HER ŞEY AŞKTAN

743 39 10
                                    

Sabah olmuş Hünkar uyanmış başını kocasının boynuna gömerek koklayarak öper. Kocasının kollarından kurtulup yataktan kalkarak banyoya duş almaya gider.  Hünkar banyodan çıkacakken aynada boynundaki kolyeye takılır gözü ve bir süre maziye dalar göz yaşlarını tutamaz ve ağlamaya başlar. Karısının öpmesiyle uyanan Ali Rahmet bir süre sonra banyodaki su sesinin kesildiğini fakat karısının banyodan çıkmadığını fark edince banyonun kapısını açmaya çalışır ama içeriden kilitli olduğu için açamaz. Bir süre daha kapıya vurup cevap alamayınca karısına birşey oldu zanneder. Fekeli tam kapıyı kıracakken Hünkar kapıyı açıp çıkar karısının banyodan çıktığını gören Fekeli karısına sarılarak ağlamaya başlar.
F; Sana bir şey oldu, seni kaybettim sandım çok korktum. İyi misin.
H; İyiyim canım. Özür dilerim endişelendirdim seni.
Fekeli karısının gözlerine bakınca ağladığını fark eder.
F; Sen neden ağladın.
H; Ağlamadım
F; Gözlerin kızarmış ağlamışsın hadi anlat bana artık ben varım yanında bazı şeyleri tek başına yaşamana müsaade etmem. Hadi canım anlat belki bir çözüm buluruz.
H; Banyodan çıkarken aynadan gözüm kolyeme takıldı sen de akşam öyle anlatınca mazimizi düşünüp ağladım biraz başka bir şey yok bitanem. Seni de üzdüm ve korkuttum özür dilerim.
F; Ben sen ağla ya da üzül diye almadım ki bu kolyeyi sana. Hadi yavrum hazırlan çıkalım kahvaltımızı dışarıda yapalım bu halde bir de kahvaltı hazırlamakla uğraşma yavrum.
Hünkar üzerini giyinmiş karı koca el ele bağ evinden çıkıp arabaya binerler. Bir süre gittikten sonra göl kenarında bir mekanda oturmuşlardı. Fekeli garsonu çağırarak masayı donatmasını ister tabi bu arada karısına başka bir isteği olup olmadığını da sorar ve gönderir garsonu.
H; Hayatım ne gerek vardı evde yapardık kahvaltımızı
F; Sana dünden yemek sözüm vardı ya şimdi kahvaltı yapalım , kozanda kahve içer  Hatay’a gider biraz gezeriz akşam yemeğimizi de yer döneriz olmaz mı yavrum.
H; Olur canım
Garson gelmiş masayı donatmış Fekeli çifti kahvaltılarına başlamışlardı. Fekeli çifti kahvaltılarını yaparken Şermin’de dün yaşananları anlatmak için Demir’in Berlin’e giderken bıraktığı arkadaşına ait olan  numarayı arayıp durumu anlatmış bu söylediklerini Demir'e aktarmasını ve Demir’den telefon beklediğini iletmesini söyleyip kapatmıştı. Fekeli ve Hünkar keyifli bir sohbet eşliğinde kahvaltılarını yapmaya devam ederken Hünkar elini karnına götürüp gülümsemişti.
F; Ne oldu Yaman Hanım yüzünde güller açtı.
H; Bebeğimiz tekmeledi.
Hünkar hamileliğinin dördüncü ayında olduğu için tekmelemeler başlamıştı.
F; Ama bende görmek hissetmek istiyorum.
H; Hayatım bir daha tekmeler o zaman görürsün.
Kahvaltılarını bitirip kalkmışlardı. El ele arabaya binmiş Hatay’a doğru yol almışlardı yol boyunca Ali Rahmet hem araba kullanmış hem de elini Hünkar’ın karnına koyup tekmeleri hissetmek istemişti.
F; Yavrum tekmelemedi bir şey olmuş olmasın doktora gidelim mi
H;  Canım her dakika tekmeleyecek diye bir kural yok ki biraz sabırlı ol.
F; Ama yavrum çok heyecanlıyım biliyorsun.
H; Canım heyecan yapacak birşey yok ki.
Biraz daha gittikten sonra Fekeli arabayı sağa çekip durdurur. Elini karısının karnına koyup çocuğuyla konuşmaya başlar.
F; Evladım bak yavrum annen ve baban seni çok seviyor , bir an evvel sağlıkla dünyaya gelmen için sabırsızlıkla bekliyoruz. Az önce tekmelemişsin anneni bir daha tekmele ben de göreyim hissedeyim ama annenin canını acıtma olur mu .
Hünkar hafif gülümser. Ali Rahmet tam elini karısının karnından çekecekti ki tekmelediğini hissetti.
H; Bak yavrumuz sözünü dinledi tekmeledi.
F; Evet Yaman Hanım.
Ali Rahmet yüzündeki mutlulukla arabayı çalıştırıp yola devam etti. Bir süre sonra karısının isteği üzerine durmak zorunda kaldı.
F; Ne oldu yavrum.
H; Arka koltuğa geçip biraz uyumak ve dinlenmek istiyorum bu minik yaramaz çok yoruyor beni.
Ali Rahmet tekrar elini Hünkar’ın karnına koyarak
F; Bak evladım biz seninle bir anlaşma yapalım olur mu. İçerde yaramazlık yapıp anneyi yorarsan külahları değişiriz seninle.
Ali Rahmet arabadan inip karısının bulunduğu tarafın kapısını açıp indirir etrafın tenha olmasından faydalanarak başını Hünkar’ın boynuna gömüp kokusunu içine çekerek öpmeye başlar.
H; Ali Rahmet napıyorsun dur bir gören olacak.
F; Etrafta kimse yok gören olmaz. Evladım sen de bakma bize kapat gözlerini anne ve baba biraz yaramazlık yapacak.
Hünkar gülümseyerek
H; Delisin Ali Rahmet
F; Evet deli ediyorsun beni
H; Ben mi deli ediyorum
F; Evet dışarı çıkacağımızı bildiğin halde neden gece koynuma girerken kullandığın kokuyu kullandın o zaman.
Hünkar utana sıkıla
H; Öyle mi hiç farkında değilim.
F; Oynama bana Yaman Hanım
Hünkar’ı arabayla arasına alır ,adım adım yaklaşır. O kadar yaklaşmıştır ki konuşsalar dudakları birbirine değecekti sanki nefesini karısının boynuna doğru verir. Hünkar teslim olurmuşcasına ellerini havaya kaldırıp
H; Tamam kabul ediyorum. Mide bulantılarım yüzünden seninle uzun süredir doğru düzgün sevişemedik. Hem kocamı istemem yanlış mı canım.
F; Hayır değil ama böyle itiraf etmen hoşuma gidiyor yavrum.
Hadi bin. Hünkar kocasının arabada sevişmek istediğini düşünüp
H; Burada olmaz kocacığım eve dönelim
F; Yavrum hadi bin. Burada olsun diyen yok ki ama eğer sen istiyorsan burada da yaparız.
H; Olmaz gidelim kocacığım.
F; Sen böyle kocacığım diyerek beni burada sevişmeye ikna etmeye çalışıyorsun  galiba karıcığım.
Hünkar sesini çıkarmamış başını önüne eğmişti. Ali Rahmet hemen arabayı çalıştırıp geri dönmüş bir süre sonra kırk yıllık hasretlerinin son bulduğu orman kulübesine varmışlardı. Arabanın kapısını açıp inmesine yardımcı olmuştu.
F; Hadi yavrum gel. Kırk yıllık hasretimizin son bulduğu yeri evladımızda görsün istedim. Ama burada sevişmeyi istemezsen eve ya da otele de gidebiliriz.
H; Kırk yıllık hasretimizin son bulduğu yer burası. O gece belki sevişme maksadıyla gelmedik buraya ama Adana’ya yağan o yağmur o gece bizim içimizde yanan kırk yıllık ateşle kalplerimiz gibi bedenlerimizin de birbirine ait olmasına vesile oldu.
F; İçimizin ateşi söndü mü peki o gece yavrum
H; Senin olduktan sonra mı ? Asla senden ayrı kaldığım her gün özlemle ve hasretle daha da büyüdü o ateş.
İçeriye doğru adım attığında gördükleri karşısında şaşkına dönmüştü. Kulübe o geceden daha temiz, daha düzenli ve daha güzeldi. Ali Rahmet karısının şaşkınlığı dan faydalanıp arkadan beline sarılmış başını boynuna gömerek öpmeye başlamıştı. Bir yandan elleriyle karısının karnını okşarken bir yandan da boynunu öpüp koklamaya devam ediyordu. Kocasının kollarında yüzünü kocasına doğru dönen Hünkar kocasının dudaklarına yapışıp öpmeye başlar bir süre öpüştükten sonra geri çekilip kocasının boynunu öpüp emmeye başlar. Elini Hünkar'ın gömleğinin düğmelerine atan Ali Rahmet düğmeleri açarak gömlekten kurtulmuştu. Tekrar kocasının dudaklarına yapışan Hünkar kocasının gömleğinin düğmelerini açmaya başlar kocasının gömleğinden de kurtulduktan sonra öpüşerek yatağa doğru giderler. Ali Rahmet yavaşça karısını yatırıp üzerine eğilip öpmeye başlar bir süre öpüştükten sonra Fekeli kendini geri çekip karısının karnını okşayarak
F; Evlat gözlerini kapatıp bize biraz müsaade et anne ve baba yaramazlık yapacak
Hünkar hafifçe gülümser sonra kocasının dudaklarına yapışır bir süre öpüştükten sonra Ali Rahmet tek hamlede karısının pantolonunu çıkarıp elini bacağına atıp okşamaya başlar. Hem bacaklarını okşayıp hem de Hünkar'ın memelerini hafifçe ısırır. Boynunu öper, kalçalarını sıkar tekrar memelerini hafifçe ısırırken Hünkar kendinden geçmiş vaziyette inleyerek aldığı hazzı belli etmeye başlamıştı.
H; Kocacığım hadi bitanem daha fazla bekletme beni yanıyorum söndür ateşimi
F; Neler duyuyorum böyle yavrum.
Der elini atıp Hünkar'ın çamaşırını çıkarırken Hünkar da kocasının kemerini açmış pantolonunu çıkarmasına yardımcı olmuştu.
H; Pantolonundan da kurtulduğuna göre artık yapman gerekeni yapabilirsin.
F; Daha değil sevgilim.
H; Hadi ama
Fekeli Hünkar'ın ısrarlarına dayanamamış yavaş hareketlerle içine girmişti. Yavaş yavaş git gel yaparak bir süre sonra  Hünkar'ın da kendinin de boşalmasını sağlamıştı. Hünkar'ın üzerinden kalkıp yanına uzanmış nefesini düzenlemeye çalışırken
F; Hiç bir meyve kokun vermez, bir başkadır tadın senin
Hünkar hafif gülümseyerek
H; Edepsizsin....
der  Ali Rahmet elini karısının karnına koyarak artık belirginleşmeye başlayan karnını okşar
F; Bunlar hep sevgiden evlat. O kadar çok seviyoruz ki birbirimizi anlatsam anlamazsın o yüzden annenin ve babanın yaptığı yaramazlığı anlayışla karşıla olur mu.
Hünkar hafif gülümseyerek kocasına doğru döner elini kocasının yüzüne bırakarak okşamaya başlar.
H; Evet canım bunlar hep aşktan.
Karı koca birbiriyle aşk dolu sohbet ederken Hünkar hem hamilelikten dolayı hem de sevişmenin verdiği yorgunluktan uyuyakalmıştı. Karısının uyuduğunu gören Ali Rahmet yavaşça karısını rahatsız etmeden yataktan kalkıp üstünü giyerek Hünkar'ın ayakucunda oturup uyurken karısını seyretmeye başlar. Aradan geçen iki saatin ardından Hünkar kıpırdanarak uyanmaya başlamıştı uyandığında yanında kocasını göremeyince
H; Ali Rahmet ....diyerek doğrulur.
F; Burdayım yavrum korkma.
H; Yanımda göremeyince yaşadıklarım hepsini rüya sandım
F; Sen rahat uyu diye kalktım yavrum yatak tek kişilik sen hamilesin. Rüya değil yeniden benimsin hem de bu sefer evliyiz ve hamilesin. Hadi bitanem çıplaksın üşürsün üzerini giyin çıkalım ...der alnından öper.
Hünkar hazırlanırken konakta telaş hakimdi.

İYİ OKUMALAR
Kusura bakmayın biraz beklettim sizi umarım keyifle okuyacağınız bir bölüm olmuştur

FİKRİMİN İNCE GÜLÜ /HÜNFEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin