15 dakika sonra aşağı indim,Felix ve Five gergin gözüküyordu. Yanlarına oturdum ve konuşmaya başladım.
Alice: Sorun ne?
Five: Hiçbirşey.
Felix: Ben odaya gitsem iyi olur.
Five: Hayır gidemezsin.
Alice: Five bırak çocuk dinlensin.
Five: Sen karışma Alice.
Alice: Nasıl oldun Felix?
Felix: İyiyim.
Alice: Güzel,ben kahve yapayım o zaman. Sende ister misin sevgilim?
Five: Hayır.
Hiçbirşey demeden mutfağa gittim ve kahve yaptım,yanıma Diego geldi.
Diego: Alice,sana birşey soracağım.
Alice: Şey tabi.
Diego: Fiveın neyi var?
Alice: İnan bende bilmiyorum.
Diego: Çok garip davranıyor,Felix ile tek bırakma onu.
Alice: Haklısın.
Diego: Neyse sonra görüşürüz.
Alice: Görüşürüz.
Kahvemi alıp odaya gittim,televizyonu açıp Fiveın yanına oturdum.
Alice: Sen iyi misin?
Five: Evet.
Alice: Garip davranıyorsun.
Five: İyiyim dedim ya Alice!
Alice: Tamam birşey demedim.
Five her an birimizi öldürebilecek gibiydi,daha fazla üstelemedim ve televizyon izledim. Akşam yemeği saati gelince masaya oturduk.
Reginald: Çalışmalar nasıl gidiyor?
Alice: Çok iyi gidiyor.
Five: Felixle ben ilgilenmek istiyorum baba.
Reginald: Neden?
Five: Ben daha iyi öğretirim.
Reginald: Pekâlâ.
Ah Tanrım hayır! Five kesin Felixi öldürecek. Yemekten sonra Fiveı odaya götürdüm ve konuşmaya başladım.
Alice: Neden böyle birşey yaptın?
Five: Öyle gerekiyor.
Alice: Five...bilmediğim birşey mi var?
Five: Alice uzatma lütfen,zamanı gelince öğrenirsin.
Alice: Tamam,sadece tek birşey bilmek istiyorum. Ona zarar vermeyeceksin değil mi?
Five: Deneyeceğim.
Alice: Five!
Five: Bak Alice,hiçbirşey bilmiyorsun. Lütfen işime karışma.
Five beni orada bırakıp gitti. Neler oluyordu böyle? Birkaç dakika sonra Felix odaya geldi.
Alice: Selam.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umbrella Academy Number 8
Fanfic8 Numara olarak Şemsiye Akademisine katıldın,özel gücün ateşi kontrol edebilmek,bakalım bizi neler bekliyor.