Sabah uyandığımda Five ceketini giyiyordu.
Alice: Günaydın.
Five: Günaydın güzelim.
Alice: Hadi aşağı inelim,ben acıktım.
Five: Bebeğim seni fazla sıkmak istemiyorum ama söylesen mi artık?
Alice: Five...söyleyemem.
Five: Neden,birisi seni tehdit mi ediyor?
Alice: E-evet.
Five: Ah Tanrım! Bunu niye daha önceden söylemedin?
Alice: Söyleyemezdim,çok tehlikeli birisi.
Five: Neyle tehdit etti seni?
Alice: Seni öldürmekle...
Five:*gülerek* Beni öldüremeyeceğini biliyorsun değil mi?
Alice: Dün neredeyse ölüyordun.
Five: Şaka yapıyor olmalısın.
Alice: Hayır şaka falan yapmıyorum.
Five: Bak kimseye söylemeyeceğim,öğrendiğimde de birşey yapmayacağım tamam mı? Şimdi bana neler olduğunu anlat.
Alice: Yemekten sonra dışarı çıksak,orda anlatsam?
Five: Peki,hadi gidelim.
Five ile aşağı indik,herkes kahvaltı yapıyordu bizde yanlarına oturduk.
Felix: Yemekten sonra konuşabilir miyiz Alice?
Alice: Şey...tabi.
Klaus: Tanrım! Başım çok ağrıyor.
Diego: Dün o kadar çok içmeseydin.
Klaus: Hadi ama dostum! İnan bana yaşlı bir kadının çenesini çekmekten iyidir.
Luther: Neyden bahsediyorsun?
Klaus: Boşver anlatsam da anlamazsın,çok karışık.
Vanya: Babamın ölümü ne olacak?
Felix: Normal bir şekilde ölmüş işte,uzatmanın mânâsı yok. Herneyse Alice yemeğin bitti sanırım,hadi gel.
Felix ile beraber oturma odasına gittik. Beni kenara sıkıştırdı ve konuşmaya başladı.
Felix: Aferin,iyi iş çıkardın.
Alice: Yine ne istiyorsun?
Felix: Bu sefer değişik birşey isteyeceğim.
Alice: Kısa kes.
Felix:*sırıtarak* Peki,beni öpmeni istiyorum.
Alice: Ne? Asla!
Felix: Hadi ama bebeğim,Fiveın iyiliği için.
Alice: Saçmalamayı kes Felix!
Felix: Sadece küçük bir öpücük.
Felix bana iyice yaklaştı ve duvarla arasına aldı,tam beni öpecekken Allison oturma odasına girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umbrella Academy Number 8
Fanfic8 Numara olarak Şemsiye Akademisine katıldın,özel gücün ateşi kontrol edebilmek,bakalım bizi neler bekliyor.