Umbrella Academy Number 8

121.Bölüm

~Yazarın Anlatımıyla~

Five bilincini kaybetmiş bir şekilde yerde yatarken Diego ne olduğunu anlamayı çalışıyordu.

Diego: Yarası kötüleşmiş...

Luther: Sen eve götür,biz Alicei bulalım.

Diego: Tamam,arabanın anahtarını ver!

Diego yerde yatan Fiveı kucağına aldı ve arabanın arka koltuğuna yatırıp hemen arabayı çalıştırdı. 10 dakika sonra eve geldiler,Diego Fiveı odaya götürdü ve banyodan ilk yardım çantasını alıp yanına gitti. Fiveın gömleğini çıkarttığında şok olmuştu. Heryeri kan içindeydi,onun halledebileceği birşey değildi. Tek bir çaresi kalmıştı. Fiveı tekrar kucağına aldı ve arabaya bindirip hastaneye sürdü. Hastaneye geldiklerinde Fiveı hemen sedyeye alıp götürdüler. Diego hastane koridorunda eli kolu bağlı bir şekilde bekliyordu. Diğerleri ise heryerde Alicei arıyordu,ama Alice hiç bulamayacakları bir yerdeydi.

Felix: Şu banyodan çıkacak mısın artık?

Alice: Beni rahat bırak!

Felix: 5 dakika veriyorum,5 dakika sonra yanıma gel.

~Alice'in Anlatımıyla~

Sinirle ayağa kalktım ve yerdeki çantamı sırtıma taktım. Elimi yüzümü yıkayıp banyodan çıktım. Felix akşam yemeğini hazırlıyordu.

Felix: Sonunda gelebildin.

Hiçbirşey demeden masaya oturdum ve telefonumla oynamaya başladım.

Felix: Telefonunu almadım canın sıkılır diye,sana güveniyorum. Sakın birisine haber vereyim deme,eğer buraya gelirlerse-

Alice: Kapa çeneni artık,kimseye birşey demeyeceğim.

Felix: Pekâlâ! Bugün üzgünsün diye birşey demeyeceğim.

Boş boş telefon ekranına bakarken Allison aradı,gerilmiştim. Felix hemen yanıma geldi ve telefonu elimden aldı.

Alice: Telefonumu geri ver!

Felix: Açmayacaksın!

Alice: Telefonumu...geri ver.

Felix: Birsüre bende kalacak.

Sinirle ayağa kalktım ve üstüne yürüdüm.

Alice: Sabrımı sınıyorsun!

Felix: Alice sana zarar vermek istemiyorum,uslu dur.

Alice: Telefonumu ver Felix.

Felix: Hayır,3 saat sonra alabilirsin.

Delirmek üzereydim,Felixe doğru bir adım daha attım ve aramızdaki boşluğu kapattım. Hızlıca tezgahta duran bıçağı aldım,bana şaşkınlıkla bakıyordu.

Felix: Alice bırak onu.

Alice: Senden nefret ediyorum.

Felix: O bıçağı bana ver.

Alice: Telefonumu ver!

Felix: Alice canını acıtmak istemiyorum.

Alice: Umrumda değil,ver telefonumu!

Felix derin bir iç çekti ve tereddütle telefonu bana uzattı. Sertçe elinden aldım ve bıçağı tezgaha fırlattım.

Felix: Korkmuyor musun?