Sabah uyandığımda Five yanıma oturmuş beni izliyordu.
Five: Günaydın güzelim.
Alice:*gülümseyerek* Günaydın.
Five: Hadi hazırlan da kahvaltıya inelim.
Birden kapı açıldı ve içeri Klaus girdi.
Five: Kapıyı çalsana!
Klaus: Ovv böldüm mü?
Five: Ne saçmalıyorsun!?
Alice: Ne oldu Klaus?
Klaus: Aşağı gelsene diyecektim.
Alice: Tamam geliyorum.
Klaus çıktı,Fiveda önden gitti ve hazırlanıp aşağı indim.
Klaus: Sonunda gelebildin kanka.
Alice: Üstümü değiştirip geldim işte.
Klaus: Siz ne yapıyordunuz?
Alice: Ne? Hiçbirşey sadece birşey demek için gelmiş.
Diego: Kim?
Allison: Five herhalde.
Vanya: Five neden odandaydı?
Five: Birşey söylemeye gittim.
Alice: Neden bu kadar sorguluyorsunuz?
Diego: Sorgulamıyoruz.
Alice: İyi ki sorgulamıyorsunuz ha.
Birkaç şey atıştırdıktan sonra oturma odasına gittim ve kitap okumaya başladım.
Diego: Naber kardeşim?
Alice: İyi sen.
Diego: Bende iyiyim,sana birşey sorucam.
Alice: Tabi buyur dinliyorum?
Diego: Ama beni yanlış anlama sadece merakımdan soruyorum,Five ile aranızda ne var?
Alice: Arkadaşım sadece,neden sorup duruyorsunuz?
Diego: Bak eğer böyle birşey varsa ve babam öğrenirse hiç iyi şeyler olmaz.
Alice: Öyle birşey yok.
Diego: Güzel,neyse ben gideyim sende kitabını oku.
Diego gittiğinde çok kötü hissettim,hemen Fiveın odasına ışınlandım.
Five: Artık kapıyı çalmıyor musun?
Alice: Five...
Five: Ne oldu?
Alice: Sanırım anlamaya başladılar.
Five: Evet sanırım.
Alice: Diego yanıma gelip sordu bende hayır dedim, babam anlarsa çok kızar.
Five: Anlamaz bence nerden anlayacak?
Alice: Bilmiyorum,kendimi kötü hissetmeye başladım.
Five: Birbirimize aşık olmamız suç mu? Bu gayet doğal birşey.
Alice: Biz kardeşiz Five.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umbrella Academy Number 8
Fanfiction8 Numara olarak Şemsiye Akademisine katıldın,özel gücün ateşi kontrol edebilmek,bakalım bizi neler bekliyor.