Büyük odaya doğru yürümeye başladığımda nefesim daralmaya başladı.
''İyi düşünmeye çalış Shaila,belki de babam laneti kaldırmaya karar vermiştir.''
İyi düşünmeye çalışarak büyük odanın kapısından içeri girdim ama içeri girer girmez tüm pozitifliğim yok olmuştu. Hades büyük odanın ortasında ki tahtında tek başına oturuyordu. Hemen sağında boş olan tahta baktım.
''Keşke Persephone burada olsaydı.''
Cesur olmaya çalışarak Hades'e doğru yürüdüm. Hades'in suratında öfkeli bir ifade vardı. Hışımla suratını bana çevirerek konuşmaya başladı.
''Olimpos lisanıyla senin hakkında bir mektup geldi Shaila.''
Tahtından kalkıp bana doğru yürüdü. Hades'in yüzüne baktığımda keşke bakmasaydım dedim çünkü o kadar sinirli görünüyordu ki sadece bakışlarıyla bile beni toza çevirebilirdi.
''Şu lanet mektubu anlatmak için Tartarus'tan bir Olimpos havarisini çıkartmak zorunda kaldım ama öğrendiğim şey neydi biliyor musun ? ''
Hades öfkeden delirmek üzereydi,itiraf etmek gerekirse korkmaya başlamıştım. Hiç birşey söylemeden konuşmaya devam etmesini bekledim.
''PATATES PÜRESİ TARİFİ ! ''
Neee ??? Doğru mu duymuştum yoksa Hades şu an benle dalga mı geçiyordu ? Gülmemek için yanaklarımı ısırmaya başladım.
''Hades'in patatese alerjisi var galiba.''
Artık birşeyler söylesem iyi olacaktı yoksa birazdan düşünecek bir beynim olmayacak.
''Anlamadım Hades ? Ne patatesi ? Ne püresi ? ''
Öfkeyle hırlayarak konuşmaya başladı.
''Anlamadın öyle mi ? Benden sana ufak bir tüyo. Baban gil seni çoktan gözden çıkartmış kızım,baksana dalga geçmek için patates püresi tarifi göndermişler senin için. Bu ne demek oluyor biliyor musun ? Hades al benim kızımı,istediğini yap. Nasılsa umrumda değil o ya. Hera ile yenisini yaparız çok mu zor ? Eh Zeus seni gözden çıkardığına göre seni öldürmekte özgürüm sanırsam. ''
Öldürmek mi ? Başımın döndüğünü hissettim,gerçekten babam beni gözden çıkarmış olabilir miydi ? Ya da gerçekten benim için gelen mektupta patates püresi tarifi mi yazıyordu ? Hades'ten mektubu alıp birde benim okumam gerektiğine kanaat getirdim.
''Mektubu bende okumak istiyorum.''
Hades dalga mı geçiyorsun der gibi yüzüme baktı ama birşey söylemeden mektubu suratıma fırlattı. İlk başta gerçekten Hades'in dediği gibi patates püresi tarifi yazıyordu. Daha sonrasında kağıdın ucunda hafif bir parlama gördüm.
''Odaklan Shaila.Parıltıya odaklan.''
Annemin sesi zihnimde yankılandı.
''Biliyordum,biliyordum ! ''
Parıltıya odaklandım ve yazılar cılız bir ışığın yardımıyla değişmeye başladı. O ufacık cılız bir ışık bile bana kendimi iyi hissettirmişti. Yeniden ışığı görmek güzeldi.
''3 kat gecenin karanlığından seni kurtaracak birşey var. Bu şey içinde ama keşfetmen için gölgeye ihtiyacın var. Ondan yardım iste,o senin yerine ihtiyacın olanı hafızandan çıkarabilir.''
-Annen Hera
Yazıyı anlamaya çalışırken Hades'in sesiyle irkildim.
''Akşam yemeğine kadar odandan dışarıya çıkma ! Akıbetini düşüneceğim.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Elysium'un Sırrı
FantasyHades öfkeden deliye dönmüş bir şekilde yer altındaki şatosunda volta atıyordu. ''Sen Zeus...Beni karşına almakla büyük hata ettin.Bunun bedelini ödeyeceksin.'' Öfkeden göz bebekleri saydamlaşmış ve Karanlıklar Lordu'nun sembolü olan mor renge bürün...