Ali Rahmet'te karısının kokusuyla uykuya dalmıştı. Gecenin ilerleyen saatlerinde mide bulantısı yüzünden birkaç kere uyanmıştı Hünkar. Her ne kadar tekrar yatağa döndüğünde kocasını uyandırmamaya çalışsa da uyanmıştı Ali Rahmet.
F; Ne oldu yavrum yine miden mi bulandı.
H; Evet canım.
Ali Rahmet elini karısının karnına koyarak okşar ve karısını öpüp
F; Yavrum bu kadar mide bulantısı normal mi uyutmadı seni.
H; Canım ben acıktım.
F; Canının istediği bir şey var mı yavrum
H; Yok canım acıktım sadece.
F; Hadi gel bitanem gidelim bişeyler ye.
El ele mutfağa inerler Hünkar dolabı açar akşamdan kalan mumbar dolmasını çıkarıp tabağa koyar ve yemeğe başlar.
H; Sen de yesene canım
F; Bu saatte dokunmasın bitanem
H; Bişey olmaz.
Yemeklerini yemiş masayı toplayıp odalarına çıkarken Züleyha’yla karşılaşmışlardı.
H; Kızım sen daha uyumadın mı
Z; Su içicem anne siz uyumadınız mı
F; Odaya girdiğimizden beri mide bulantısından uyuyamadı ki kızım acıktık bir şeyler atıştırdık
Z; Allah rahatlık versin iyi geceler
H; İyi geceler kızım
F; İyi geceler
Yatağa girmişlerdi Hünkar başını kocasının göğsüne koymuş uyumaya çalışıyordu. Ali Rahmet ve Hünkar ancak sabaha karşı uyuyabilmişlerdi. Yılmaz ve Züleyha kahvaltısını yapmış Yılmaz çırçıra gitmiş Züleyha bugün işe gitmek istemediği için evde kalıp çocuklarıyla vakit geçirmek istemişti. Öğlene doğru Fekeli uyanıp aşağı inerken Züleyha'yla karşılaşır.
Z; Günaydın baba
F; Günaydın kızım
Z; Annem nasıl
F; Uyuyor kızım. Züleyha kızım konak çalışanlarını toplayıp Hünkar'ın hamileliğini açıklayalım. Yaman hanım akşam ki tatlı olayından sonra Saniye anlamıştır açıklayalım gitsin dedi.
Z; Olmaz baba açıklamak için daha çok erken ben konuşurum annemle. Nazara gelirsiniz.
F; Madem öyle diyorsun öyle olsun....
der tekrar odaya girer yatağının başucunda duran kitabı alır oturup okumaya başlar. Bir süre sonra Hünkar uyanmış.
H; Günaydın canım sen uyumadın mı. Saat kaç
F; Günaydın gönlümün sultanı yeni uyandım. 12 yavrum.
H; Öğlen olmuş ben hala yataktayım.
Fekeli kalkar karısının yanına gidip yatağın ucuna oturur
F; İsterse akşam olsun yavrum kime ne. Hem sen gece uyuyamadın ki.
Hünkar kocasının elini tutarak
H; Seni o kadar çok seviyorum ki
Fekeli karısının yanağından öper
F; Biliyorum çünkü ben de seni çok seviyorum. Sen acıkmışsındır kızlara söyleyeyim bir şeyler hazırlasınlar.
Fekeli aşağıya inip kızlardan bir şeyler hazırlayıp odaya getirmelerini ister. Kızlar tepsiyi hazırlarken mutfağa giren Züleyha o tepsinin annesine hazırlandığını öğrenince
Z; Saniye o tepsiye bir bardak da süt koyar mısın.
Saniye tepsiye sütü koyar Züleyha tepsiyi alıp yukarıya çıkarır
Z; Anne nasılsın nasıl oldun.
H; Biraz daha iyiyim sağol kızım.
Tepsiyi Hünkar'ın kucağına bırakıp kendi de yatağın ucuna oturur.
H; Kızım sen işe niye gitmedin.
Z; Bugün senin yanında olmak istedim.
Hünkar yemeğini yerken Saniye odaya gelip
S; Hanımım Şermin hanım geldi
H; Niye geldi yine bu.
Z; Ben bakarım anne sen keyfine bak.
Züleyha Şermin’e bakmak için aşağıya inerken Hünkar’da kalkıp üzerini değiştirmek için dolaba doğru gitmişti. Züleyha ve Şermin konuşurken Hünkar ve Fekeli aşağıya inip yanlarına gitmişlerdi.
Ş; Yenge Züleyha’da bir şey demedi İstanbul'a tedavi olmaya gitmişsiniz hayırdır
H; Bu neden seni bu kadar ilgilendiriyor
F; Yanlış duymuşsunuz Şermin hanım biz İstanbul'a tatile gittik şimdi müsaade ederseniz Hünkar'ın akşam ki davete hazırlanması lazım.
Şermin Fekeli’den böyle bir tepki beklemediği için çok bozulmuştu. Züleyha ve Hünkar hazırlanmak için yukarı çıkarken Fekeli de Saniye'yi çağırıp konak çalışanlarını bahçede toplanmasını istemişti. Bütün konak çalışanları bir aradayken Fekeli sorar.
F; Hanginiz tedavi için Hünkar'ın İstanbul'a gittiğini gidip Şermin Hanıma söyledi.
Hiç kimseden ses çıkmamıştı ama Saniye'nin yandan yandan Gaffur’a bakışından anlamıştı kim olduğunu.
F; Bir daha bu evde olan bir şey dışarıdaki birine yansırsa çok kötü şeyler olur ....der konağa girip yukarıya karısının yanına çıkar.
Karısına Züleyha'nın nikah için diktiği beyaz elbiseyi giymesi konusunda ısrarcı olur ve ısrarı neticesinde Hünkar o elbiseyi giymiş yine kocasının isteği üzerine saçlarını açık bırakmıştı Fekeli beyaz takım elbisesini giyinip karısının hediyesi olan kravatını da takmış el ele aşağıya inmişlerdi. Yılmaz'ın, Züleyha'nın ve konak çalışanlarının beğeni dolu bakışları arasında el ele konaktan ayrılmışlardı. Yılmaz ve Züleyha'nın da gelip arabaya binmesiyle kulübe doğru yola çıkmışlardı. Kulübe vardıklarında başkanla görüştükten sonra masalarına geçerken bütün gözler Fekeli çiftinin üzerindeydi. Hünkar salona göz atınca Demir’le göz göze gelmişti Fekeli karısının sandalyesini çekip oturtur kendi de oturduktan sonra Yılmaz ve Züleyha da yerlerini alınca gece başlamıştı. Dans müziği çalmaya başladığında Yılmaz Züleyha'yı dansa kaldırırsa Demir’in olay çıkaracağını düşünüp babasından müsaade isteyerek Hünkar'ı dansa kaldırır. Onlar dans ederken Şermin ve Sevdayla oturan Demir kıskanarak bakmıştı Yılmaz ve Hünkar'a. Biraz daha dans ettikten sonra Fekeli yanlarına gidip
F; Evlat müsaade edersen karımla birazda ben dans edebilir miyim?
Y; Tabi ki baba.
Fekeli elini tutup Hünkarı kendine çekerek dansa başlamıştı. Dans ederken birbirlerinin gözlerinde kaybolduklarından müziğin bittiğini bile anlamamışlardı. Herkes yerine geçip oturmuş bir tek Fekeli çifti hala dans ediyorlardı onların bu anlarını bozmak istemeyen orkestra ikinci dans müziğine başlamıştı. Hünkar kocasının boynuna başını gömmüş kokusunu içine çekerek dans ediyordu. Bu tatlı çiftin mutlu halleri sevdayı kıskandırmaya yetmiş olacak ki o da Demir’le dansa kalkarak Hünkar'a oğlun benim demeye getirmişti belki de. Hünkar onları görmezden gelerek daha da sokulmuştu kocasına müziğin bitmesiyle yerlerine geçtiklerinde yorulduğunu anlamıştı Hünkar.
H; Çok yoruldum
F; Düşünemedim canım.
H; Sen yanımda olduktan sonra hiçbir şeyin önemi yok
Hünkar kocasına doğru hafifçe eğilerek
H; Bitanem çok acıktım ama bunları yemek istemiyorum canım ciğer istiyor...
Hünkar'ın dediğiyle Fekeli Yılmaz'a dönüp durumu anlatmış kebapçıyı arayıp ciğerleri hazırlamasını söylemesini rica etmişti.
F; Biz gidene kadar ancak olur ciğerler kapanmadan yetişelim.
Yılmaz kebapçıyı arayıp durumu anlatmış Fekeli çifti ve Züleyha da başkan beyden müsaade isteyip kalkmışlardı. Kebapçıya geldiklerinde kapatmak üzere olduğu için içerde Fekeli çifti, Yılmaz ve Züleyha dan başka kimse yoktu. Boş olan masalardan birine otururlar Fekeli garsonu çağırarak masayı donatmasını ister. Masa donatılmış ciğerler gelmişti içli köfte, çiğ köfte, lahmacun, ciğer derken hepsinden yedirmişlerdi Hünkar'a
F; Bitanem başka bir şey ister misin
H; Yok canım çok yedim zaten gidelim mi
F; Tamam yavrum
Hep birlikte kalkmışlardı onlar kebapçıdan çıkarken Yılmaz da hesabı ödeyip yanlarına gelmişti. Arabaya binip konağa gelmişlerdi. Herkes odasına çekilmişti. Hünkar ve Fekeli odalarına çıkmıştı. Fekeli davette karısının çok yorulduğunu düşündüğü için üzerini çıkarıp pijamalarını giymesine yardım edip yatırır kendi de üzerini değiştirdikten sonra yanına girip sarılarak birbirlerinin kokusuyla uyurlar.
_____________2 AY SONRA ______________
Züleyha ve Yılmaz işlerini yoluna koyup nikah günü almışlardı. Yılmaz Züleyha'yı holdinge bırakmış çırçıra dönmüştü. Holdingde masasının üzerindeki dosyaları imzalayan Züleyha gözüne ilişen tarihle o çok önemli olan gün için planlar yapmaya başlamıştı. Yılmaz'ı arayıp konağı aramasını dosyalarda sorun çıktı babamın çırçıra gelmesi gerekiyor demesini istemişti.
Y; Neden Züleyha
Z; Yılmaz iki gün sonra annemin doğum günü onun için bir sürpriz kutlama yapmak istiyorum o yüzden.
Y; Tamam Züleyha hemen arıyorum babam gelince nerde buluşalım
Z; Sen beni ara ben gelirim çırçıra...
demişti ama dayanamamış telefonu kapatır kapatmaz çırçıra doğru yola çıkmıştı. Yılmaz Züleyha'nın dediğini yapmış Ali Rahmet'i çırçıra çağırmıştı. Ali Rahmet'ten önce Züleyha gelmişti çırçıra Yılmaz iki çay söylemiş onlar çay içerken Fekeli’de gelmişti.
F; Çifte kumrular sizi baş başa çay mı içiyorsunuz.
Y; Otur baba sana da söyleyeyim çay.
F; Yok evlat şu sorun çıkan dosyayı ver bir bakayım.Yaman Hanım evde beni bekliyor yanında olmam lazım canı bir şey falan ister orda olayım
Z; Baba annemle ilgili konuşmamız lazım iki gün sonra annemin doğum günü bir sürpriz falan hazırlayalım diyorum.
F; Tamam kızım bağ evini hazırlayalım.
Y; Baba bağ evini biz ayarlarız sen Hünkar annemi yalnız bırakma ve bir şey belli etme.
F; Tamam evlat. Ben kalkayım
Fekeli çırçırdan çıkmış konağa giderken yol boyu karısına ne hediye alacağını düşünmüştü. Ne hediye alırsa alsın karısının kendi gözündeki değerinin yanında alacağı hediyenin değeri olmayacağını bildiğinden bir karar verememişti. Konağa gelmiş odasında dinlenmekte olan karısının yanına çıkmıştı karısının uyuduğunu görünce yanına uzanıp saçlarını okşayarak öpüp koklamaya başlar.
F; Ey kaşına destan,
Yüzüne ferman biçtiğim.
Bir çift güzel gözüne cennetimi
ziyan ettiğim.
Adını ezberime,
Yüzünü yüreğime çizdiğim.
Benim olsaydın eğer mahşeri cennet eylemez miydim..
Ey uzaklaştıkça gönlüme yaklaşan sevgili..
Bir ah desem duyar mısın feryâd-ı kalbimi?..
Ben ıraklarda suskun bir mevlev-i..
Sen ise kalbimin âşk-ı kıyameti..!
MEVLANA
Fekeli tam şiiri bitirmiş karısını öpmek için ona yaklaşırken Hünkar kocasının dudaklarına yapışıp öpmeye başlar bir süre öpüştükten sonra Hünkar kendini geri çekip “Seni çok seviyorum” der.
İYİ OKUMALAR
