Birkaç dakika sonra Five yanıma ışınlandı,korkuyla geri çekildim.
Five: Özür dilerim,bağırmak istememiştim.
Alice: Eve gitmek istiyorum.
Five birsüre gözümün içine baktı,derin bir iç çekti ve elimi tutmak için uzandı. O elimi tutamadan ben onun kolunu tuttum. Hiçbirşey demeden bizi eve ışınladı. Klaus hemen yanımıza geldi.
Klaus: 1 saat oldu,nereye götürdün onu!?
Five hiçbirşey demeden ışınlanıp gitti,Klaus endişeli gözlerle bana bakıyordu.
Klaus: Ne oldu!?
Alice: B-ben odama gideyim.
Klaus: Alice,hey!
Klausu duymazdan geldim ve odama çıktım. Yatağıma uzandım ve öylece tavanı izlemeye başladım. İkimizde birbirimizi unutamıyorduk,hâlâ birbirimize aşıktık ama birden bire savaşa girmiştik. Bu savaşta sadece ikimiz vardık. O beni üzdükçe ben onu daha çok üzüyordum,savaşın kazananı yoktu. İkimizde kaybediyorduk. Bir anda bu hale nasıl gelmiştik biz? Herşey nasıl bu kadar kötü olmuştu? Kaçırıldım,4 ay boyunca bir manyakla aynı evde kaldım,güçlerim elimden alındı,hastayım. Bunca şeye rağmen ben pes etmedim,4 ay boyunca her gün,her gece gelip beni kurtarmasını bekledim. Gelmedi...ben onu beklerken o çoktan pes etmiş çünkü. Ben her gece rüyamda onu görürken o beni unutmayı çalışıyormuş. Ben hiçbir zaman onu unutmayı çalışmadım,aksine unutmaktan korkuyordum. Ya sesini unutursam? Ya o nadir gülüşlerini unutursam? Her gün bunları düşünüyordum. Birgün onu düşünürken saç rengi neydi ya? Sesi nasıldı? Demekten korkuyordum. Ben bu düşüncelerle boğuşurken o beni unutmak istiyormuş. O gün ikisini öpüşürken gördüğümde dünyam başıma yıkıldı,işte o an kendimi yapayalnız hissettim. Bir parçam koptu sanki,kalbimde boşluk oluştu. Neden böyle yapıyordu? Sanki ben suçluymuşum gibi cezalandırıyordu beni. Sanki onu terkedip gitmişim gibi davranıyordu. Benim bir suçum yoktu. Eve geldiğimde ona sarılmayı hayal ediyordum. Yine benimle uğraşsın,bağırsın çağırsın ama beni bırakmasın istiyordum.
***
Tam uykuya dalacaktım ki bağırış sesleri duydum,hemen odamdan çıktım ve seslerin nereden geldiğini anlamayı çalıştım,Klausun odasından geliyordu. Odaya gittiğimde Five ile Klaus kavga ediyordu.
Alice: Klaus,neler oluyor burada?
Klaus: Yok birşey,odana git sen.
Alice: Ne oluyor dedim!
Five: Doğruları öğrenmeyi çalışıyorum.
Alice: Ya öyle mi? Ben anlatayım sana doğruları gel.
Fiveın kolundan tuttum ve çekiştire çekiştire odama götürdüm,Klaus içeri giremeden kapıyı kapattım ve kilitledim. Five şaşkın gözlerle bana bakıyordu.
Five: Ne yapıyorsun?
Alice: Gerçekleri öğrenmek istemiyor musun? Konuşacağız işte. Benim seni 4 ay boyunca salak gibi beklediğimi ama senin beni unutmayı çalıştığını,ben her gece seni düşünürken sen beni hayatından çıkartmayı çalıştığını,benim eve gelmeyi çalışırken ki hayallerimi,seni başka bir kızla görmemi,o kızla öpüşmeni,benim hâlâ bunca şeye rağmen salak gibi seni sevmemi konuşacağız.
Five öylece dolmuş gözlerime bakıyordu.
Five: Unutamıyorum ki,lanet olsun unutamıyorum!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umbrella Academy Number 8
Fanfic8 Numara olarak Şemsiye Akademisine katıldın,özel gücün ateşi kontrol edebilmek,bakalım bizi neler bekliyor.