_3_

128 20 7
                                    

Saray detaylı bir temizlikten geçmiş yerler cilalanmıştı. Hizmetçiler ve aşçılar mutfakta ikramlar ve bulaşıklarla uğraşıyordu. Ben ise davetlilerin masalarını kontrol ediyordum. Kristal bardakların birini elime aldım ve inceledim. Tek bir leke yoktu. Hepsi parlatılmıştı. Uzun masaların örtüleri bembeyaz ve ütülüydü. Her şeyin hazır olduğuna kanaat getirdikten sonra odama çıkıp hazırlanmaya karar vermiştim ki babamın merdivenlerden indiğini gördüm.

"Baba! Harika görünüyorsun. Yıllar geçip gidiyor ama sen yakışıklılığından bir şey kaybetmiyorsun."

Babam güldü ve yanıma geldi.

"Teşekkür ederim prenses ama senin burada ne işin var?"

"Her şeyin hazır olduğunu görmek istedim baba. Ben de tam hazırlanmak için odama çıkacaktım."

"O zaman acele et. Davetliler yakında gelmeye başlar."

"Tamam hemen gidiyorum." diyerek hızla odama gittim. Yapılı olan saçımı ve makyajımı bozmayarak gelinliği giydim. Yüksek topuklu ayakkabılarımı da giydikten sonra aynaya baktım. Kesinlikle çok iyi görünüyordum. Tam odamdan çıkacaktım ki kapı nazik bir şekilde çalınınca hemen açtım.

"Alfred?"

"Patricia biraz konuşabilir miyiz?"

"Tabi içeri gel."

Alfred içeri girdi ve pencereye doğru ilerledi.

"Çok güzel olmuşsun Patricia."

"Teşekkür ederim. Bir şey mi oldu?"

Alfred sıkıntılı bir nefes verdi.

"Konu Valery."

"Ah tabi! Başka ne olabilir ki?"

"Onu seviyorum o da beni seviyordu ama artık sevdiğini sanmıyorum. Ona bir evlat veremediğim için değil mi?"

"Alfred lütfen üzme kendini."

"Her neyse benim asıl söylemek istediğim şey başka."

"Nedir?" dedim merakla.

"Valery beni aldatıyor."

"Ne?! N-nasıl yani? Kiminle?"

"Kim olduğunu bilmiyorum ama bundan eminim."

"Yanlış anlamış olabilir misin?"

"Keşke yanlış anlamış olsaydım Patricia. Maalesef gerçek bu."

"Peki ne yapacaksın?"

"Ondan boşanmak istiyorum."

Bu olanlara inanamıyordum. Ablam nasıl birine dönüşmüştü böyle?

"Ben çok üzgünüm. Keşke böyle olmasaydı."

"Üzülme bugün senin en mutlu günün. Ben bu kararı daha önceden aldım ama senin düğününü mahvetmek istemedim. Ne olacaksa bugünden sonra olsun."

"Teşekkür ederim Alfred çok düşüncelisin."

"Bunları sana anlattım çünkü bu kararımı Kral Brian'a açıkladığımda neler olacağını bilmiyorum. Bunun için yanımda olabilirsin diye düşündüm."

"Tabi yanında olurum Alfred. Merak etme babam bunu anlayışla karşılayacaktır."

"Umarım." dedi Alfred pencereden dışarı bakarken.

"Davetliler gelmeye başladı bile. Orlando da gelmiştir. Ben seni rahat bırakayım da hazırlan."

"Aşağıda görüşürüz."

Kötülüğün DansıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin