Sarılma İhtiyacı Duyuyorum Hep Sana

398 27 9
                                    

İlk uyanan Ali Rahmet olmuş. Yanında yatan meleğini izlemeye başlamış, bir yandan omuzundan öperken bir yandan da yatakta kımıldamaya başlayan karısına şiir okumaya başlamıştı.
F: Dudağında yangın varmış dediler,
Tâ ezelden yayan koşarak geldim.
Alev yanaklara sarmış dediler,
Sevdâ seli oldum; taşarak geldim.

Kapılmışım aşk oduna bir kere,
Katlanırım her bir cefâya, cevre
Uğraya uğraya devirden devre
Bütün kâinatı aşarak geldim.

Yapmak, yıkmak senin bu gamlı ömrü.
Ben gönlümü sana verdim götürü.
Sana meftûn olduğumdan ötürü
Sarhoş oldum Neyzen, coşarak geldim.
Şiiri biter bitmez karısının dudaklarına minik bir öpücük bıraktıktan sonra konuşmaya başlamıştı.
F:Günaydın güzelim
H:Günaydın canım. Sabah sabah yine aşka mı gelmiş benim kocam.
F:Benim sana olan aşkım hiç bitmiyor ki yavrum. Hadi kalkalım mı?
H:Biraz daha uyuyalım malum sabah olmuştu uyuduğumuzda.
F:Tamam yavrum.....
Deyip yeniden kollarının arasına almış, onlar tekrar uyumaya çalışırken Yılmaz abisi Çınar'ı yatak odasının kapısının önüne getirip kapıyı açıp içeriye girmesini sağlamış. İçeriye giren Çınar yatağa doğru gidip üzerinlerindeki örtüyü çekiştirip geldiğini belli etmişti. Oğlunu kucağına alan Fekeli aralarına yatırıp karısıyla beraber oynamaya başlamışlardı Çınar'la. Çınar'ın gelmesiyle uyuyamayacağını anlayan Hünkar.
H:Anlaşıldı bana uyku yok. Hadi kalk canım kalk.
Hünkar duşa girmiş, Ali Rahmet'te üzerini değiştirip etrafa attıkları kıyafetlerini toplamıştı. Komodinin üzerindeki doğum kontrol haplarını da karısının çantasına koyarken Hünkar da bornozunun önüyle uğraşarak çıkmıştı banyodan.
F:Sıhhatler olsun yavrum.
H:Sağol Bitanem hadi sen de gir. Ben üzerimi giyinip burayı toplayana kadar çıkarsın birlikte ineriz aşağıya.
F:Ben topladım yavrum sen zahmet etme.
H:Ben yapardım canım.
F:Sen çok yoruldun ben de daha fazla yorulmanı istemedim.
Hünkar kocasına yaklaşıp kollarını boynuna doladıktan sonra devam etti konuşmaya.
H:Sanki sen yorgun değilsin.
F:Gece ben yordum e bir de iki çocuk var yorulmanı istemedim. Ha bu arada haplarını çantana koydum en güvenli yer orası.
H:Tamam canım...
Deyip dudaklarına bir öpücük bıraktıktan sonra göndermişti banyoya. Saçlarını kurutup üzerini giyinmiş, kocasının kıyafetlerini de hazırladıktan sonra oğluyla oynarken kocası da çıkmıştı duştan.
H:Sıhhatler olsun canım.
F:Sağol yavrum.
H:Hadi aşkım giyin de inelim çok acıktım.
Fekeli saçlarını kurutup üzerini giyindikten sonra oğlunu kucağına alırken karısının ona şiir okuması şaşırtmıştı Fekeli'yi
H:Gel çıkalım sevgilim gel
Gel kurtulalım birler hanesinden
Çekelim gidelim bir uçtan bir uca
Açalım yüreğimizin kapılarını sonuna kadar
Sevelim sevelim sevelim
Sevebileceğimiz kadar.
Deyip dudaklarına kondurduğu kısa öpücükten sonra el ele çıkmışlardı odadan. Herkes kahvaltısını yapmış, her biri bir yere dağılmıştı. Hünkar Saniye'ye seslenip masayı bahçeye hazırlamalarını istemiş, kızını da Lütfiye teyzesinden alıp dışarı çıkmıştı. Yılmaz Kerem Ali ve Adnan'la bahçede top oynarken Demir'de oturmuş kızıyla evcilik oynuyordu. Saniye masayı hazırlayana kadar Hünkar ve Fekeli Demir'in yanına gidip nasıl olduğunu sormuşlardı.
H:Günaydın oğlum
D:Günaydın anne
F:Oğlum nasıl oldun. Ağrın, acın var mı?
D:Biraz var abi ama zamanla geçer. İyiyim ben siz beni merak etmeyin.
Bu arada Saniye de masayı hazırlamış ve hanımının kucağındaki Dilruba'yı alıp konağa girmişti. Ali Rahmet kucağında Çınar'la oturduğu kahvaltı masasında karısıyla konuşup şakalaşarak kahvaltı yapmaya başlamıştı ki Yılmaz yanlarına gelip Çınar'ı almıştı.
Y:Günaydın Çifte kumrular
H:Günaydın.
Y:Ben kardeşimi alabilir miyim siz rahat rahat kahvaltı yapın.
Yılmaz Çınar'ı alıp yanlarından ayrılmış, karı koca baş başa kahvaltılarına devam etmişlerdi. Kahvelerini içmek için Çınar ağacının altındaki masalarına giderken Lütfiye de gelmişti yanlarına. Nikah için alışverişe gideceğini Hünkar'ın da kendisine eşlik etmesini istemişti.
H:Lütfiye'm bugün Dilruba'nın aşısı var. Yarın gitsek.
L:Nikah yarın zaten.
F:Lütfiye uyuduğumuzda sabah ezanı okunmuştu. Hünkar yorgun ben de isterim sana yardımcı olmasını ama bu durumda mümkün değil. Dilruba'yı aşıdan getirdikten sonra gün boyu yatıp dinlenmesini isteyeceğim.
H:Meltem'le gidin.
L:Tamam canım ben bir Meltem'e sorayım.
Birlikte keyifle içilen kahvenin ardından Dilruba'yı aşıya götürmek için hazırlanmak üzere Hünkar konağa girmiş, hazırlandıktan sonra kızını da hazırlayıp aşağıya inmişti. Konak kapısından çıkacakken konağa giren kocasıyla karşılaşan Hünkar kocasının kendini baştan aşağı süzmesi üzerine
H:Ne o olmamış mı.
F:Aksine çok güzel olmuşsun. Gitmesek mi hastaneye.
H:Hadi Ali Rahmet gidiyoruz.
F:Hayır. Gitmiyoruz Meltem yengesi gelince götürür.
H:Sebep
F:Çok güzel olmuşsun benden başka kimse görsün istemiyorum seni.
H:Ben gidiyorum geleceksen gel...
Deyip kızıyla birlikte arabaya binmiş, Raci'nin kullandığı araba önde Ali Rahmet arkada varmışlardı hastaneye. Hünkar kızının aşısını yaptırıp çıktığında Ali Rahmet karısıyla konuşmak için yolunu kesmişti. Ama Hünkar dinlemeyip arabasına binmiş ve konağa doğru yol almışlardı. Konağa varınca aşı yüzünden huysuzlanan kızını uyutup giydiği bordo bisiklet yaka yarım kol elbisesini değiştirip bahçeye çıkmıştı. Biraz dolaştıktan sonra konağa dönen Ali Rahmet karısının bahçede oturduğunu görünce yanına gidip oturup söze başlamıştı.
F:Kızdın mı bana.
H:Sende Adnan gibi beni kısıtlamaya mı başladın.
Fekeli Adnan'ın adını duyup sinirlenmiş
F:Beni Adnan'la kıyaslama Hünkar. Ben seni kısıtlamıyorum sadece kıskanıyorum.
H:Madem kıskanıyorsun aldığım zaman söyleseydin almanı istemiyorum deseydin.
F:Sadece bana giyeceksin diye ses etmedim.
H:Saçmalama Ali Rahmet.
Bahçede seslerin yükseldiğini duyan Demir Gaffur'un yardımıyla bahçeye çıkıp mevzuyu öğrenmeye çalışmıştı.
D:Hayırdır abi bir sıkıntı mı var.
F:Yok evlat konuşuyoruz
D:Sesler çok yükseldi de kavga ediyorsunuz sandım.
H:Karı koca arasına girilmeyeceğini bilmiyor musun Demir. Kavga falan ettiğimiz yok konuşuyoruz sadece.
D:Peki anne.
Hünkar konağa girip odasının yolunu tutmuştu. Peşinden giden Ali Rahmet karısının arkasından hemen odaya sızmış, Hünkar'ın uzandığını görünce kendisi de yanına uzanıp sıkıca sarılmıştı karısına.
F:Kız, bağır çağır ama kendini kapatma yavrum. Beni sesinden, gözlerinden, cennet bildiğim kokundan, sığınağım olan omuzundan ve en önemlisi kendinden mahrum etme.
H:O konuyu kapattım ben Ali Rahmet şimdi biraz uyumak istiyorum. Sen de uyu.
Hünkar ve Fekeli uyurken Meltem ve Lütfiye de dönmüşlerdi alışverişten Demir'i bahçede otururken gören Meltem kocasının yanına geçmiş, Lütfiye de elindekileri bırakmak için konağa girmişti. Kocasının canının sıkkın olduğunu gören Meltem sebebini sorup öğrenmişti.
M:Sıkma canını Bitanem her evlilikte olur böyle tartışmalar. Bunlar evliliğin tuzu biberi. Hem Ali Rahmet abi annemi kıracak ve üzecek bir şey yapmaz merak etme sen.
D:Adnan Yaman adı geçti onlar tartışırken. Bak şimdi de odaya kapandılar. Ali Rahmet abi kendisini affettirmeye çalışıyor belli ki.
M:Belki de konuyu kapattı biraz baş başa kalmak istediler.
Lütfiye'nin yanlarına geldiğini gören Demir konuyu değiştirmiş akşam yemeği için Saniye'ye ne yapacağını sormuştu.
S:Mumbar yapıyorum Hanımım sever.
D:Saniye annemler yukarı çıkarken sana bir şey dediler mi.
S:Yok beyim.
L:Hünkar gece uyumamış, o sebeple gelmedi benimle belki uyumuştur.
D:Niye uyumamış hasta mı annem.
Yılmaz, Meltem ve Lütfiye'yi konağa bıraktıktan sonra avukatıyla boşanma davasını konuşmuş, çırçıra uğrayıp işleri kontrol ettikten sonra tatlı alıp konağa dönmüştü. Bir süre bahçede oturup sohbet ettikten sonra akşam yemeği hazırlığını bitirip masayı hazırlamaya başlayan Saniye'ye mide bulantısı sebebiyle konakta olan Meltem bahçeye hazırlamasını söyleyip yardım etmeye başlamıştı. Kızının çıkardığı seslere uyanan Ali Rahmet yanında yatan karısının saçlarını öpüp kalkmış, kızıyla ilgilendikten sonra karısını üzdüğünü düşünüp hastaneye giderken giydiği kıyafeti dolaptan çıkarıp kenara koyduktan sonra karısını uyandırmıştı.
F:Yavrum akşam yemeği saati gelmiş hadi kalk üzerini değiştir dışarıda yemek yiyelim.
H:Ne gerek var canım evde yerdik.
F:Seni üzdüm, kırdım bu yemeği özür yemeği olarak kabul et. Hadi bak çıkardım elbiseni giyin gidelim.
Hünkar gözlerini odada gezdirirken koltuğun üstünde duran elbiseyi görünce.
H:Hayırdır ağam ne oldu da karar değiştirdiniz.
F:Kıskançlıktan yaptım ne yaptıysam özür dilerim. Hadi ama çok acıktım.
Hünkar yataktan kalkıp dolaba yönelmişti ki Ali Rahmet kolundan tutup, kedi yavrusu gibi bakarak başlamıştı söze.
F:Yavrum ne olur bu elbiseyi giyin.
Hünkar kocasının bakışlarını görünce itiraz etmemiş elbiseyi giyinip saçını yaptıktan sonra çıkmışlardı odadan. "Biz dışarıda yiyeceğiz yemeği size afiyet olsun "demişlerdi arabaya binerken. Meltem Demir'e gördün mü sorunlarını halletmişler der gibi bakmış, konak çalışanlarını da masaya davet ettikten sonra başlamışlardı yemeğe.
Yemek yemek için şehir kulübüne gelen Fekeli çifti yemeklerini yerken çalan müziğe kendilerini kaptırıp pistte dans etmeye başlamışlardı çevrelerinde onlara kıskançlıkla bakan gözlere inat. Ali Rahmet dans ederken başını karısının boynuna gömmüş kokusunu içine çekerken kimselere belli etmeden de öpmeye çalışıyordu. Müzik bitince yemeklerine devam eden Fekeli çifti yemekten sonra açık hava sinemasına gidip film izlemişlerdi. Geç saatte eve döndüklerinde Demir hariç herkes uyumuş, Demir de onları bekleyip konuşmak için uyumamıştı. Fekeli ve Hünkar içeri girmiş merdivenlere yönelmişlerdi ki Demir'in seslenmesiyle ona dönmüşlerdi.
D:Hoş geldiniz konuşabilir miyiz?
H:Sen neden uyumadın Demir.
D:Anne abi oturun biraz konuşalım.
F:Hayırdır oğlum kötü bir şey yok ya.
D:Size sormalı bugün tartışırken iki kere Adnan Yaman adı geçti. Ne oldu niye tartıştınız o adamla ne ilgisi var tartışmanızın
H:Oğlum her evlilikte olan şeyler. Bu tartışmalar evliliğin tuzu biberi. Hem sen merak etme biz ne kadar tartışsak da o kadar sıkı sarılıyoruz birbirimize.
F:Sen bunları düşünüp üzme kendini hem yanlış duymuşsun biz öyle bir isim zikretmedik. Hem o kim ki onunla ilgili bir konuda tartışalım. Hadi sen de yoruldun yardım edip çıkarayım odana yat dinlen.
D:Peki madem öyle diyorsanız. İyi geceler.
Fekeli Demir'e odasına çıkana kadar eşlik etmiş sonra o da odasına geçip pijamalarını giyinmiş, makyajını silip saçını açan karısının pijamalarını giyinip yatağa girmesini beklemeye başlamış karısı da pijamalarını giyinip yanına uzanınca karısına sarılmış
F: Sarılma ihtiyacı duyuyorum..
ama hep sana,
tek sana."
Deyip saçlarını öptükten sonra göğsünde yatan karısının kokusunu içine çekerek kapatmıştı gözlerini.
İYİ OKUMALAR
Kusura bakmayın beklettim sizi. Sınav, kurs derken ancak fırsat bulup bölümü tamamlayabildim. Umarım beğenirsiniz. Yorumlarınızı bekliyorum.


FİKRİMİN İNCE GÜLÜ /HÜNFEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin