SİLAH

927 45 14
                                    

Hünkar Fekeli'nin elinden çiçekleri alıp Fekeli'yi içeri davet eder. Fekeli rahat durur mu içeri girer girmez Azize hanımın onlara bakmasına aldırmadan Hünkar'ın dudaklarına yapışır. Hünkar Fekeli'yi iterek kendinden uzaklaştırıp annesini işaret eder.
H; Hoşgeldin Ali Rahmet otursana.
F; Hoşbuldum Yaman Hanım.
H; Çay içer misin.
F; Senin elinden zehir olsa içerim.
H; Nur kızım
N; Buyrun hanımım
H; Kızım bu çiçekleri suya koy. Bize de çay getir.
N; Peki hanımım
Nur çayları getirir haminneyi alıp odaya götürür. Haminnenin yokluğunu fırsat bilen Fekeli Hünkara iyice sokulmaya başladı. Bir elini Hünkar'ın beline atıp diğer eliyle de Hünkar'ın elini tutup iyice kendine çekmişti Hünkar'ı gözleri Hünkar'ın dudaklarındaydı. Tam öpmek için yaklaşırken Nur haminnenin huysuzlandığını söyleyip Hünkar'ı çağırır.
F; Ah be Azize hanım bir rahat vermedin kasıtlı mı yapıyorsun nedir anlamadım.
Hünkar gülerek
H; Tamam biliyorum özledin ama deme anneme öyle şeyler. Şimdi bırak da anneme bakayım canım
Der ve dudağından öperek yanından ayrılır. Fekeli kendi duyabileceği bir sesle; Ah nasıl özledim bir bilsen. Bir bilsen sana olan özlemimi Yaman Hanım. Ah bir bilsen. Nur Feke’linin çayını tazelemek için yanına gelir bardağını alır ve mutfağa gider. Fekeli Hünkar'ın masanın üzerindeki kitabını alır rastgele bir sayfa açar ve okumaya başlar. Hünkar annesini yatırıp aşağı inip mutfaktaki Nur'un yanına gidip ona çiftliğe gitmesini söyler Feke’linin çayını alıp getirir. Fekeli elindeki kitaba daldığı için Hünkar'ın geldiğini farketmez. Nur çıkınca Hünkar Fekeli'nin omuzlarına masaj yapmaya başlar. Hünkar'ın bu yakınlığı Fekeli'nin çok hoşuna gider. Bir anda dönünce Hünkar'la burun buruna gelir ve Hünkar'ı elinden tutup çekerek kucağına oturtup öpmeye başlar. Bir süre sonra Hünkar kendini geri çeker ve kalkar .
H; Yemek hazırlamam lazım sen rahatına bak canım.
F; Tamam yardım edeyim mi ?
H; Yok canım gerek yok yorgunsun  sen.
Mutfaktan güzel kokular gelmeye başlamıştır. Fekeli dayanamaz mutfağa gider.
F; Oo mis gibi koktu döktürmüşsün yine yavrum.
H; Ali Rahmet sen gidip otursana işten geldin yorgunsun.
F; Oturmam sana yardım edicem.
H; Hallettim herşeyi canım bisey kalmadı
F; Tamam o zaman salatayı da ben yapayım.
H; Peki madem çok yardım etmek istiyorsun salatayı sen yap ben bir anneme bakayım uyandırayım yemek yesin.
F; Tamam yavrum.
H; Ali Rahmet bak annemin yanında da böyle konuşma.
F; Tamam Yaman Hanım.
Annesine bakıp bir süre sonra masayı hazırlamak üzere geri döner Hünkar. El birliğiyle masayı hazırlarlar.
H; Ali Rahmet ben salatayı yap dedim sen masaya da yardım ettin. Zaten yorgunsun neden yoruyorsun kendini.
F; Senin yorgunluğunun yanında benimki yorgunluk sayılmaz  Yaman Hanım. Azize hanımla ilgileniyorsun, bahçeyle ilgileniyorsun, yemekti , çaydı , kahveydi sen daha çok yoruluyorsun.
H; Ben severek yapıyorum canım
F; Biliyorum ben de severek yardım ediyorum.
H; Annemi de getireyim oturalım çok acıktım.
Hm; Aâaaa kim bu adam misafirimiz olduğunu neden söylemedin ben üzerimi değişeyim.
H; Anne o misafir değil Ali Rahmet.
Hm; Ne işi var onun burada 
H; Bir konu vardı onu konuşmaya gelmiş anneciğim hadi otur sen.
Yemekler yenmiş masa toplanmıştı. Hünkar çay yapmak için mutfaktayken Fekeli yanına gidip
F; Yeter ama Hünkar otur da biraz o güzel yüzünü göreyim.
H; Tamam canım çay koydum geliyorum.
F; Hünkar çok özledim seni
der Hünkar'ı süzer. Hünkar Ali Rahmet'in derdinin ne olduğunu anlamıştır.
H; Olmaz Ali Rahmet.
F; Ne olmaz Hünkar
H; Ben senin bana bakışından anladım derdini .
F; Nasıl bakmışım
H; O gece gittiğimiz orman kulübesindeki gibi baktın. Aa yeter bu kadar mutfak muhabbeti hadi içeri geçelim.
F; Kaçıyorsun Hünkar kaçma.
H; Kaçmıyorum olmaz sadece
F; O gece olmaz dememiştin ama
H; Edepsiz sus.
F; Ne edepsizliği yahu o gece karım olmadın mı ben de şimdi istediğim gibi konuşurum. Kokunu özledim Yavrum
H; Hadi içeri.
Ali Rahmet önde Hünkar arkada çıkarlar mutfaktan. Hünkar bir kitap alıp oturur. Okumaya başlar o kadar dalmıştır ki kitaba önüne koyulan çayın bile farkında değildi. Fekeli Hünkar'ın çayını içmediğini görünce Hünkar'a seslenir ama Hünkar duymaz. Ali Rahmet Hünkar'ın elini tutar. Hünkar dalgınlığından kurtularak Ali Rahmet'e döner.
H; Bişey mi dedin.
F; Çayını soğuttun. Neyin var çok dalgınsın.
H; Yok bişeyim kitaba dalmışım
F; Çayını tazeleyeyim ben
H; Olur canım.
Ali Rahmet çayları getirmişti. Tatlı tatlı sohbet ederek içtiler çaylarını. Haminne söze girmeye çalıştı.
Hm ; Aaa Hünkar bir tutturdu Ali Rahmet'te  Ali Rahmet ben vermem seni o adama ben seni Adnan Yaman'a vericem
H; A anne nerden çıkardın şimdi bunları yok öyle birşey. Kafan karıştı yine.
Hm; Sütlacımı yedim mi ben.
H; Yedin anne. Gel ben seni yatırayım.
Hünkar annesini yatırırken Fekeli'de çay bardaklarını mutfağa götürmüştü. Salona gelip Hünkar'ı beklemeye başlar. Hünkar da iner bir süre sohbet ederler.
F; Soruma cevap vermedin yavrum.
H; Olmaz dedim ya Ali Rahmet
F; Onu demiyorum o gece sen isteyerek benim karım oldun mu olmadım mı.
H; Evet oldum.
F; Peki ben sen istemediğin sürece sana dokunur muyum
H; Hayır
F; O zaman beni kokuna hasret bırakma bu gece beraber yatalım sana sarılarak uyumak istiyorum. Kokunu içime çekmek istiyorum.
H; Ali Rahmet zaten her gece beraber yatıyoruz.
F; Beni uyutup annene bakma bahanesiyle kaçıyorsun.
H; Kaçmıyorum tamam hadi yatalım.
Onlar yatmaya hazırlanırken Yamanlar Konağında Demir annesinin odasında annesinin yastığına sarılmış bir şekilde annesinin yatağında annesinin kokusuyla uyumaya çalışıyordu. Ne kadar o artık benim annem değil dese de çok özlemişti onu yatakta dönerken komodinin üzerinden kayıp tam düşmek üzereyken duran birşey gözüne ilişti kalktı baktı bu bir mektup.
Hızlıca göz gezdirdi tam yerine bırakacakken gözüne  Ali Rahmet ismi takılmıştı. Hemen o kısmı okumaya başladı.
“Demir oğlum ömrümüm sonbaharını Ali Rahmet’le geçirmek istiyorum. Nasıl ki babanın sevdasına sahip çıktıysan, anladiysan beni de anla. Ben artık sevmek , sevilmek ve mesut olmak istiyorum.”
Demir kimbilir kaçıncı kez okuyordu aynı yeri yanlış anlamış olmayı umarak. O esnada odanın ışığını açık gören Züleyha bakmak için odaya girer. Demir'in neye sinirlendiğini anlamaya çalışır. Demir elindeki kağıdı fırlatarak bir hışımla odadan çıkar. Züleyha kağıdı alıp bakınca Demir'in neye sinirlendiğini anlar. Demir'in peşinden çıkar ama Demir çoktan arabasına binip bahçe kapısından çıkmıştı. Züleyha hemen kendi arabasına binip peşinden gider ve Demir'in bağ evine gittiğini anlar. Züleyha belki durur  umuduyla selektör yapar ama Demir durmaz. Bağ evine kadar  son sürat gitmeye devam eder Demir . Züleyha bir yandan inşallah Ali Rahmet abi evde değildir diye dua eder ama çok geç Ali Rahmet'in arabası bağ evinin önündeydi. Her şey için artık geç olduğunu anlamıştı Züleyha birşey yapıp Demir'i durdurmalıydı. Demir bağ evinin kapısına dayanmış belindeki silahı da çıkarıp bağırmaya başlamıştı.
Z; Demir sakin ol. Bak evden apar topar çıktık kimsenin haberi yok çıktığımızdan hadi gidelim çocuklar yalnız.
D; Çekil Züleyha hem sen niye geldin ki sen git çocukların yanına.
Z; Hayır beraber gideceğiz Demir
Hünkar sabahlığıyla kapıyı açıp Demir'i elinde silahla karşısında görünce çok korkmuştu.
H; Ne işin var burada Demir
D; Nerede o adam bitiricem onu. Neredeyse çıksın ortaya.
H; Sakin ol Demir
F; Ne oldu Yamanın Demir
H; Ali Rahmet
F; Korkma Yaman Hanım sakince konusacağız.
D; Benim seninle konuşacak birşeyim yok
Der ve silahı doğrultur.
Z; Demir bana bir daha silaha elimi sürmeyeceğim diye söz vermistin.
D; Bu namus meselesi Züleyha.
Z; Ne demek o Demir. Senin aşktan, sevdadan anladığın bu mu.
D; Ne aşkı, ne sevdası bu düpedüz namussuzluk. Günlerdir bir aradalar beraberler. Anne  bunu nasıl yaparsın nikahsız bir adamla aynı evde üstelik bu halde.
F; Doğru konuş Yamanın Demir ne varmış Hünkar'ın halinde.
D; Ne yok ki. Aklın varsa bırak annemi çek git buradan elimden bir kaza çıkmadan.
H; Demir git buradan daha fazla küçülme gözümde . Hem ben
Fekeli Hünkar'ın elini sıkarak söylememesini ister ve kendine çevirip sarılır kulağına fısıldar sakın Yaman hanım sakın söyleme.
F; Demir silahla bu kapıya dayanıp çek git diyerek beni sevdamdan vazgeçiremezsin.
D; Gördük senin sevdanı Fekeli. Hastanede herkesin içinde evlen benimle diyip nikah günü bırakıp gittin. Ne çabuk unuttun bunu anne.
Z; Demir o durumun sebebi bendim. Ben herşeyi berbat ettim. Ali Rahmet abinin bir suçu, günahı yok ki. Hem annemin o zaman ne kadar mutsuz olduğunu görmedin mi bırak mutluluk onun da hakkı.
D; Ne mutluluğu Züleyha bu adam benim babamın katili. Belki de annemi elde edebilmek için öldürdü babamı.
Z; Saçmalama Demir.
F; O olayın annenle bir alakası yok
Demir silahı atesler. Hünkar Fekeli'nin önüne geçer ve vurulur.
Z; Anne anne  ne yaptın Demir.
Fekeli hemen Hünkar'ı kucaklayıp arabaya koyar ve hastanenin yolunu tutar. Kurşun sıyırıp geçmistir 2 saat sonra bağ evine dönerler. Züleyha orda haminnenin yaninda kalmıştır.
Z; Anneciğim iyi misin.
H; Iyiyim kızım kurşun sıyırmış.
F; Demir senin oğlun olmasaydı bunun hesabını sorardım ona ya sana birşey olsaydi.
H; Yok biseyim işte.
Z; Yatağın hazır anne sen yat dinlen ben buradayım kalkmayın siz hiç ben ilgilenirim Haminneyle
H; Olmaz kızım sen eve git çocukların yanına. Ali Rahmet burada nasılsa.
F; Demir nerede hastaneye de gelmedi.
Z; Tartıştık gitti. Siz bunları düşünmeyin annemin dinlenmeye ihtiyacı var. Bırakalım dinlensin.
H; Kızım sen de yat hadi
Z; Olmaz anne.  Ali Rahmet abi çay içer misin.
F; Hazırsa alırım.
Z; Hemen getiriyorum.
Fekeli ve Züleyha çay içerken Hünkar’da uyuyakalmıştı.
Z; Çok özür dilerim o zaman o şekilde davranıp sizin ayrılmanıza sebep olmasaydım şimdi bunlar olmazdi.
F; Kendini daha fazla suçlama. Aşk sandığımız kadar değil yandığımız kadardır. Demek ki o zaman yeterince yanmamışız.
Sabah yüzünü göstermeye başlamıştı. Fekeli oturduğu yerde uyuyakalmış. Züleyha haminneye kahvaltısını yaptırıp onu Nur’a teslim edip odasına göndermişti. Kendi de kahvaltıyı hazırlayıp Hünkar'ı çağırmıştı.
Z; Anneciğim kahvaltı hazır hadi iki lokma bisey ye ilaçlarını iç.
H; Günaydın kızım.
Z; Günaydın anne nasılsın ağrın var mı?
H; Var biraz kızım. Ali Rahmet nerede ?
Z; Seni beklerken yarım saat önce uyuyakaldı.
H; Rahatsız etmeyelim o zaman uyandığında yer o. Ne güzel bir masa bu. Annem inmedi mi.
Z; Onun yedirdim Nur odasına çıkardı yanında. Ali Rahmet abiyi görüp tadınızı kaçırmasın dedim
Onlar konuşurken Fekeli’de gözlerini açmıştı.
F; Günaydın Yaman nasılsın ağrın var mı?
H; Günaydın canım biraz ağrım var ilaç içerim geçer.  Hadi elimizi yüzümüzü yıkayıp masaya geçelim.
Kahvaltıdan sonra Fekeli Çetin'i arayıp 8_10 tane adam alıp bağ evine gelmesini istedi. Züleyha konağa geri dönmek üzere yola çıkmıştı. Çetin adamlarla geldi. Kapıyı vurup geldiklerini haber verdi.
Ali Rahmet ne yapmaları gerektiğini anlattı.
F; Çetin ben yokken buralar sana emanet. Adamlar burada dursun sen içerde Hünkar'ın yanında kal. Ağrısı olur birşeye ihtiyacı olur yardımcı ol.
Ç ; Peki ağam.
Fekeli içeri girer.
H; Ali Rahmet işe gitmeyecek misin?
F; Hayır senin iyi olduğuna emin olana kadar gitmiycem. Hem seninle konuşmamız gereken konular var.
H; Konuşalım ama iyiyim ben.
F; Sen Demir'e nasıl söyleyecektin. Duyduğu an sana zarar verecekti.
H; Sana zarar vermesin diye ben söyleyecektim.
F; Olmaz Hünkar Demir zaten ne kadar ileri gittiniz diye sana sorup seni küçük düşürüyor. Bunu öğrenmemesi lazım ben de hemen nikah günü alıcam bir an evvel bu iş hallolsun.
H; Tamam canım kapatalım bu konuyu. Benim Demir diye oğlum yok artık.
Kapı açılır içeri giren Züleyha'dır.
Z; Anne ben geldim. Seni rahatsız etmemek için giderken yedek anahtarı almıştım. Kapıdakiler kim?
F; Benim adamlarım Demir'in bir daha gelme ihtimaline karşı.
Z; Iyi düşünmüşsün Ali Rahmet abi. Abi işlerin varsa sen git hallet ben burdayım.
F; Tamam kızım Çetin'de bir işi vardı onu halledip burda sizinle kalacak bir ihtiyacınız olursa diye.
Z; Tamam abi. Anne sen de yat dinlen biraz.
Fekeli dışarı çıkar adamlara talimatlar verir. O esnada Çetin gelir.
Ç; Ağam konuşabilir miyiz?
F; Tabi evlat hayırdır.
Ç; Durumlar belli hani nasıl söyleyeceğim bilmiyorum
F; Ne oldu Çetin çabuk söyle.
Ç; Ağam biz Gülten’le nikah günü aldık. 2 hafta içinde evleniyoruz. Uygun olduğunuz bir gün istemeye gitsek.
F; Tamam Çetin gideriz.
Ç; Sağol ağam. Ben içeri gideyim
Hünkar duş almak için banyoya giderken Çetin kapıya gelmişti. Züleyha kapıyı açıp Hünkar'ın yanına gitti.
Z; Anne tek kolunla yıkanamazsın yardım edeyim mi?
H; Yok kızım ben yaparım.
Z; Olmaz anne ben yardım ederim.
Hünkar duşunu alıp çıkmış kitap okuyordu. Saniye konaktan yemek getirmisti.Hünkar’ın kolunun askıda olduğunu görünce sarılıp ağlar. Hünkar birşeyi olmadığını söyleyip sakinleştirir Saniye'yi. Telefon çalar Züleyha bakar.
Z; Alo
F; Alo Züleyha kızım Hünkar nasıl var mı ağrısı sızısı.
Z; İlaç verdik şimdilik birşeyi yok
F; Tamam birsey olursa Çetin'e söyleyin yardımcı olur. Bu arada Züleyha Hünkar'a  belli etme ona sürpriz yapıcam 2 hafta sonrasına nikah günü aldım. Çetin ve Gülten'in nikahından sonra bizimki kıyılacak . Sen belli etmeden yap hazırlığı.
Z; Tamam abi merak etme. Görüşürüz.

İYİ OKUMALAR

FİKRİMİN İNCE GÜLÜ /HÜNFEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin