Selamün aleyküm,
Ben geldim!
Nasılsınız?
Benim kulaklar, hala duyamıyor fakat iyiyim, çok şükür.
Bugün, hep birlikte hepimiz Asr Suresini namazlarımızda okuyalım mı? Tekrardan ezberleyim.
Umarım, beğeneceğiniz bir bölüm olur, desteklerinizi beklemekteyim :)
۱۶ - 16.BÖLÜM"Andolsun zamana ki, insan gerçekten ziyan içindedir. Ancak iman edip de salih ameller işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye edenler, birbirlerine sabrı tavsiye edenler başka (onlar ziyanda değillerdir)." - Asr Suresi
...
Tülün bıraktığı aralık ile günün geceye kavuştuğunu anlayabildim, aslında akşam yemeğinden sonra gidecektim fakat Elif'in derin ısrarlarından dolayı en azından o uyuduktan sonra gitmeyi planlıyorum.
Elif'in yattığı yatağın karşısındaki yatağa baktığımda Betül ve Müjde'nin uyuya kaldığını gördüm, yüzümde bir tebessüm asılıverdi.
Ses çıkarmamaya dikkat ederek yataktan kalktım, en iyisi birini çağırarak Betül ve Müjde'yi aşağıda bizi bekleyen araça götürebilirim. Kulağıma dolan gıcırdama sesiyle başımı kapıya çevirdim, bana bakmakta olan Atalay ile gözlerimiz kesişti.
"Araba aşağıda sizi bekliyor, ben çıkıyorum." Kaşlarımı çattım, onun erken çıkması canımı sıkmamıştı. Canımı sıkan, belindeki silahtı, o silah ile nereye gidiyor?
"Belindeki silah ile nereye gidiyorsun?" Atalay, gözüme değen silahı, yavaşça çıkarıp ceketinin kamufle edeceği bir yere sıkıştırdı.
"Soru soruyorum!" Sesim ister istemez yüksek çıkmıştı, geçen gün ki saldıradan sonra korkuyorum, kendimden çok çocuklara, Elif'e bir şey olmasından korkuyorum.
"Sorunu cevaplamayacağım." Öfke ile ayaklandım, bu adam bir kere mantıklı bir haraket yapsın!
"Deli misin sen!?" Ne kadar sesimi yükseltmemeye çalışsam da karşımdaki adamdan kaynaklı yapamıyorum.
"Düzgün konuş. Damarıma istediğin kadar basabilirsin, artık sana sinirlenmiyorum." Gözlerimi devirdim, onun sinirlenmesi umrumda değil.
"Ne kadar zorlarsam zorlayayım, söylemeceksin değil mi?" Derin bir nefes verdi, "Evet, tam olarak dediklerini daha demin söylemiştim." Ainir bozucu sakinliğini görmezden gelerek Müjde ve Betül'e baktım, onu zorlamama gerek yoktu, biliyorum söylemecek.
"Betül ve Müjde'yi taşımamda yardım eder misin?" Başını salladı, üstü açılan Elif'in üstünü örterek ardıma döndüm. Atalay'ın kucağındaki Betül ile odadan çıktıklarını gördüm, yavaşça Müjde'yi aldım, sonunda evime gidebiliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GUPSE - TAMAMLANDI
Espiritual"Ah! Benim dağ gibi duran, dal gibi kırılan kalbim." Kalbi, annesinin gül bahçesinin içerisinde kalmış bir genç kız. Kız kardeşinin bileğindeki prangalarla mücadele eden bir genç oğlan. ● "Elimi yıkayabilir miyim?" Güldü. "Elindeki kanın yıkadığın...