerekti, o çok haklıydı. Sessiz kalma dedi bana, yine haklıydı. Ama kafam o kadar meşguldü ki babamla ettiğimiz tartışmalardan dolayı resmen unutmuştum onu. İnsan sevdiğini unutur muydu hiç ya?
Beni umursamıyorsun dediğinde de haklıydı..
Aptaldım ben, tam bir aptal!
Yutkundum ve ses tonumu ayarlayıp "Sadece Burak amcayla konuşmam gerek." Dedim gözlerimi Burak amcadan almadan.
Annem "Işık ne oluyor?" Diye sorunca göz devirdim.
Neden her şeyi soruyorlardı?
Burak amca üzerindeki şaşkınlığı atıp ayaklandı ve "Konuşalım tabi Işık," dedi sonunda araya girerek. "Ama sakin ol, olun." Diye tekrar etti babamlara bakarak.
"Dışarda konuşalım o zaman.."
Hafifçe başımla dışarıyı işaret ettim. Tam o sıra da Poyraz aşağı iniyordu. Bizim olduğumuz tarafa bile bakmadan hızlıca giderken arkasından öylece izlemiştim. Yine hızlıca bir yaş süzülmüştü yanağımdan, ki ben ağlamaktan nefret ederdim. Bu çocuk nefret ettiğim ne varsa bana tek tek yaptırıyordu.
Erkekler neden böyleydi? Babam bir yandan Poyraz bir yandan, babamla aramı düzelteceğim diyordum ama bir türlü yüz vermiyordu. Şimdi de neden ağlıyorsun diyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAÇIKLAR
Teen FictionSeneler sonra doğdukları ülkeye dönen Melodi ve Poyraz ikizler bir yana, Türkiye' de yaşayan ve çok yakın arkadaş olan Işık ve Atalay.. Birbirine zıt iki kardeş ve çok yakın arkadaş olan ama hiç anlaşamayan iki arkadaş.. Bu dört 'kaçık' bir araya...